Cumartesi, Aralık 6, 2025
tr
Ana Sayfa Blog Sayfa 331

Gürcistan-Özerk Adjara Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Levan Varshalomidze: Türkiye ile dost olarak yaşamış bir ülkeyiz”

0

Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN

    Gürcistan-Özerk Adjara Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Levan Varshalomidze; genç, dinamik, çalışkan, sevecen ve samimi, güleryüzlü tavırlarıyla herkesin takdirini ve sevgisini kazanmıştır.  Ülkesinin sosyal ve ekonomik, turizm yönden gelişmesi için büyük bir çaba sarf ediyor. Ülkemin gelişmesi için atılacak her girişimi desteklerim diyor. Gürcistan-Özerk Adjara Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Levan Varshalomidze, Adjara konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;

Batum gelecekte Karadeniz bölgesinde en güzel şehir olacaktır

    “Batum gelecekte Karadeniz bölgesinde en güzel şehir olacaktır. Batum Avrupa tipi şehir özelliğine sahiptir. Batum 19. yüzyılın ortalarında gelişmeye başladı. Bu yüzyılda Batum’da  20 tane yabancı konsolosluk vardı. O zamanlarda Samsun’a kadar olan bölgede yaşayan insanlar İstanbul’a değilde, Batum’a gelirlerdi. Batum beş yıl öncesine göre Avrupa şehri statüsüne giriyor.

 
                                 
                                  Gürcistan-Özerk Adjara Cumhuriyeti

                                 Hükümet Başkanı Levan  Varshalomidze

 

Türkiye’den turist gelmesini istiyoruz

    Batum için en iyi gelir turizm ticaretidir. Batum aynı zamanda kültür şehri olacaktır. Beş yıl öncesinde karanlık olan bir şehir bugün modern bir şehir haline geldi. Turizm konusunda en çok Türkiye’den turist gelmesini istiyoruz. Üçyıl önce hayal bile edilmezdi. Şimdi insanlar İstanbul’dan uçakla gidip-geliyorlar. Batum’da gittikçe turizm daha çok gelişecektir.

Batum’a Türkiye’den yatırımcı bekliyoruz

    Turizm konusunda Türkiye ile ilgili projelerimiz vardır. Özellikle Trabzon-Samsun üzerinde duruyoruz. Batum turizmde gelecekte bölgenin yıldızı olacaktır. Batum’a Türkiye’den yatırımcı bekliyoruz. Özelikle gıda sektöründeki yatırımcıları bekliyoruz. Yatırımcıların karar verip, Batum’a gelmelerini bekliyoruz.

Her Türk iş adamı için benim kapılarım açıktır

     Sizin vasıtanızla herkesi Batum’a davet etmek istiyorum.  Her Türk iş adamı için benim kapılarım açıktır. Bu konuda yardımcı olacağım. Tarih olarak Türkiye ile dost olarak yaşamış bir ülkeyiz. Başkasının gördüğü farklı ama insanın kendi gözüyle görmesi farklıdır. Batum’un geleceği ile ilgili güzel çalışmalar yapıyoruz.”

    

    

Gürcistan-Özerk Adjara Cumhuriyeti Turizm ve Tanıtma Başkanı Temur Diasamidze:”Tanıtım faaliyetlerimiz devam edecektir

0

Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN

     Gürcistar-Özerk Adjara Cumhuriyeti Turizm Başkanı Temur Diaasamidze

8–10 Mayıs 2009 tarihleri arasında Batum’da yapılan Battum Expo 2009 2. Uluslararası

Turizm Fuarının değerlendirilmesi ile ilgili olarak yaptığım röportajda şunları söyledi;

8-10 Mayıs 2009 tarihleri arasında Batum’da yapılan Battum Expo 2009 2. Uluslar arası Turizm Fuarının bir değerlendirilmesini yaparmısınız?

    ” Uluslar arası Turizm Fuarının bu yıl ikincisini yaptık. Geçen yıl fuara 45 firma katılmıştı. Bu yıl ise 95 firma katıldı. Katılan ülkeler; İran, Azerbaycan, Ukrayna, Türkiye katıldı. Türkiye’den büyük bir katılım oldu. Fuara üç gün boyunca çok katılan oldu. Hoş bir fuar oldu.

 Batum’un tanıtımı konusunda bundan sonra neyi yapmayı düşünüyorsunuz?

    Tanıtım konusunda faaliyetlerimiz devam edecektir. Yakında Hilton oteli açılacaktır. Güzel gezilerimiz olacaktır. Bundan sonra gezi turlarımız sadece Batum’la sınırlı kalmayacaktır. Yüksek dağlarda, köylerde da gezi turlarımız olacaktır. Bu yıl gelen turistler daha güzel eğlenecektir.”

 

     

Gazeteci-Yazar İlker Çakan’ın kitapları, fotoğrafları, Sonsöz ve Önce Vatan Gazetesi haberleri, köşe yazıları

2

                                 VATANIM KİTABI                            VATANIM                                                                                                                                                                        İLKER ÇAKAN
ISBN 978-975-95411-3-2
11. BASKI
ANKARA- 2011
KAPAK-DİZGİ-TASARIM:  Ömer ÇAKAN

                                        KARADENİZ BÖLGESİ KİTABI                             KARADENİZ BÖLGESİ
AMASYA, ARTVİN, BARTIN, BAYBURT, BOLU, ÇORUM, DÜZCE, 
GİRESUN, GÜMÜŞHANE, KARABÜK,KASTAMONU, ORDU, RİZE,
SAMSUN, SİNOP, TOKAT,TRABZON, ZONGULDAK                                                                                               
İLKER ÇAKAN 
ISBN 975 – 95411 – 1 – 4                                                                                                      GENİŞLETİLMİŞ İKİNCİ BASKI-2005                                                                                                Kapak – Dizgi – Tasarım: Ömer ÇAKAN


T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI, Kültür ve Sanat Projelerini Değerlendirme Kurulu’nun 4.3.1994, tarih ve 93 sayılı kararı ile “Teşvik Kapsamında Kültür ve Sanat Projesi” olarak uygun görülmüştür.

                                               KİTAP HAKKINDAKİ  GÖRÜŞLER 

     Karadeniz Bölgesi, bu güzel yurt parçasının pek farkında değildir araştırmacılarımız. Her tonda yeşilin aynı anda ve aynı yerde bulunduğu eşsiz tabiat yanında öz kültürümüzün maddi ve manevi kaynaklarının zenginliğinin de kıymetini bilememekteyiz. Ne coğrafyası, ne sanat eserleri, ne de buradan yetişen ilim adamları ve sanatkarları yeteri kadar tanıtılmış değildi
     Bir şey yapabilmek için önce ele alınacak nesneyi iyi tanımak gerekir. Bir coğrafyayı tanımak ise, ancak orada yaşamakla mümkündür. Tanıtım amacıyla kaleme alınmış olduğunu gördüğüm bu kitap, konusunda henüz ilklerden sayılır. Bu açıdan oldukça kıymetlidir. Ülkemizin kuzeyinde bulunan 18 ilimizin coğrafi yapısı, turistik özellikleri, ulaşım, nüfus, önemli tarihi özellikleri ve şahsiyetleri yanında üretim ve sosyal varlıkları yönünden tanıtıldığı bu eserinden dolayı araştırmacı – yazar Sayın İlker ÇAKAN’ı kutlarım. Bu eserin turizm işletmeleri ve çeşitli öğretim kurumları için bir müracaat kitabı olabileceği kanaatindeyim. 
                                                                                        10.03.2005                               
                                                                      Prof. Dr. Mithat Kerim ARSLAN
                                                                  KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
                                                                                  Öğretim Üyesi  
______________________________________________________________________
 
 
      İlkbaharda yeşil ve mavi renkleri, yazın yakamozları, sonbaharda doğanın tüm renkleriyle ve kışın bembeyaz kar örtüsüyle bambaşkadır Karadeniz. Bu bölgenin dört mevsimini görmek, koklamak, tatmak ve duyumsamak insana huzur vermektedir. Her yönüyle gerçekten bir cennet olan Karadeniz ne var ki çoğunun gitmediği, görmediği ve bilmediği bir bölgemizdir.
      Doğanın sanatkarlığına şahit olmak, şehirlerini gezmek, yaylalarının güzelliklerini görmek isteyenler için, ayrıntılı bir rehber kitaptır “Karadeniz Bölgesi”. Araştırmacı – Yazar İlker ÇAKAN, “Karadeniz Bölgesi”nin 18 vilayetinin coğrafyasını, tarihini, kültürünü ve diğer zenginliklerini bizlere aktarmakta oldukça başarılı. Güncelleştirdiği bilgilerle çalışmasına bir zenginlik kazandırması da takdire şayandır.
        Bütün bu gayretler için, bir Karadenizli olarak kendilerini kutluyorum.
                                                                                                   14.03.2005
                                                                                        Prof. Dr. Bilal DİNDAR
                                                                                    ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ
                                                                                      SAMSUN EĞİTİM FAKÜLTESİ
                                                                                                      Dekanı
 _______________________________________________________________________________
 
 
      Karadeniz Bölgesi, turizm değerleri açısından oldukça zengin bir bölgemizdir. Bu zenginliğin bu güne kadar yeterince değerlendirilebildiğini söylemek oldukça güçtür. Bunun başlıca sebepleri olarak ulaşımın güç oluşu ve turistik tesis eksikliğini sayabiliriz.
      Turizm eğilimlerinin değişmesi ve yeni turizm şekillerinin ortaya çıkması; kırsal turizm, yayla turizmi, dağcılık turizmi, rafting (akarsu turizmi), trekking (doğa yürüyüşü turizmi) bölge lehine önemli gelişmelerdir.
      Turizmde en önemli olay kuşkusuz ki tanıtımdır. Bu yön ile Sayın Araştırmacı – Yazar İlker ÇAKAN’ın Karadeniz Bölgesi’ndeki 18 il’i tanıtan bu esiri turizm ile ilgili işletmelere, öğretim kurumlarına, turizm planlamacılarına, yatırımcılara, araştırmacılara, yerli ve yabancı turistlere yararlı olacağı düşüncesindeyim.
                                                                                                  07.02.2005
                                                                                    Öğr. Gör. Halim AKBULUT
                                                                      ZONGULDAK KARAELMAS ÜNİVERSİTESİ
                                                                      SAFRANBOLU MESLEK YÜKSEKOKULU
                                                                                      Turizm Bölümü Başkanı
 ____________________________________________________________________________
 
         Karadeniz Bölgesi, Türkiye’nin diğer coğrafi bölgelerine nazaran en az araştırılmış ve hakkında eser meydana getirilmiş olan bölgesidir. Bölge, Türkiye’nin kuzeyinde geniş bir alana sahip bulunuyor. Değişen jeomorfolojik özellikler farklı bölüm ve ünitelerin de ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu durum, bölge hakkında genel ve toplu bilgiler elde edilmesini nispeten sınırlamış bulunmaktadır.
         Sayın Araştırmacı – Yazar İlker ÇAKAN’ın Karadeniz Bölgesi’nin 18 vilâyetinin ( Amasya, Artvin, Bartın, Bayburt, Bolu, Çorum, Düzce, Giresun, Gümüşhane, Karabük, Kastamonu, Ordu, Rize, Samsun, Sinop, Tokat. Trabzon, Zonguldak) çeşitli özelliklerini bir araya getiren bu çalışması, söz konusu alandaki boşluğu doldurması bakımından önem taşımaktadır. Diğer taraftan çeşitli okulların Karadeniz Bölgesi’yle ilgili “Sosyal Bilgiler” araştırmalarında bu çalışmanın faydalı ve kaynak bir eser olacağı kanaatindeyim.

                                                                                                 05.03.2005
                                                                                   Yrd. Doç. Dr. Emin BAYDİL
                                                                                        GAZİ ÜNİVERSİTESİ
                                                                        KASTAMONU EĞİTİM FAKÜLTESİ
                                                                     Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı Başkanı

 

Bu sayfa hakkındaki yorumlar:
Yorumu gönderen: gizem, 29.04.2009 10:41:47:
iyiki bu sayfa var yoksa ödevimi yapamazdım

Yorumu gönderen: bhf, 07.04.2009 14:15:42:

Yorumu gönderen: buse, 05.04.2009 12:10:11:
aradığımı bulamadım daha fazla şey eklemeniz lazım

Yorumu gönderen: betul, 21.03.2009 17:17:59:
vallahim cok teşekkür edeyrum böyle bur kitap cıkarttigıniz için karadenizi birazda başkalari tanisın değilmi uşagım

Yorumu gönderen: hrrjjh, 10.03.2009 18:38:28:
         
   GAZETECİ-YAZAR İLKER ÇAKAN FOTOĞRAF ALBÜMÜ
                               İlker ÇAKAN- Fotoğraf Arşivi (1)
                               İlker ÇAKAN- Fotoğraf Arşivi (2)
                               İlker ÇAKAN- Fotoğraf Arşivi (3)
                                İlker ÇAKAN  Fotoğraf Arşivi (4)
                               İlker ÇAKAN   Fotoğraf Arşivi (5
)
                                            İlker ÇAKAN- Fotoğraf Arşivi (6)

Bu sayfa hakkındaki yorumlar:
Yorumu gönderen: Süleyman.., 23.12.2008 13:09:42:
Resimlerini beğendim profesyonelce ve dikkat çekici.
                                                                
 GAZETECİ-YAZAR İLKER ÇAKAN’IN  SONSÖZ VE ÖNCE VATAN GAZETESİNDE 
                    YAYINLANAN  HABER-RÖPORTAJ VE KÖŞE YAZILARI
                                                     
  İlker Çakan”Hopa Kaymakamı Abdullah Akdaş’tan Sarp Gümrük Kapısına
   tarihi çözüm” köşe yazısı (24.02.2011)                                                          
 İlker Çakan “Atatürk Kurtuluş Savaşı mücadelesini Havza’da planlıyor”
 köşe yazısı (22.02.2011)                                                                İlker Çakan “Ordu’da halkın istediği örnek kişilik”
köşe yazısı (18.02.2011)               
                                         
İlker Çakan “TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin”in başarı grafiği”
köşe  yazısı(11.02.2011)                                          İlker Çakan “Sayıştay Başkanı Dr. Recai Akyel’den vatandaş sevgisi”
köşe yazısı ve PTT Genel Müdürü Osman Tural röportajı(10.02.2011)                                                   
                              
İlker Çakan “PTT Genel Müdürü Osman Tural ve PTT Kargonun başarısı”  köşe yazısı ve Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkanı Tekin Küçükali  (09.02.2011)                                                      
Karabük Valisi İzzettin Küçük(29.09.2010)

                                                                                                                                              
 Tokat Valisi Dr. Recai Akyel:”Tokat üretiyor”(1) (25.08.2008
                                      Tokat Valisi Dr. Recai Akyel:”Tokat üretiyor”(2)                                                                                           

Of Kaymakamı Tuncay Sonelden yurt müjdesi

0

Haber: İlker ÇAKAN
    Türkiye’de çalışmalarıyla herkesin takdirini kazanan ve meslektaşları arasında ekol kaymakam olarak bilinen Trabzon-Of Kaymakamı Tuncay Sonel’in girişimleri sonucunda Trabzon-Of ilçesinde 300 kişilik öğrenci yurdu ve sosyal tesisi yapılacak. Of ilçesinde yurt yapımı görüşmeleri için gelen Of’a gelen,  Of’lu Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Hasan Albayrak, Trabzon Bölge Müdürü Münür Özkurt; Of Kaymakamı Tuncay Sonel ve Of Teknik Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Kenan Gelişli tarafından  ilçe girişinde karşılandı İnşaatı devam eden Teknik Eğitim Fakültesinin bitmesi durumunda, yurt ihtiyacının ilçede acil bir ihtiyaç olduğunun bilinciyle yapılan görüşmelerde 300 kişilik yurt ve sosyal tesisi yapılacak. Spor salonu yanındaki 9 dönüm yerin pürüzleri kaldırılarak, hazırlanan yurt yeri tapusu Of Kaymakamı Tuncay Sonel tarafından Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Hasan Albayrak’a teslim edildi. 

                                  
                                   
Of Kaymakamı Tuncay Sonel- Kredi Yurtlar 
                                      Kurumu Genel Müdürü Hasan Albayrak 

    Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Hasan Albayrak’ın öğrenci yurdu ve sosyal tesisinin yapılmasıyla ilgili çalışmaların başlanacağı müjdesini vermesi üzerine Of Kaymakamı Tuncay Sonel, ilçede eksikliği hissedilen öğrenci yurdunu yapacak olan çok kıymetli Genel Müdürümüze Of olarak şükran ve sevgilerimizi sunuyoruz diyerek duygularını dile getirdi. Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Hasan Albayrak ise Of’a güzel bir eser kazandırılacak olmanın mutluluğu yaşıyoruz diyerek, Of’a yapılacak güzel hizmetlerin her zaman destekçisi olacağını söyledi. 300 kişilik sosyal tesisiyle yurdun birkaç ay içerisinde başlanacağı ve bir yıl içerisinde de bitirileceği belirtildi.               

 


Gönül adamı ve ekol Of Kaymakamı Tuncay Sonel

0
Haber: İlker ÇAKAN
   Trabzon iline bağlı Of ilçesi sosyal ve kültürel yönden gelişmiş bir ilçedir. Of Kaymakamı Tucay Sonel Türkiye’de halka dayalı kamu yönetiminde herkesin örnek alması, yaptığı uygulamalardan ders çıkartılması gereken, Türkiye örneği bir yöneticidir. Halka dayalı yönetimde mutlaka başarılı olmak için Kaymakam Tucay Sonel’i izlemek gerekir. Gerçekten halka dayalı, gönülden bir yönetim anlayışını gördüğünüzde duygulanmamak mümkün değildir. Bu nedenle halka dayalı yönetimde başarılı olmak için mutlaka Of Kaymakamı Tuncay Sonel’i iyi tanımak gerekir. Türkiye’de halka dayalı yönetimde başarıyı zirveye taşımış, Of Kaymakam Tuncay Sonel’i sizlere tanıtmaya çalışayım. Bu yazıyı okuduğunuz da böylesi de varmış diye duygulanacağınızı şimdiden hissediyorum; 
     Kaymakam Tuncay Sonel,1970 yılında Adana doğumlu olup, ilk ve orta öğrenimini Adana’da tamamlamış. Adana Erkek Lisesi’nden sonra, 1988 yılında girdiği İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünden 1992 yılında lisans; yine aynı Fakültenin Kamu Yönetimi Anabilim Dalında 1995 yılında Yüksek Lisansını tamamlamıştır. Mülki İdare Hizmetleri Sınıfına ise 1994 Yılında Aydın Kaymakam Adayı olarak atanmıştır. Kütahya-Simav Kaymakam Vekilliği, Ankara-Güdül, Gümüşhane-Köse, Kırklareli-Vize, Şanlıurfa-Birecik Kaymakamı olarak görev yapmış ve 1 Eylül 2008 tarihinden itibaren de Trabzon-Of Kaymakamı olarak görev yapmaktadır.
      Bu süre zarfında Ankara, Gümüşhane, Kırklareli, Şanlıurfa,Trabzon Valilerinden 10 Takdirname, Milli Eğitim Bakanından 2 Takdirname, 2004 Yılında Kırklareli Gazeteciler Cemiyeti tarafından Yılın Kaymakamı Ödülü, 2005 yılında Anadolu Basın Birliği tarafından Yılın Kaymakamı Ödülü, 2006 Yılında Yoksullarla Yardımlaşma ve Eğitim Vakfı tarafından Yılın Yetim Babası Ödülü,2006 Yılında Türk İdareciler Derneği tarafından Vali Galip Demirel Sosyal Hizmet Ödülü dalında Yılın İdarecisi Ödülü,2007 Yılında Siyaset Dergisi’nden Yılın Kaymakamı Ödülü,2007 yılında Türkiye Çocuk Zirvesi tarafından Çocuk Hakları Çocuk Dostu Ödülü,2008 yılında İZDER(Seçilmiş ve Atanmışları İzleme Derneği)tarafından yılın Kaymakamı ödülünü aldı.

                                   
                                         
Türkiye’deki kamu yönetiminde 
                                          ekol Kaymakam Tuncay Sonel 

    1999 yılında Ankara-Güdül Belediye Meclisince,2001 yılında Gümüşhane-Köse Belediye Meclisince,2005 yılında Kırklareli-Vize ilçesine bağlı Çakıllı ve Sergen Belediye Meclislerince,2008 yılında da Şanlıurfa-Birecik Belediye Meclisince Fahri Hemşehrilik beratları verilmiştir. Evli, eşi İngilizce Öğretmeni olup iki çocuk babası olan Kaymakam Tuncay Sonel iyi derecede İngilizce bilmektedir.
    15 yıllık meslek hayatında çalıştığı bölgelerde başta eğitim olmak üzere, sağlık, tarım, istihdam alanlarında ve özellikle de sosyal projelerdeki örnek ve başarılı çalışmalarla, kişiliğiyle, halk adamı özelliğiyle yöre insanının gönlünde taht kurmuş Türkiye’de örnek bir kamu yöneticisidir. Özellikle yetim öksüzlerin, engellilerin, yaşlıların kendi deyimiyle Anadolu’da arkası olmayanların yanında olmuş bir kaymakamdır. Yöre ve yöre insanına faydası olacak birçok hizmette bulunmuştur. “Biz fikriyle” ekip çalışmasıyla Türkiye gündemine oturan projelere imza atmıştır. Bundan dolayı da birçok kurum ve kuruluştan çeşitli ödüller almıştır. Ama asıl ödül halkın kendisine gönülden verdiği sevgidir.Kaymakam Tuncay Sonel, gönülleri fethetmenin her şeye değer olduğunu belirtiyor.Çalıştığı ilçelerde ona kimi Atom karınca, kimisi Robin Hood, kimisi çılgın kaymakam, kimisi de hamsi gibi kıpır kıpır diye lakap takmıştır. Hatta ona pire gibi kaymakam diyenler bile oldu. Hakkında süper kaymakam diye birçok köşe yazısı yerel ve ulusal medyada çıktı. Şimdi bu değişik ve sıra dışı kaymakamın çalıştığı bölgelerde yapmış olduğu başarılı ve örnek, bir o kadar da ilginç projelerden bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum;
Yetim ve öksüzlere mektup projesi
    Çalıştığı yörelerde yetim ve öksüz çocukları tespit ederek, onlara mektup yazmıştır  ” Eğer anneniz veya babanız hayatta olsaydı, özlemini çektiğiniz, annenizden ve babanızdan almasını istediğiniz şey ne olurdu ?” sorusu  üzerine tüm yetim ve öksüzlerin isteklerini yerine getirmiş ve onları böylece kayıt altına alarak, devletin her zaman sıcak şefkatini ve sıcaklığını göstermiştir. Yol yaparsınız, bina da yaparsınız ama siz eğer en uzak köy ya da mezradaki yetim ve öksüzü unutursanız, ona sahip çıkmazsanız, yaptığınız diğer işlerin hiçbir önemi yoktur diyerek bu konudaki hassasiyetini her ortamda dile getirmiştir.

                                  
                                    Gönül adamı Kaymakam Tuncay Sonel

Lastik ayakkabıya son projesi
   Özellikle Şanlıurfa- Birecik’te görev yaparken köy gezilerinde yırtık lastik ayakkabı ve çorapsız öğrencileri kış soğuğunda okula gelmelerinden dolayı etkilenerek lastik ayakkabıya son projesini başlatmış ve böylece 10.000 çocuğa 10.000 çift ayakkabı ve ayakkabı rengine uyumlu 10.000 çift çorap dağıtarak onlara devletin sıcaklığını göstermiştir.
Haydi, kızlar okula projesi
  Özellikle Kız çocuklarının okullaşması yönünde teşvik edici projeler yapmıştır. Kızların ilköğretim okuluna devamının yanı sıra liseye de devamlarının sağlanması hususunda ikna yöntemiyle kurduğu ekiplerle birlikte aile ziyaretleri yapılmış ve binlerce çocuğun okumasına vesile olunmuştur. Bu kapsamda okuyup ve şu an da çeşitli görevlerde bulunun birçok kız çocuğu bulunmaktadır. Kısacası onlara hem babalık, hem de ağabeylik yaparak okumalarına yardımcı olmuştur. Özellikle Birecik’te göreve başladığında sekizinci sınıfı bitiren kız öğrencilerden liseye devam eden öğrenci sayısı 287 iken, üç yıl içinde 1.481 kız öğrencinin liseye devamı sağlanmıştır. Yine çalıştığı yerlerde hayırseverle beraber yaptırdığı birçok ilköğretim ve lise kız yurtları olmuştur.
Liseli öğrencilere sıcak yemek projesi
  Çalıştığı yörelerde köylerden ilçe merkezine liseye gelen ve öğle yemeği sıkıntısı çeken gençlere düzenli olarak her gün dört çeşit ücretsiz öğle yemeği sunmuştur ve bu uygulamaya Of’ta da devam etmektedir.
Oku kitabını, al altınını projesi
    Oku kitabını, altınını projesiyle ilçe genelindeki tüm okullarda en çok kitap okuyan öğrencilere düzenli bir şekilde altın ve kitap ödülleri verilmiştir. Öğretmenleri aracılığıyla tespit edilen öğrencilerle ilgili yapılan programa her ay kendi alanlarında başarılı olmuş ünlü simalarla davet edilmiştir. Tayfun Talipoğlu, Savaş Ay, Prof.Dr.Ahmet Mete Işıkara, Rasim Özdenören, Ferdi Tayfur, Ediz Hun bunlardan bazılarıdır.
 Öğren okuma yazmayı al altınlı diplomayı projesi
   Öğren Okuma Yazmayı Al Altınlı Diplomayı Projesiyle çalıştığı bölgelerde yapılan alan taramalarında okuma yazma bilmeyen binlerce vatandaşa ulaşılmış açılan okuma yazma kurslarıyla başarılı olanlara altınlı belgeleri yapılan törenlerle verilmiştir. Bu proje şu an Of’ ta da hız kazanmış ve 1000’e yakın okuma yazma bilmeyen vatandaşa ulaşılmıştır.
Gonca güllerimiz solmasın projesi
    Gonca güllerimiz solmasın projesi ile Okul öncesi eğitimin önemine binaen çalıştığı yerlerde bu konuya büyük önem vermiş, yeni anasınıfları açılmış, özellikle anneleri işin içine katarak onlara teşvik edici yüzlerce beyaz eşya dağıtmış ,bu çalışmada başarılı olan öğretmenler yurtdışı gezisi ile ödüllendirilmiş ve böylece büyük gelişmeler sağlamıştır.Son olarak Of’ta dört ay öncesine kadar %53 olan okul öncesi eğitim oranı bu çalışmalarla %93’e çıkmıştır.

                                  
                            
   Devlet ve millet sevgisiyle hizmette sınır tanımayan
                                  Kaymakam Tuncay Sonel’in kalbi çocuk sevgisi

Hatırlanmak bir gün değil her gün projesi
    Hatırlanmak bir gün değil her gün projesi ile sakat ve özürlü vatandaşlarımızın sadece 3 Aralık Dünya Özürlüler Gününde değil, yılın 365 günü hatırlanması ve ilgi gösterilmesi gerektiğini belirterek, yine yüzlerce engelliye ulaşılmış ve onların tedavilerine başlanmıştır. Son iki ayda bu çalışmayı Of’ta da yaparak ilçe genelindeki 575 engelliye ulaşmıştır.
Cumhuriyetle yaşıt vatandaşların hatırlanması projesi
    Cumhuriyetle yaşıt vatandaşların hatırlanması projesi ile cumhuriyetle yaşıt dedeler ve nineler tespit edilmiş, onların evlerine ziyaretler yapılmış, onlara çeşitli armağanlar vererek onları şehit aileleri ve gazilerle yemekte buluşturmuştur. Cumhuriyetimizin 85.yılı kutlamaları etkinlikleri kapsamında da Of’ta Cumhuriyetle yaşıt 106 dede ve ninemize ulaşılmıştır.
Yaptır aşını, al armağanını projesi
   Yaptır aşını, al armağanını projesiyle özelikle Güneydoğu’da aşılama kampanyalarında büyük başarı sağlanmıştır.
Beyaz gülüşler projesi
   Beyaz gülüşler projesiyle çalıştığı yörelerde ilçe genelindeki Okul öncesi ve ilköğretim çağında eğitim gören binlerce öğrenciye sağlıklı yaşama bilincini yerleştirebilmek ve temizlik alışkanlığını kazandırabilmek amacıyla, özel olarak içinde diş macunu, diş fırçası, kız ve erkek öğrencilere özel hazırlanmış tarak, mendil ve tırnak makasından oluşan sağlık setleri dağıtılmıştır.
Kirvem kaymakam olsun projesi
   Kirvem Kaymakam Olsun projesiyle de çalıştığı yörelerde ihtiyaç sahibi binlerce çocuk sünnet ettirilerek onlara çeşitli armağanlar vererek, çocukların hayatı boyunca unutamayacakları eğlenceler yapmıştır. Elmalı şekerinden palyaçosuna, Hacivat Karagöz gösterisinden pamuklu şekerine hatta sünnet olacak çocukların faytonla gezdirilmesine kadar onlara tatlı anılar yaşatmıştır.
Yaptı resmi nikâhını, al Cumhuriyet altınını projesi
   Yaptı resmi nikâhını Al Cumhuriyet Altınını projesiyle Görev yaptığı Birecik’te tespit ettirdiği resmi nikâhı olmayan 765 çifte, resmi nikâhları yaptırılmıştır. Yıllar sonra gelinlik ve damatlıklar giyilmiş, ilk defa hayatlarında kuaföre giden çiftler görülmüş hatta ilçeye getirttiği limuzinle çiftler gezdirilmiştir.
Her köye çocuk parkı projesi
   Her köye çocuk parkı projesiyle köylere çocuk parkları yaptırarak onların gönlünü almasını bilmiştir. Ayrıca Binlerce oyuncak kenar mahallerdeki ve köylerdeki çocuklara kaymakamlık armağanı olarak dağıtılmış ve onların gönülleri alınmıştır. Ayrıca yetim öksüz çocuklar muhtelif zamanlarda tiyatro, sinema, sirk gösterisi gibi etkinliklerle gönüllerini alarak onlara baba şefkatiyle yaklaşmıştır.
Düğünlerde mermi atılmasın, okullarda sizin de 
bir tuğlanız olsun projesi
    Düğünlerde mermi atılmasın, okullarda sizin de bir tuğlanız olsun projesiyle de düğünlerde silah atılmasını önlemek, çıkması muhtemel kötü olayların önüne geçmek için bu yönde bir kampanya düzenlenmiş ve vatandaşların kampanyaya katılımı sağlanmıştır.
Yeşil kuşak projesi
   Yeşil kuşak projesi ile de özellikle yöre ve ülke ekonomisine katkı sağlamak, köy yollarının çift taraflı yeşillendirilmesiyle görüntü güzelliğinin sağlanması için çalıştığı bölgelerin toprak yapısına uygun yüz binlerce fidan (ceviz, zeytin gibi) dikilmiştir
Tatlı dil, güler yüz masası
  Tatlı dil, güler yüz masasıyla da hükümet konağına gelen vatandaşların, kamu hizmetlerinden daha etkin ve verimli faydalanabilmesi için her görev yerinde  “Tatlı dil, güler yüz masası oluşturmuştur. Her fırsatta da güler yüzün ve tatlı dilin sermayesinin olmadığını ve vatandaşa böyle davranılması gerektiğini belirtmiştir.
                                       
                            
Kimsesizlerin gönül dostu Kaymakam Tuncay Sonel

Gelir getirici projeler
   Gelir getirici projelerle de çalıştığı yörelerde ailelere iş imkânı sağlamış, özel sektörün çalıştığı yörelere gelmesine öncülük ederek yöre ve aile ekonomisine katkı sağlayacak birçok projeler gerçekleştirmişir. Hata o kadar ki bazı vatandaşlar açtıkları işyerlerine Kaymakam Tucay Sonel’in soy ismini vermişlerdir. Sonel Gümüşçülük, Sonel Sofrası bunlara örnek verilebilir. Kaymakam Tuncay Sonel’in yaptığı hizmetlerin hepsini saymaya kalksak sayfalarca yer alacak ama hayırseverleri işin içine katarak başta eğitim olmak üzere, sağlık alanında yapmış olduğu hizmetler gerçekten onu farklı kılan başka bir özelliğidir. Hükümetin son yıllardaki KÖYDES(Köylerin altyapısını destekleme projesi)ile gelen ödeneğin birkaç katı fazlası işi yerel imkânları işin içine çekerek yapmıştır.
HAYDES projesi
   Özellikle literatüre HAYDES’i kazandırmıştır. Hayırseverlerin desteği ile yapılan işler ve bu sayede devlet-vatandaş işbirliğiyle çalıştığı her ilçeye kendinden sonra da onu unutturmayacak birçok eserler kazandırmış ve kazandırmaya da devam etmektedir. Of’a gelmeden bir önceki görev yeri, bu konuda mesleğin zirvesi olmuş, devlet-vatandaş işbirliğiyle Birecik’te görev yaptığı üç yıl süresince; 263 derslik,1 kültür merkezi,1 halk eğitim merkezi, 100 öğrencilik lise kız yurdu, meslek edindirme kurs merkezi, 3 sağlık ocağı,1 ana çocuk sağlığı ve aile planlaması merkezi, devlet hastanesinin modernizasyonu, ilçe genelindeki tüm okulların ve sağlık ocaklarının bakım ve onarımları bunlara örnek gösterilebilir.
    Şanlıurfa-Birecik’te göreve başlarken, 384 derslik varken üç yılda yaptırılan 263 derslikle toplam 647 dersliğe ulaşılmış ve derslik başına düşen öğrenci sayısı 57 iken, yaptırılan dersliklerle bu 32’ye düşmüş ve ilçede normal eğitime geçilmiştir. Kısacası ilçenin eğitim ve sağlık problemi hayırseverlerin de katkısı alınarak çözülmüştür. Bu ve buna benzer çalışmaları daha önce görev yaptığı yerlerde de yapmıştır. Beş ay önce Of Kaymakamlığına başlayan Kaymakam Tuncay Sonel aynı çalışmaları Of’ta da başlatmış yine hayırseverlerle görüşerek; Kültür Merkezi, Okul, Gençlik Merkezi, Öğretmenevi, Yüksek Öğrenim Yurdu ve Sosyal Tesisi, Özürlü çocuklar içim Merkez Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi gibi eksikliği hissedilen hizmet binalarının yapılması için girişimlerden olumlu sonuçlar almış, bazılarının inşaatına başlanmıştır.
    Öğrencilere yönelik ÖSS, SBS kurslarıyla da çalıştığı yerlerde yüzlerce öğrencinin üniversiteye kazanmasında yardımı olmuştur. Takdirname alan öğrencilere özel armağanlar verilerek başarı teşvik edilmiştir. Hatta okumayla ilgili ilginç ve teşvik edici projelerden son olara Trabzon –Of arasındaki yolcu otobüslerine yolcular için koltuklara özel kitaplık yaptırarak yine kahvehanelerde ve berberlerde okuma bölümleri yaptırarak okumayı teşvik edici ilginç ve güzel projeler imza atmıştır. Son dönem özellikle ihtiyaç sahibi yüzlerce öğrenciye evde ders çalışmaları için ders çalışma masaları dağıtım işine girişmiş, kamuda özel sektör gibi başarılı olan kamu görevlilerine takdirin yanı sıra yurt dışı gezi ödülleri Selanik,Venedik, Halep,Şam gibi yurtdışı ödülleri ile ödüllendirmiş ve böylece başarı teşvik edilmiştir.
    Kaymakam Tuncay Sonel’in en ilginç yanlarında biri de yeni göreve başladığı ilçelerde Kaymakamlığa hayırlın olsun çiçeği getirmek yerine ihtiyaç sahibi öğrenciler ve yetim öksüzlere harcanmak üzere bankada açtırılan hesap numarasına katkı yaptırması ve makamındaki kapısına “Kapıya Vurmadan Giriniz” yazısı; çünkü vatandaş rahat olmalı, devletin güler yüzü ve şefkati vatandaşa gösterilmeli, esnaflar ayrım yapılmadan her fırsatta ziyaret edilmeli, vatandaşın acı gününde taziyesine gidilmeli, mutlu gününde ise mutluluğu paylaşılmalı, çocukla çocuk, büyükle büyük olunmalıdır. Kaymakam Tuncay Sonel “Boş başak dik durur” diyor ve yaptığı bu çalışmalar ve hareketlerle herkesin gönlünde taht kuran rahmetli Erzincan eski valisi Recep Yazıcıoğlu’nu hatırlatıyor. Türkiye’de örnek yönetim anlayışı sergileyen, gönül adamı, devlete ve millete hizmet etmeyi kendine ilke edinen, hizmet etmede üstün performans sergileyen, çalışkan  Of Kaymakamı Tuncay Sonel şöyle diyor;
    ” İşte böylesine güzel topraklarda, yüreğimizdeki sevdamız olan büyük ve güçlü Türkiye aşkıyla, biz duygusu, ekip çalışması ve devlet-vatandaş işbirliğiyle güzel memleketimizin güzel insanlarına hizmet etmenin onurunu ve mutluluğunun yaşıyoruz ve yaşayacağız.”   

Kazımkarabekir Kaymakamı Abdurrahman İçyer: “Avrupa standartlarına yakın bir ilçe

0
Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN
  Kazımkarabekir, Karaman iline bağlı bir ilçe olup, Karaman-Konya devlet karayolu üzerinde kurulmuştur. Toplam 6 köyü olan ilçenin nüfusu 3.000’dir. Karaman’a 22 km., Konya’ya 82 km. uzaklıktadır.Karaman’ın en yakın ilçelerinden birisidir.  Şark Cephesi Komutanı, Milli Mücadele Kahramanı ve Siyaset Adamı Kazım Karabekir Paşa’nın (1882–1948) ailesi Kazımkarabekir ilçesindendir. Kazımkarabekir Kaymakamı Abdurrrahman İçyer ilçenin eğitim, kültürel ve sosyal alanda gelişmesi büyük gayret gösteriyor. İlçede sosyal aktivitenin gelişmesi üzerinde de önemle duruyor. “Hesap verilebilir, kendine hakim olmak gerekir. Bunların gerekli olduğuna inanıyorum. Halkın içine girdiğiniz zaman, halk size sevgi duyuyor. Bir söz vardır; ilçeyi en az tanıyan kişi kaymakam validir. Bizdeki maske bizim gerçekleri görmemizi engelleyebiliyor. Bu nedenle halkımızı ve görev yaptığımız yeri iyi tanımamız gerekir.” diyen Kazımkarabekir Kaymakamı Abdurrahman İçyer, Kazımkarabekir konulu yaptığım röportajda şunları söyledi; 
İlçemiz göç verdiği için, ilçemizin nüfusu çok azdır
  Karaman ilimiz 1989 yılına kadar Konya iline bağlı bir ilçeydi. Karaman il olunca, daha önce kasaba olan Kazımkarabekir ilçe oldu. İlçemizin 20 yıllık bir tarihi geçmişi vardır. İlçemiz küçük olup, idari yönden beşinci sınıf bir ilçe olup, 3.000 nüfusu vardır. Toplam nüfusumuz 4.000 ve 6 köyümüz vardır. Bu nüfusun % 75 standart yaşlı nüfustur. Bu yaşlı nüfusun çoğu da emeklidir. Türklerin ruhlarında sürekli hareket halinde olmak ruhu vardır. Bizim nüfusun bir kısmı Konya, Karaman ve Avrupa’da özellikle Hollanda’da yaşamaktadır.  İlçemizin tarihi eskilere dayanır. İlçemizde Selçuklu döneminden eserler bulunmaktadır. Ama nüfusumuz sürekli hareket halindedir. İlçemiz göç verdiği için, ilçemizin nüfusu çok azdır.
İlçemiz insanlarının ekonomik durumu iyidir.
İlçemizde neredeyse fakir yoktur
     İlçemiz Konya-Karaman karayolu üzerinde bulunmaktadır. Yolumuz duble olup, ulaşım yönünden rahat bir ilçeyiz. Karaman’ a  22 km. ve Konya’ya 82 km. uzaklıktayız. İlçemiz Konya-Karaman ovasının ortasında yer almakta olup, toprak yönünden zengindir. Tarım ürünleri olarak, başta yem bitkileri; arpa, buğday, fasulye, nohut, mısır yetişmektedir. İlçemiz insanlarının ekonomik durumu iyidir. İlçemizde neredeyse fakir yoktur. Koskoca ilçede ekonomik buhranında biraz etkisiyle de SYD Vakfında 260 dosya vardır.
Amacımız halkımızın yaşadıkları yerde yaşam kalitelerini yükseltmektir
  Köylerimizin yolarının tamamı asfalttır. İçme suyu olmayan köyümüz yoktur. Amacımız halkımızın yaşadıkları yerde yaşam kalitelerini yükseltmektir. Bu konu ile ilgili durum değerlendirilmesi yaptık. Bu amaçla büyük bir köyümüze AKRAÇ 4000 metrekarelik parke taşı döşedik. Daha sağlıklı içme suyu kullanabilmeleri için tüm tedbirleri aldık..Okullarımızın eğitim kalitesini yükseltmek için gerekli çalışmaları yaptık. Bu nedenle eğitim ve alt yapıyı daha nitelikli hale getirdik. İlçemiz aynı zamanda ülkemizin en az yağış alan yerlerinden birisidir. Bu nedenle ağaçlandırmaya ayrı bir önem veriyoruz. Bu köyümüze 500 ağaç diktik. Faydalı meyve dikmek amacıyla Köylere Hizmet Götürme Birliği vasıtasıyla Balıkesir’den 4.300 adet badem çığırını getirdik. Bunun için ağaçlandırmaya ayrı bir önem veriyoruz.
Ekonomik potansiyeli vardır
  İlçemizin ekonomik potansiyeli vardır. Ancak buranın kaderi Türkiye’nin ekonomik gelişmesine bağlı olarak Karaman’a bağlıdır. Karaman’da 2007 yılında üniversite kuruldu. Bu üniversitenin ileriye dönük çok büyük faydaları olacağına inanıyorum. Şu an bunun etkilerini göstermeye başladı. İlçemizde Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesine bağlı Meslek Yüksek Okulu vardır. Ödünç binada hizmet veren yüksek okulumuz, yaptığımız çalışmalarla bu yıl içerisinde kendi binasına kavuşacaktır. İlçemiz dış görünüm açısıyla büyük görünüyor ama içeride nüfus yoktur. Çünkü nüfusumuzun büyük bir kısmı dışarıda yaşamaktadır. Dışarıda yaşayan gurbetçilerimizin ilçemizde çok güzel evleri vardır. Bu vatandaşlarımız yazın ilçemize gelerek tatilini yapıp giderler. Bu nedenle ilçemizin böyle bir kaderi vardır.
İnsan kalitesi ile birlikte sosyal hayatta gelişir
  İlçemizin nicelik sorunu yoktur. Sosyal hayatın gelişimi, insan kalitesinin artırımı ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmaları birkaç yıl içinde bitirmek istiyoruz. İnsan kalitesi ile birlikte sosyal hayatta gelişir. Burası mazbut, kapalı bir toplumdur. Burada Doğu Anadolu, Karadeniz Bölgesinde olduğu gibi canlı bir kültür olmayıp, farklı bir kültür vardır. İnsanların bazen bir araya gelip bir şeyleri paylaşması gerekiyor. İlçemizde bütün okullara hizmet edecek çok güzel bir kütüphaneyi faaliyete geçindik. Ayrıca çok amaçlı güzel bir kaymakamlık toplantı salonu yaptık. TELEKOM’un maddi destekleriyle mesai saatleri içinde hizmet veren bir internet evi yaptık.

                                     
  
                                                 Karaman-Kazımkarabekir ilçesi

Gerçekten huzurlu, sakin, örnek bir ilçedir
  Burada insanlarımıza bedava hizmet verilmektedir. Bunlar insanların dış bağlantılarını güçlendiren unsurlardır. Huzurlu olmak isteyen her insanın ilçemize gelmesini istiyoruz. Sorunsuz, herkesin kendi halinde yaşadığı bir ilçedir. İlçemizde 2008 yılı yıllık asayiş olayı 39’dur. Aylık asayiş olayı ikiyi geçmiyor. Gerçekten huzurlu, sakin, örnek bir ilçedir. Halkımızın içine korumasız, rahatlıkla girip, oturabiliyoruz. Eskiden devletten kaçıyorduk, korkardık, artık bunlar bitti. Halkımızla rahatlıkla konuşabiliyoruz. Günümüzde halkımız devlet kurumlarına yakınlık duyuyor.
Kaymakamın erişilmez, ulaşılamaz olmasını istemiyorum
  Ama burada yinede bir çekingenlik vardır. İnsanlar gelmiyorlar. Bu da kötü bir şey değildir. Bizler halkımız için görev yapıyoruz. Onlar olmasa bizim burada olmamızın bir anlamı olmaz. Kaymakamlar olarak biz çok kaliteli bir eğitim alıyoruz. Herkes böyle bir eğitim alsa çok iyi olur. Eğitim ve öğretim, entelektüel olarak bazı sıkıntılarımız olsa da Avrupa standartlarına yakın bir ilçeyiz. Bütün bireylerimizin kalitelerinin çok yüksek olmasını istiyorum. Buda eğitimden geçer. İlkeli eğitim almak gerekir. Kaymakamın erişilmez, ulaşılamaz olmasını istemiyorum.
Başbakan dahil herkesin sokaklarda rahatlıkla 
dolaşmasını hayal ediyorum
  Başbakan dahil herkesin sokaklarda rahatlıkla dolaşmasını hayal ediyorum. Herkesin insan olması nedeniyle bu önemlidir. Bu nedenle insanların kalitesinin yükselmesini istiyorum. Hesap verilebilir, kendine hakim olmak gerekir. Bunların gerekli olduğuna inanıyorum. Halkın içine girdiğiniz zaman, halk size sevgi duyuyor. Bir söz vardır; ilçeyi en az tanıyan kişi kaymakam validir. Bizdeki maske bizim gerçekleri görmemizi engelleyebiliyor. Bu nedenle halkımızı ve görev yaptığımız yeri iyi tanımamız gerekir.”  

Elmadağ Kaymakamı Ejder Sarıçiçek:Yıldızı parlayan ilçe

0
Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN
     İç Anadolu Bölgesinin yukarı Sakarya bölümünde yer alan Elmadağ; başkent Ankara’nın 41 km. doğusunda adını aldığı Elmadağ’ın Kuzeydoğu eteklerinde kurulmuş olup, çok eski bir yerleşim yeridir. Yapılan arkeolojik araştırmalardan elde edilen prehistorik eserler, Elmadağ ve çevresinin çok eski medeniyetlere sahne olduğunu göstermektedir. Toplam nüfusu 48.013, ilçe merkezi nüfusu ise 27.060’dır
       Sanayi kenti Elmadağ ilçesi Başkent Ankara’nın en yakın ilçelerinden birisidir. Elmadağ ilçesi Ankara ile entegre  olma yolunda büyük mesafe kaydetmiştir. Türkiye’deki illerin yarısından fazlasının başkent Ankara’ya giden yolu Elmadağ ilçesinden geçmektedir. Elmadağ Kaymakamı Ejder Sarıçiçek, devlet adamı duruşu ve devlet- vatandaş kaynaşmasına önem verdiğinden dolayı, kısa bir süre önce göreve başlamasına rağmen Elmadağ halkının takdir ve güvenini kazanmıştır. Elmadağ Kaymakamı Ejder Sarıçiçek, Elmadağ ve Kaymakamlık, mülki idare amirliği konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;
Hedefimiz her alanda başkentle ile bütünleşmektir
       “Başkent ilçesi Elmadağ’da çalışmak ayrı bir duygudur. Hedefimiz her alanda başkent Ankara ile bütünleşmektir. Elmadağ her yönüyle Başkentten daha iyi bir hizmeti almaya layık bir ilçemizdir. Bu yönden büyük bir ilerleme kaydedilmiştir. Ankara Büyükşehir kapsamında olduğumuz için hizmet alımları büyük bir hızla gelişecektir. Türkiye’deki illerin yarısından fazlasının yolunun ilçemizden geçmesi, ilçemiz için değerlendirilmesi gereken bir avantajdır. İlçemizde büyük sanayi tesisleri mevcuttur. İlçemizde sanayi hızla gelişmektedir. Tüm bunlar değerlendirildiğinde, Elmadağ’ın önümüzdeki yıllarda hızlı yükseleceğini göstermektedir. Böyle yıldızı parlayan ilçede görev yapmaktan mutluyum.
Mesleğimizin halkımız üzerinde saygınlığı, 
bize birçok hizmeti yapma fırsatı sunuyor
        Mesleğimiz itibariyle ülkemize hizmet noktasında büyük fırsat verilmiştir. Mesleğimiz itibariyle ilgi sahamız dışında kalan hiçbir alan yoktur. Mesleğimizin halkımız üzerinde saygınlığı, bize birçok hizmeti yapma fırsatı sunuyor. Bu nedenle halkımıza müteşekkiriz. Onların rehberliğinde, koordinasyonunda, devlete fazlada yük olmadan büyük hizmetlerin başarıldığını görmekteyiz. Bunlar tamamen halkımızın mesleğimize ve şahıslarımıza olan güveninin eseridir. Bizim meslek olarak milletimize daha çok hizmet yapacağımız kanaatindeyim. Bunu geçmiş mesleki yaşantımızda gördüm. Arkadaşlarımızın yaptıkları hizmetleri, güzel bir şekilde müşahede ediyoruz. Kaymakamlık ve genel mana adıyla mülki idare mesleği tüm millete hizmet etme noktasında fırsatlar sunuyor.
Herkesin kaymakamı ve mülki idare amiri olması çabası içindeyiz
         Halkımızın mesleğimize ve şahıslarımıza karşı çok büyük bir güveni var. Bu güveni boşa çıkarmamaya ve sarsmamaya çalışıyoruz. Burada önemli olan; çalıştığınız her yerde ilçede veya ilde herkesin kaymakamı ve mülki idare amiri olmanızdır. Bu nedenle herkesin kaymakamı ve mülki idare amiri olması çabası içindeyiz. Personel arkadaşlarıma kaymakamlık kapısı herkese açık dedim. Mesleğimizin geleceği ile ilgili olarak Bakanlığımızın değişik çalışmaları vardır. Meslektaşlarımızın dünya ile entegre olma, dünyadaki gelişmeleri yakından takip etme konusunda yurt dışı kurslarımız vardır. Bunlar meslektaşlarımızın ufuklarını açan programlardır. Devlet politikası haline gelen Avrupa Birliği ile ilgili olarak Bakanlığımızda yeni birimler oluşturuldu. Bununla ilgili meslek içi eğitim kursları düzenlenmektedir. Dünyaya ayak uydurma noktasında; dünyadaki gelişmelerden, öncelikli olarak bizde kendi mesleğimiz adına haberdar olmamız gerekir. Son dönemlerde onu da görüyoruz. Bu mesleğin mensupları birçok alanda doktora çalışması yapıyor. Buda meslek mensuplarımız adına güzel gelişmelerdir.”

Alaplı Kaymakamı Aydın Memük: Alaplı’da işsiz insan bırakmayacağız

0
Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN
  Alaplı; Zonguldak iline bağlı doğa ile denizin buluştuğu şirin ve ekonomik yönden gelişmeye uygun bir kıyı kentimizdir. İlçe kaymakamı Aydın Memük’ün girişimleri sonucu yat limanı tesislerinin faaliyete geçmesiyle ilçede işsizlik oranının büyük ölçüde düşeceği gözüküyor;
  Alaplı Kaymakamı Aydın Memük ilçede yaklaşık 1,5 yıldır görev yapıyor. Devlet-millet kaynaşmasını en iyi şekilde kurarak, mütevazı, alçak gönüllüğü, samimi ve içten davranışları ile Alaplı ilçesinde herkesin sevgisini ve takdirini kazanmış bir kaymakamdır Bu davranışı ile Türkiye örneği bir yönetim modelini sergiliyor. Bu davranışları sonucu devlet olarak yaptığı hizmetlerde iki trilyonluk ödenekle, dört trilyonluk iş yaptırmış. Devlet- millet diyalogunu nasıl başardınız diye sorduğumda şunları söyledi;
“Alaplı’da işsiz ve aşsız insan bırakmayacağız. Herkese iş, herkese aş prensibiyle hareket ediyoruz. 24 saat kapımız açık ve cep telefonumuz herkese açıktır. Sokağa çıktığımda vatandaşın içindeyim. Kahvehaneye gidiyorum, vatandaşla sohbet ediyorum. Halkın derdini, sesinin dinlemek gerekir. Çok okumak, kendimizi geliştirmemiz gerekir. Kısaca halkın içine girmek gerekir.” Alaplı Kaymakamı Aydın Memük, Alaplı konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;
 
Tersaneler projesi ile 3000-4000 kişiye iş istihdamı
      “1969 Amasya doğumluyum. Kaymakamlık görevinden kısa bir süre önce Sayıştay Denetçi Yardımcısı olarak görev yaptım. Yurt dışında stajı tamamladıktan sonra, bakanlık bünyesinde de çeşitli kurslar gördüm. Türkiye’nin değişik yerlerinde de kaymakamlık ve vali yardımcılığı görevinde bulundum. Halen 1,5 yıldır da Alaplı Kaymakamlık görevini yürütmekteyim.16 yıllık bir meslek hayatım var.
  Alaplı; doğa ile denizin birleştiği, ulaşım sorunu olmayan güzel bir Batı Karadeniz kentidir. Alaplı’da işsiz ve aşsız insan bırakmayacağız. Herkese iş, herkese aş prensibiyle hareket ediyoruz. Alaplı; Ankara ve İstanbul’a iki buçuk saat uzaklıktadır. Türkiye Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları ilçemize yakın mesafededir. Limandan istifade eden ve fındığı olan bir ilçedir. Alaplı’da tersaneler projesini başlattık. Bu proje gerçekleştiği takdirde 3000–4000 kişiye iş istihdamı sağlayacaktır. İstihdamı artırmayı hedefliyoruz. Gemi ve yat yapan yatırımcılara bedelsiz arsa veriyoruz. Burada gemi inşası şeklinde yat yapacaklardır. Yapılacak yatların demiri ve sacı Ereğli’den temin edilecektir. Türkiye’de gemi sanayisinde çalışan ustaların çoğu Alaplılı olduğu için, gemi ustası konusunda sıkıntı çekilmeyecektir.
İki trilyonluk ödenekle, 4 trilyonluk iş yaptık
   Alaplı’da organize sanayi bölgemiz vardır. Burada 1000 dönümlük bir araziyi kamulaştıracağız. Böylece burada iş adamlarıma arsa vereceğiz. KÖYDES projesi kapsamında devlet- vatandaş işbirliği ile birçok işler yaptık. 2007 yılında 26 km. asfalt yol yaptık. Beş-altı büyük köyümüzde içme suyu projesi gerçekleştirdik. Köylerimize kum ve çimento desteği yaparak, köy yollarımızı beton yol yapıyoruz. Köylerimizde ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı tespit ederek, onlara yardımcı oluyoruz, evi olmayanlara devlet- vatandaş işbirliği ile ev yapıyoruz.
   Böylece ihtiyacı olan 15 vatandaşımıza ev yaptık. 40–50 vatandaşımıza da vatandaş katkısı alarak ev eşyalarını temin ettik. Alaplı Devlet Hastanesine diyaliz ve poliklinik yetersizliği nedeniyle devlet-millet işbirliği ile hayırsever vatandaşların yardımı ile maliyeti bir trilyona mal olacak 4 katlı ek bina yapıyoruz. Bu binanın inşaatı bitmek üzeredir. Binanın mefruşatı Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Alaplı Belediyesine 5 katlı semt konağının birinci katını gençlik merkezi yapacağız. Bu binanın ikinci katı ise sağlık merkezi olacaktır. Üçüncü katı hanımlarımızın sosyal faaliyetlerinde kullanılacaktır. Beşinci kat ise öğretmenevi olarak kullanılacaktır. Devlet-vatandaş işbirliği ile bu beş katlı binayı bitireceğiz. Bu işlerin bitmesi ile devlet-vatandaş işbirliği sayesinde devletimize iki trilyon katkımız olmuş olacaktır. Köylere Hizmet Götürme Birliğine gelen iki trilyonluk parayla biz 4 trilyonluk iş yaptık.
                      
                             
                                                        
Alaplı

Halk idarecileri kendi içinde görmek istiyor
   Millete kum- çakıl veriyoruz. Onlar işçiliği ücretsiz yapıyorlar. Alaplı’nın toplam 49 köyü vardır. Köy yollarımızın % 80’i asfalttır. Köy içlerinin %60’nın yol betonlaması yapılmıştır. Köylerimizin %60 ‘nın kanalizasyonu yapılmış olup, içme sularında ise bu oran % 90’dır. Devlet-vatandaş işbirliğini sağlamak için halkla beraber olmak gerekir. Onları ziyaret etmek gerekir. Köylerimizi hafta içi gezdiğim gibi, hafta sonu da bir köyümüze gidiyorum. Cumartesi-Pazar dahil köylerdeyim. Köylerimizde halkın sorunlarını dinliyor ve onlarla sohbet ediyorum. Kurum amirleri ile birlikte köylerimizde incelemeler de bulunuyoruz. Köylerimizde yapılan kültürel ve soysal faaliyetlere katılıyorum. Hizmet yaparken az parayla çok iş yapıyoruz. Halk idarecileri kendi içinde görmek istiyor. Kahvehanelerde sohbet ediyor, köylümüzün düğününe, cenazesine katılıyoruz. Kısaca halkın her zaman içindeyim.
   24 saat kapımız açık ve cep telefonumuz herkese açıktır. Sokağa çıktığımda vatandaşın içindeyim. Kahvehaneye gidiyorum, vatandaşla sohbet ediyorum. Halkın derdini, sesinin dinlemek gerekir. Çok okumak, kendimizi geliştirmemiz gerekir. Kısaca halkın için girmek gerekir. Devlet-vatandaş işbirliğini sağlamak için böyle yapmak gerekir.”

Karabük Valisi Can Direkçi: Karabük sorunsuz ve huzur dolu kent

0
Haber- röportaj: İlker ÇAKAN      
    Turizm ve Sanayi, orman kenti Karabük; Batı Karadeniz Bölgesinin merkezi durumunda ve her geçen günde gelişmektedir. Karabük Valisi Can Direkçi; ilin ekonomik ve sosyal, turizm yönünden gelişmesi için büyük gayret sarf ediyor. Özellikle milli eğitim alanındaki yaptığı çalışmalarla halkın takdirini toplamış. Kendi okuluna sahip çık kampanyası ile okulları halkın hizmetine açarak, Türkiye’de bir ilki başlatmıştır. Okulları 24 saat halkın hizmetine sunmuş. Okullarla vatandaşın bağı daha kuvvetli hale gelmiş. İlin tanıtımı ile ilgili olarak “Önce kendini tanıt, sonra tanıt ” kampanyası başlatmıştır. Kısaca Karabük Valisi Can Direkçi Karabük’ün daha ileri bir seviyeye gelmesi için tüm çalışmaları yapıyor. Karabük Valisi Can Direkçi, Karabük konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;
Önce kendini tanıt, sonra tanıt
    ” Karabük bir sanayi kenti ve ağır sanayinin beşiğidir. Fabrika yapan fabrika statüsünde olan Kardemir, Karabük ekonomisinin can damarıdır. İlimizde marka diyebileceğimiz tekstil fabrikaları vardır. İlimiz topraklarının % 70’i ormanlarla kaplıdır.  Dünya miras kenti olan Safranbolu ilimizdedir. Diğer ilçelerimizde bulunan tarihi, doğal güzellikler, Karabük’ü ileri taşıyabileceğimiz önemli değerlerdir. Geleceği aydınlık, geleceğe umutla bakan ve büyük bir gayret içerisinde olan bir şehirdir. İlimizi tanıtmak için tanıtım stratejisi geliştirdik. Bu stratejinin parolası “Önce kendini tanıt, sonra tanıt” tır. Bu nedenle il için ve il dışındaki organizasyonlara katılarak Karabük’ü tanımaya, Karabük’çe ne kadar zengin olduğumuzu, değerli ve potansiyelimizin büyük olduğunu görmeye başladık. Bu konuda bize gelecek taleplerin alt yapılarını hazırlamaya çalışıyoruz. Organize Sanayi Bölgemizin 462.500 metrekare alanı mevcuttur. Buranın sorunlarını çözmeye ve alt yapı imkânlarını daha da geliştirmeye gayret ediyoruz. Haddehanelerin hammadde ihtiyaçlarını karşılayacak fabrikalar açıldı
Ulaşım; yol, medeniyet demektir
    Karabük ile ilgili aldığımız radikal kararlar, buranın cazip haline gelmesini sağlamıştır. Ulaşım, yol medeniyet demektir. Ulaşılabilir olduğunuz takdirde ekonomik ve ticari faaliyetler üst düzeye çekilebilir. Bu nedenle bölünmüş yol çalışmalarımızı süratle devam ettiriyoruz. Toplam 70 km. bölünmüş yol çalışması var. Turizm kenti Safranbolu’ ya gelen misafir sayısı her geçen gün artmaktadır. Buraya yılda ortalama 500 bin ziyaretçi gelmektedir. Yıldızlı otellerimizin artması için teşebbüslerimiz var. Safranbolu’yu büyük şehirlerde tanıtmak için büyük bir tanıtım organizasyonuna başladık.
Şehirde ne varsa, köyde aynısı olsun istiyoruz
     Köylerimizin alt yapısına ilişkin çalışmalarımız oldu. KÖYDES sayesinde 40 trilyonluk bütçe imkânı sağlanmıştır. Bu parayla 500 proje gerçekleştirdik. Köylerimiz alt yapı imkânları ile çok üst seviyeye gelmiştir. Kanalizasyonu 200 olan köy sayısını üst seviyelere çıkarmak istiyoruz. Şehirde ne varsa, köyde aynısı olsun istiyoruz. Şehirden köye tersine göçün olabileceği düşüncesiyle hareket ediyoruz. Köylerimizde göçün olması nedeniyle tarımsal alanlarımız kullanılamaz hale gelmiştir. Şehirlerde aradığını bulamayan, imkânlarını kullanmakta zorluk çeken insanlarımızın, köylerine gelerek sahip oldukları toprak parçalarını değerlendirmelerini bekliyoruz. Bunların projelerine ve proje üretmelerine destek olmaya devam edeceğiz.
Kardeş okul, kardeş kurum diye bir proje geliştirdik
     İlimizde proje üretim merkezi vardır. Bu merkez proje üretmek isteyen herkese yardımcı olmaktadır. Şimdiye kadar 75 proje üretilmiştir. Okullarımızda her gün, ilk dersin 20 dakikasında kitap okutulması için talimat verdim. Bunun faydalarını çocuklarımız sınavda görmeye başladı.100 kişilik bir gönüllü grubu herkese karşılıksız yardımcı olmaya çalışıyor. Kardeş okul, kardeş kurum diye bir proje geliştirdik. Bunlara özel bir sözleşme koyduk. Ayrıca hukuki yaptırımda koyduk. Böylece yerel dinamikleri eğitimin içine çektik. Eğitim sadece devletin sorumluluğu değil, topyekûn herkesin sorumluğundadır. Çocuğunu okula götürüp, eti senin kemiği benim anlayışını yıkmaya çalışıyoruz. Karabük’te eğitimde önemli başarılar elde edilmiştir. Işıklar sönmesin, okullarımız 24 saat açık kalsın anlayışı içindeyiz. Bu nedenle, mahalle halkımızın bütün ihtiyaçları için okullarımızı kullanmalarını arzu ediyoruz. Okullarımızın tüm imkânlarını, 24 saat halkımıza sunmaya gayret ediyoruz. Böylece okullarla vatandaşlarımızın bağı daha kuvvetli hale geldi. Vatandaşlarımız okullarımıza sahip çıktı Karabük Üniversitesi, dünya Üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyor. Yüksekokul öğrenci sayısı 5000’in üzerindedir.
Organ bağışında Türkiye ikincisi olduk
     Geçmişte ilimizdeki küçük ve büyükbaş hayvan sayısı 100 bin iken, 10’binlere
gerilemiştir. Hayvan sayısını yükseltmek için projeler yapıyoruz. Karabük’te sağlıkla ilgili büyük gayretlerimiz var. Aile hekimliğine geçtik. Yeni bir 300 yataklı hastane ile ilgili kamulaştırma çalışmaları var. Mevcut hastanelerimiz teknolojik açıdan çok iyi duruma geldi. Yeni bir modern ağız ve diş sağlığı merkezi açtık. Ambulansları yeni teknolojinin imkânları sayesinde bilgisayar ortamında ve cep telefonlarıyla nerede olduğunu anında takip edebiliyoruz. Kanser Araştırma Merkezimiz var. Organ bağışı konusunda İstanbul’dan sonra Türkiye ikincisi olduk.
İstihdam garantili kurslar açıyoruz
     Karabük çağı yakaladı ve çağın ötesine geçmek içinde gayret içerisinde emin adımlarla yürüyor. % 70’i ormanlarla kaplı ilimizde orman ürünleri sanayi yetersizdir. Bu sanayinin gelişmesi için büyük gayretimiz var. İstihdamı geliştirme açısından da projeler üretiyoruz. 100 gencimize, bu projeler sayesinde iş kazandırdık. İstihdam garantili kurslar açıyoruz. AB projelerinden faydalanmak için gayretlerimiz var.1937 yılında temeli atılan ve 71 yıl geçmişi olan ve artık yatırım yapan, geleceği parlak, üretim kapasitesi yüksek olan Kardemir Demir ve Çelik Fabrikası var. Bu fabrikanın geçen yılki çelik üretimi 1 milyon ton, bu yıl ise 2 milyon ton olacaktır. Dördüncü fırın inşaatı bitmek üzeredir. Karabük sorunsuz ve huzur dolu bir kenttir. Arzu etiğimiz seviyeye ulaşmak için gayretler devam edecektir.”
 
 
 

Türkiye örneği Kaymakam Tuncay Sonel

0

    Trabzon iline bağlı Of ilçesi sosyal ve kültürel yönden gelişmiş bir ilçedir. Of Kaymakamı Tuncay Sonel Türkiye’de halka dayalı kamu yönetiminde herkesin örnek alması, yaptığı uygulamalardan ders çıkartılması gereken, Türkiye örneği bir yöneticidir. Halka dayalı yönetimde mutlaka başarılı olmak için Kaymakam Tucay Sonel’i izlemek gerekir. Gerçekten halka dayalı, gönülden bir yönetim anlayışını gördüğünüzde duygulanmamak mümkün değildir. Bu nedenle halka dayalı yönetimde başarılı olmak için mutlaka Of Kaymakamı Tuncay Sonel’i iyi tanımak gerekir. Türkiye’de halka dayalı yönetimde başarıyı zirveye taşımış, Of Kaymakam Tuncay Sonel’i sizlere tanıtmaya çalışayım. Bu yazıyı okuduğunuz da böylesi de varmış diye duygulanacağınızı şimdiden hissediyorum;

   Kaymakam Tuncay Sonel,1970 yılında Adana doğumlu olup, ilk ve orta öğrenimini Adana’da tamamlamış. Adana Erkek Lisesi’nden sonra, 1988 yılında girdiği İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünden 1992 yılında lisans; yine aynı Fakültenin Kamu Yönetimi Anabilim Dalında 1995 yılında Yüksek Lisansını tamamlamıştır.  Mülki İdare Hizmetleri Sınıfına ise 1994 Yılında Aydın Kaymakam Adayı olarak atanmıştır. Kütahya-Simav Kaymakam Vekilliği, Ankara-Güdül, Gümüşhane-Köse, Kırklareli-Vize, Şanlıurfa-Birecik Kaymakamı olarak görev yapmış ve 1 Eylül 2008 tarihinden itibaren de Trabzon-Of Kaymakamı olarak görev yapmaktadır.

    Bu süre zarfında Ankara, Gümüşhane, Kırklareli, Şanlıurfa,Trabzon Valilerinden 10 Takdirname, Milli Eğitim Bakanından 2 Takdirname, 2004 Yılında Kırklareli Gazeteciler Cemiyeti tarafından Yılın Kaymakamı Ödülü, 2005 yılında Anadolu Basın Birliği tarafından Yılın Kaymakamı Ödülü, 2006 Yılında Yoksullarla Yardımlaşma ve Eğitim Vakfı tarafından Yılın Yetim Babası Ödülü,2006 Yılında Türk İdareciler Derneği tarafından Vali Galip Demirel Sosyal Hizmet Ödülü dalında Yılın İdarecisi Ödülü,2007 Yılında Siyaset Dergisi’nden Yılın Kaymakamı Ödülü,2007 yılında Türkiye Çocuk Zirvesi tarafından Çocuk Hakları Çocuk Dostu Ödülü,2008 yılında İZDER(Seçilmiş ve Atanmışları İzleme Derneği)tarafından yılın Kaymakamı ödülünü aldı.
    1999 yılında Ankara-Güdül Belediye Meclisince,2001 yılında Gümüşhane-Köse Belediye Meclisince,2005 yılında Kırklareli-Vize ilçesine bağlı Çakıllı ve Sergen Belediye Meclislerince,2008 yılında da Şanlıurfa-Birecik Belediye Meclisince Fahri Hemşehrilik beratları verilmiştir. Evli, eşi İngilizce Öğretmeni olup iki çocuk babası olan Kaymakam Tuncay Sonel iyi derecede İngilizce bilmektedir.

    15 yıllık meslek hayatında çalıştığı bölgelerde başta eğitim olmak üzere, sağlık, tarım, istihdam alanlarında ve özellikle de sosyal projelerdeki örnek ve başarılı çalışmalarla, kişiliğiyle, halk adamı özelliğiyle yöre insanının gönlünde taht kurmuş Türkiye’de örnek bir kamu yöneticisidir. Özellikle yetim öksüzlerin, engellilerin, yaşlıların kendi deyimiyle Anadolu’da arkası olmayanların yanında olmuş bir kaymakamdır. Yöre ve yöre insanına faydası olacak birçok hizmette bulunmuştur. “Biz fikriyle” ekip çalışmasıyla Türkiye gündemine oturan projelere imza atmıştır. Bundan dolayı da birçok kurum ve kuruluştan çeşitli ödüller almıştır. Ama asıl ödül halkın kendisine gönülden verdiği sevgidir.Kaymakam Tuncay Sonel, gönülleri fethetmenin her şeye değer olduğunu belirtiyor.Çalıştığı ilçelerde ona kimi Atom karınca, kimisi Robin Hood, kimisi çılgın kaymakam, kimisi de hamsi gibi kıpır kıpır diye lakap takmıştır. Hatta ona pire gibi kaymakam diyenler bile oldu. Hakkında süper kaymakam diye birçok köşe yazısı yerel ve ulusal medyada çıktı. Şimdi bu değişik ve sıra dışı kaymakamın çalıştığı bölgelerde yapmış olduğu başarılı ve örnek, bir o kadar da ilginç projelerden bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum;

Yetim ve öksüzlere mektup projesi

    Çalıştığı yörelerde yetim ve öksüz çocukları tespit ederek, onlara mektup yazmıştır  ” Eğer anneniz veya babanız hayatta olsaydı, özlemini çektiğiniz, annenizden ve babanızdan almasını istediğiniz şey ne olurdu ?” sorusu  üzerine tüm yetim ve öksüzlerin isteklerini yerine getirmiş ve onları böylece kayıt altına alarak, devletin her zaman sıcak şefkatini ve sıcaklığını göstermiştir. Yol yaparsınız, bina da yaparsınız ama siz eğer en uzak köy ya da mezradaki yetim ve öksüzü unutursanız, ona sahip çıkmazsanız, yaptığınız diğer işlerin hiçbir önemi yoktur diyerek bu konudaki hassasiyetini her ortamda dile getirmiştir.

Lastik ayakkabıya son projesi

   Özellikle Şanlıurfa- Birecik’te görev yaparken köy gezilerinde yırtık lastik ayakkabı ve çorapsız öğrencileri kış soğuğunda okula gelmelerinden dolayı etkilenerek lastik ayakkabıya son projesini başlatmış ve böylece 10.000 çocuğa 10.000 çift ayakkabı ve ayakkabı rengine uyumlu 10.000 çift çorap dağıtarak onlara devletin sıcaklığını göstermiştir.

Haydi, kızlar okula projesi

   Özellikle Kız çocuklarının okullaşması yönünde teşvik edici projeler yapmıştır. Kızların ilköğretim okuluna devamının yanı sıra liseye de devamlarının sağlanması hususunda ikna yöntemiyle kurduğu ekiplerle birlikte aile ziyaretleri yapılmış ve binlerce çocuğun okumasına vesile olunmuştur. Bu kapsamda okuyup ve şu an da çeşitli görevlerde bulunun birçok kız çocuğu bulunmaktadır. Kısacası onlara hem babalık, hem de ağabeylik yaparak okumalarına yardımcı olmuştur. Özellikle Birecik’te göreve başladığında sekizinci sınıfı bitiren kız öğrencilerden liseye devam eden öğrenci sayısı 287 iken, üç yıl içinde 1.481 kız öğrencinin liseye devamı sağlanmıştır. Yine çalıştığı yerlerde hayırseverle beraber yaptırdığı birçok ilköğretim ve lise kız yurtları olmuştur.

Liseli öğrencilere sıcak yemek projesi

   Çalıştığı yörelerde köylerden ilçe merkezine liseye gelen ve öğle yemeği sıkıntısı çeken gençlere düzenli olarak her gün dört çeşit ücretsiz öğle yemeği sunmuştur ve bu uygulamaya Of’ta da devam etmektedir.

Oku kitabını, al altınını projesi

    Oku kitabını, altınını projesiyle ilçe genelindeki tüm okullarda en çok kitap okuyan öğrencilere düzenli bir şekilde altın ve kitap ödülleri verilmiştir. Öğretmenleri aracılığıyla tespit edilen öğrencilerle ilgili yapılan programa her ay kendi alanlarında başarılı olmuş ünlü simalarla davet edilmiştir. Tayfun Talipoğlu, Savaş Ay, Prof.Dr.Ahmet Mete Işıkara, Rasim Özdenören, Ferdi Tayfur, Ediz Hun bunlardan bazılarıdır.

 Öğren okuma yazmayı al altınlı diplomayı projesi

   Öğren Okuma Yazmayı Al Altınlı Diplomayı Projesiyle çalıştığı bölgelerde yapılan alan taramalarında okuma yazma bilmeyen binlerce vatandaşa ulaşılmış açılan okuma yazma kurslarıyla başarılı olanlara altınlı belgeleri yapılan törenlerle verilmiştir. Bu proje şu an Of’ ta  da hız kazanmış ve 1000’e yakın okuma yazma bilmeyen vatandaşa ulaşılmıştır.

Gonca güllerimiz solmasın projesi

    Gonca güllerimiz solmasın projesi ile Okul öncesi eğitimin önemine binaen çalıştığı yerlerde bu konuya büyük önem vermiş, yeni anasınıfları açılmış, özellikle anneleri işin içine katarak onlara teşvik edici yüzlerce beyaz eşya dağıtmış ,bu çalışmada başarılı olan öğretmenler yurtdışı gezisi ile ödüllendirilmiş ve böylece büyük gelişmeler sağlamıştır.Son olarak  Of’ta dört ay öncesine kadar %53 olan okul öncesi eğitim oranı bu çalışmalarla %93’e çıkmıştır.

Hatırlanmak bir gün değil her gün projesi

    Hatırlanmak bir gün değil her gün projesi ile sakat ve özürlü vatandaşlarımızın sadece 3 Aralık Dünya Özürlüler Gününde değil, yılın 365 günü hatırlanması ve ilgi gösterilmesi gerektiğini belirterek, yine yüzlerce engelliye ulaşılmış ve onların tedavilerine başlanmıştır. Son iki ayda bu çalışmayı Of’ta da yaparak ilçe genelindeki 575 engelliye ulaşmıştır.

Cumhuriyetle yaşıt vatandaşların hatırlanması projesi

    Cumhuriyetle yaşıt vatandaşların hatırlanması projesi ile cumhuriyetle yaşıt dedeler ve nineler tespit edilmiş, onların evlerine ziyaretler yapılmış, onlara çeşitli armağanlar vererek onları şehit aileleri ve gazilerle yemekte buluşturmuştur. Cumhuriyetimizin 85.yılı kutlamaları etkinlikleri kapsamında da Of’ta Cumhuriyetle yaşıt 106 dede ve ninemize ulaşılmıştır.

Yaptır aşını, al armağanını projesi

   Yaptır aşını, al armağanını projesiyle özelikle Güneydoğu’da aşılama kampanyalarında büyük başarı sağlanmıştır.

Beyaz gülüşler projesi

   Beyaz gülüşler projesiyle çalıştığı yörelerde ilçe genelindeki Okul öncesi ve ilköğretim çağında eğitim gören binlerce öğrenciye sağlıklı yaşama bilincini yerleştirebilmek ve temizlik alışkanlığını kazandırabilmek amacıyla, özel olarak içinde diş macunu, diş fırçası, kız ve erkek öğrencilere özel hazırlanmış tarak, mendil ve tırnak makasından oluşan sağlık setleri dağıtılmıştır.

Kirvem kaymakam olsun projesi

   Kirvem Kaymakam Olsun projesiyle de çalıştığı yörelerde ihtiyaç sahibi binlerce çocuk sünnet ettirilerek onlara çeşitli armağanlar vererek,  çocukların hayatı boyunca unutamayacakları eğlenceler yapmıştır. Elmalı şekerinden palyaçosuna, Hacivat Karagöz gösterisinden pamuklu şekerine hatta sünnet olacak çocukların faytonla gezdirilmesine kadar onlara tatlı anılar yaşatmıştır.

Yaptı resmi nikâhını, al Cumhuriyet altınını projesi

   Yaptı resmi nikâhını Al Cumhuriyet Altınını projesiyle Görev yaptığı Birecik’te tespit ettirdiği resmi nikâhı olmayan 765 çifte, resmi nikâhları yaptırılmıştır. Yıllar sonra gelinlik ve damatlıklar giyilmiş, ilk defa hayatlarında kuaföre giden çiftler görülmüş hatta ilçeye getirttiği limuzinle çiftler gezdirilmiştir.

Her köye çocuk parkı projesi

   Her köye çocuk parkı projesiyle köylere çocuk parkları yaptırarak onların gönlünü almasını bilmiştir. Ayrıca Binlerce oyuncak kenar mahallerdeki ve köylerdeki çocuklara kaymakamlık armağanı olarak dağıtılmış ve onların gönülleri alınmıştır. Ayrıca yetim öksüz çocuklar muhtelif zamanlarda tiyatro, sinema, sirk gösterisi gibi etkinliklerle gönüllerini alarak onlara baba şefkatiyle yaklaşmıştır.

Düğünlerde mermi atılmasın, okullarda sizin de bir tuğlanız olsun projesi

    Düğünlerde mermi atılmasın, okullarda sizin de bir tuğlanız olsun projesiyle de düğünlerde silah atılmasını önlemek, çıkması muhtemel kötü olayların önüne geçmek için bu yönde bir kampanya düzenlenmiş ve vatandaşların kampanyaya katılımı sağlanmıştır.

Yeşil kuşak projesi

   Yeşil kuşak projesi ile de özellikle yöre ve ülke ekonomisine katkı sağlamak, köy yollarının çift taraflı yeşillendirilmesiyle görüntü güzelliğinin sağlanması için çalıştığı bölgelerin toprak yapısına uygun yüz binlerce fidan (ceviz, zeytin gibi) dikilmiştir

Tatlı dil, güler yüz masası

   Tatlı dil, güler yüz masasıyla da hükümet konağına gelen vatandaşların, kamu hizmetlerinden daha etkin ve verimli faydalanabilmesi için her görev yerinde  “Tatlı dil, güler yüz masası oluşturmuştur. Her fırsatta da güler yüzün ve tatlı dilin sermayesinin olmadığını ve vatandaşa böyle davranılması gerektiğini belirtmiştir.

Gelir getirici projeler

   Gelir getirici projelerle de çalıştığı yörelerde ailelere iş imkânı sağlamış, özel sektörün çalıştığı yörelere gelmesine öncülük ederek yöre ve aile ekonomisine katkı sağlayacak birçok projeler gerçekleştirmişir. Hata o kadar ki bazı vatandaşlar açtıkları işyerlerine Kaymakam Tucay Sonel’in soy ismini vermişlerdir. Sonel Gümüşçülük, Sonel Sofrası bunlara örnek verilebilir. Kaymakam Tuncay Sonel’in yaptığı hizmetlerin hepsini saymaya kalksak sayfalarca yer alacak ama hayırseverleri işin içine katarak başta eğitim olmak üzere, sağlık alanında yapmış olduğu hizmetler gerçekten onu farklı kılan başka bir özelliğidir. Hükümetin son yıllardaki KÖYDES(Köylerin altyapısını destekleme projesi)ile gelen ödeneğin birkaç katı fazlası işi yerel imkânları işin içine çekerek yapmıştır.

HAYDES projesi

   Özellikle literatüre HAYDES’i kazandırmıştır. Hayırseverlerin desteği ile yapılan işler ve bu sayede devlet-vatandaş işbirliğiyle çalıştığı her ilçeye kendinden sonra da onu unutturmayacak birçok eserler kazandırmış ve kazandırmaya da devam etmektedir. Of’a gelmeden bir önceki görev yeri, bu konuda mesleğin zirvesi olmuş, devlet-vatandaş işbirliğiyle Birecik’te görev yaptığı üç yıl süresince; 263 derslik,1 kültür merkezi,1 halk eğitim merkezi, 100 öğrencilik lise kız yurdu, meslek edindirme kurs merkezi, 3 sağlık ocağı,1 ana çocuk sağlığı ve aile planlaması merkezi, devlet hastanesinin modernizasyonu, ilçe genelindeki tüm okulların ve sağlık ocaklarının bakım ve onarımları bunlara örnek gösterilebilir.

    Şanlıurfa-Birecik’te göreve başlarken, 384 derslik varken üç yılda yaptırılan 263 derslikle toplam 647 dersliğe ulaşılmış ve derslik başına düşen öğrenci sayısı 57 iken, yaptırılan dersliklerle bu 32’ye düşmüş ve ilçede normal eğitime geçilmiştir. Kısacası ilçenin eğitim ve sağlık problemi hayırseverlerin de katkısı alınarak çözülmüştür. Bu ve buna benzer çalışmaları daha önce görev yaptığı yerlerde de yapmıştır. Beş ay önce Of Kaymakamlığına başlayan Kaymakam Tuncay Sonel aynı çalışmaları Of’ta da başlatmış yine hayırseverlerle görüşerek;  Kültür Merkezi, Okul, Gençlik Merkezi, Öğretmenevi, Yüksek Öğrenim Yurdu ve Sosyal Tesisi, Özürlü çocuklar içim Merkez Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi gibi eksikliği hissedilen hizmet binalarının yapılması için girişimlerden olumlu sonuçlar almış, bazılarının  inşaatına başlanmıştır.

    Öğrencilere yönelik ÖSS, SBS kurslarıyla da çalıştığı yerlerde yüzlerce öğrencinin üniversiteye kazanmasında yardımı olmuştur. Takdirname alan öğrencilere özel armağanlar verilerek başarı teşvik edilmiştir. Hatta okumayla ilgili ilginç ve teşvik edici projelerden son olara Trabzon –Of arasındaki yolcu otobüslerine yolcular için koltuklara özel kitaplık yaptırarak yine kahvehanelerde ve berberlerde okuma bölümleri yaptırarak okumayı teşvik edici ilginç ve güzel projeler imza atmıştır. Son dönem özellikle ihtiyaç sahibi yüzlerce öğrenciye evde ders çalışmaları için  ders çalışma masaları dağıtım işine girişmiş, kamuda özel sektör gibi başarılı olan kamu görevlilerine takdirin yanı sıra yurt dışı gezi ödülleri Selanik,Venedik, Halep,Şam gibi yurtdışı ödülleri ile ödüllendirmiş ve böylece başarı teşvik edilmiştir.

    Kaymakam Tuncay Sonel’in en ilginç yanlarında biri de  yeni göreve başladığı ilçelerde Kaymakamlığa hayırlın olsun çiçeği getirmek yerine ihtiyaç sahibi öğrenciler ve yetim öksüzlere harcanmak üzere bankada açtırılan hesap numarasına katkı yaptırması ve makamındaki kapısına “Kapıya Vurmadan Giriniz” yazısı; çünkü vatandaş rahat olmalı, devletin güler yüzü ve şefkati vatandaşa gösterilmeli, esnaflar ayrım yapılmadan her fırsatta ziyaret edilmeli, vatandaşın acı gününde taziyesine gidilmeli, mutlu gününde ise mutluluğu paylaşılmalı, çocukla çocuk, büyükle büyük olunmalıdır. Kaymakam Tuncay Sonel “Boş başak dik durur” diyor ve yaptığı bu çalışmalar ve hareketlerle herkesin gönlünde taht kuran rahmetli Erzincan eski valisi Recep Yazıcıoğlu’nu hatırlatıyor. Türkiye’de örnek yönetim anlayışı sergileyen, gönül adamı, devlete ve millete hizmet etmeyi kendine ilke edinen, hizmet etmede üstün performans sergileyen, çalışkan  Of Kaymakamı Tuncay Sonel şöyle diyor;

    ” İşte böylesine güzel topraklarda, yüreğimizdeki sevdamız olan büyük ve güçlü Türkiye aşkıyla,  “biz” duygusu, ekip çalışması ve devlet-vatandaş işbirliğiyle güzel memleketimizin güzel insanlarına hizmet etmenin onurunu ve mutluluğunun yaşıyoruz ve yaşayacağız. “

     Böylece Türkiye’de yönetimde üstün başarı örneği sergileyen ve sıra dışı yönetim anlayışı uygulayan kaymakam ve valilerin çoğalması dileğiyle…

 

 

 

 

 

                                                                                                         

 

 

 




Bu sayfa hakkındaki yorumlar:
Yorumu gönderen:: 22.02.2009 10:06:07

Kaymakam bey seni yürekten kutluyorum.Bu yazıyı okuyunca çok duygulandım. Herkes böyle çöalışsa bize millet olarak güç yetermi.Allah yolunuzu ve bahtınızı açık etsin.
error: Content is protected !!