Olimpiyat
oyunlarının anavatanı sayılan Avrupa kıtasında ilk kez
yapılacak Avrupa oyunlarının Azerbaycan’da yapılması büyük
tarihi olay, ülkemizin imza attığı uluslararası başarılardan
biridir. Bu başarının elde edilmesine etki eden başlıca faktör
Azerbaycan’ın laik arenada kazandığı başarı, tuttuğu yeri ile
ilgilidir. Bağımsızlık kazandıktan sonra etkin ve dış
siyasetinin uygulanması, ikili ve çok taraflı ilişkilerin
geliştirilmesi dünya devletlerinin Azerbaycan’a olan itimadının
artması ile sonuçlanmıştır. Dikkate almak gerekir ki, buna kadar
cumhuriyetimiz birkaç kez uluslararası dikkati kendi üzerine
toplamayı başardı. 2011 yılından BM olmayan daimi üyesi olarak
başlayan 2 yıllık etkin faaliyet, 2012 yılı Eurovision şarkı
yarışmasının Bakü’de yapılması, FİFA U-17 Kadınlar arası
dünya şampiyonası, 2013 Azerbaycan’ın milli uyduya sahip sayılı
devletler listesine olması, ayrıca BEİD Dırmanma üzere Dünya
Kupası ve “F2 Bakü Grand Pri” yarışları, 2014 Avrupa
Konseyi Bakanlar Komitesine başkanlık etmesi vb. bu gibi adımlar
Azerbaycan adının sıkça duyulması olanağını ortaya
çıkarmıştır. Çağdaş Azerbaycan birçok uluslararası
önlemlere, konferanslara, hem spor, hem de diğer odaklı dünya ve
Avrupa şampiyonalarına ev sahipliği yapmakla yönlü gelişimini
kanıtlamıştır. Arka arkaya yapılan spor yarışları Bakü’nün
daha büyük ölçekli yarışlara ev sahipliği yapmak imkanlarını,
ayrıca uluslararası güveni artırdı.
Spor
tarihsel halkımızın milli manevi değerlerinden birine
dönüşmüştür. İster SSCB bünyesinde, gerekse bağımsızlık
döneminde sporcularımız başarılı performansları Azerbaycan
sporunu dünyaya tanıtmıştır. Özellikle bağımsızlığımız
elde ettikten sonra spor milli ruhla yoğrularak daha da perspektif
olmuştur. Azerbaycan Cumhurbaşkanının kararı ile 2012 yılı
ülkemizde “Spor Yılı” ilan edilmiş ve bu yıl
Azerbaycan sporu için bir takım olağanüstü olaylarla akılda
kalmıştı. Özellikle, Londra Olimpiyatlarında sporcularımızın
başarılı performansları Azerbaycan sporunun varlığını
ispatlamıştı.
Bugün
Azerbaycan’da çok yüksek düzeyde oluşturulan spor altyapısı
mevcuttur. Spor başarıyla, hızla gelişiyor. Sporun kitlesinin
artması sağlanıyor ve Azerbaycan’da Olimpiyat hareketi çok yüksek
düzeye getiriliyor. Dünya şampiyonaları, Olimpiyat oyunlarında,
Avrupa şampiyonaları bayrağımız dalgalanıyor. Yıldan yıla
sporcularımız başarıları, madalya sayısı artıyor. Bu da
doğrudan ülkemizin spor şöhretinin yükselmesine, Azerbaycan’ın
dünyada ve Avrupa’da spor devleti olarak tanınmasına olanak
sağlar. Tesadüf değildir ki, bu başarı Avrupa’da tutacak ilk
oyunların Azerbaycan’da yapılması için lojistik zemin hazırladı.
Avrupa Oyunlarının Azerbaycan’da yüksek düzeyde organize edilmesi
amacıyla Cumhur Başkanın kararı ile oluşturulan Organizasyon
Komitesinin yorulmak bilmeyen etkinlikleri yok sayılamaz.
Spor
oyunlarını “siyasi oyun” olarak kullananlar …
Azerbaycan
bugün uluslararası arenada başarılar kazanmış, hızlı
ekonomik-siyasi gelişimi ile laik dikkat çekmeyi başarmıştır.
Azerbaycan’a karşı olan ilgi taraflı değildir. Malumdur ki,
devletin başarıları diğer devletleri hiç de hep iyi anlamda
“ilgilendirmiyor”. Her bir başarı kendi peşinde belli
karışıklıkları getiriyor. Çünkü devletin başarısı bununla
barışa bilmeyenlerin uğursuzluğudur. Zafere engel olmaya çalışan
güçler daha da etkin hale, ister iç, gerekse dış “propaganda
makinesi” (NM) çalışmaya başlıyor.
Avrupa
Olimpiyat Komitesi Azerbaycan’da l Avrupa Oyunları’nın yapılması
ile ilgili karar alındıktan sonra geçen dönem içinde oyunların
yüksek düzeyde düzenlenmesi ile ilgili oluşturulan Organizasyon
Komitesi bu önemli uluslararası spor etkinliğinin unutulmaz
şekilde uygulanması amacıyla önemli çalışmalara imza atıyor.
Yeni oluşturulan ve mevcut spor tesislerinin esaslı onarım
çalışmalarının bugünkü hızı ve seviyesi, hazırlık
çalışmalarının zamanında tamamlanacağına eminlik
kazandırmaktadır. Fakat, ne yazık ki, ülkemizin bu başarısı
bir kısım iç ve dış güçler tarafından tahrif edilmeye
başlanılmıştır. Yerli ve yabancı medyada gerçeğe uygun
olmayan, önyargılı paylaşılan bilgiler oyunlar öncesi
Azerbaycan’ın imajının bozulmasına yönelik adımlardır.
İlk
önce değinelim ki, “sapı kendimizden olan baltalar” a –
ki, daima “milli birlik” çağrısı altında kişisel ilgi
ve çıkar uğruna çalışan iç kuvvetlere. Avrupa oyunlarına az
bir zaman kala ülke genelinde panik yaratmak, dünya kamuoyunun
dikkatini Azerbaycan’a yöneltmek amacıyla bu güçler tarafından
çeşitli tarz “şov” lar hazırlanıyor. Şeffaf ve açık
olmayan önyargılı bilgiler, videolar yerel internet sitelerinde,
sosyal ağlarda paylaşılıyor. Soru şudur: bu mudur milliyetçilik?
Devlet hakkında doğru olmayan bilgileri dünya kamuoyuna duyurmak,
devletin ifşasına çalışmak… Bu etkinliğin arkasında duran
motif milli sevgimi, yoksa kişisel arzu? Devletine, milletine bağlı
olan her bir sivil siyasi kimliğine bakılmaksızın devletinin
başarılarını daha da kabartmalı. Milli gurur ve sevgi hissi ile
göstermelidir. Avrupa oyunları sadece Avrupa, hem de dünya
tarihine Azerbaycan adını kazıyacaktır. Hiçbir dayanağı
olmayan, yanlış bilgilerle bu oyunları lekelemek değil,
Azerbaycan’ın bu oyunları layıkıyla geçirmesi, ülkemizin daha
gerçekçi tanınması için emek gerekir. Yurtiçinden panik
yaratmakla dış güçlerin desteğine “ihtiyaç duyan” iç
kuvvetler periyodik dış medya için veritabanı rolünü oynuyor.
İlginç burasıdır ki, milli ruhtan öte, Ermeni şahısların
birliğinden toplanan bu güçler Karabağ konusunda bu “büyük
birliği” gösteri etmiyorlar. Karabağ gerçeklerinin dünyada
yayılmasına yardımcı olmuyorlar, sonra ise milli rifahtan dem
vuruyorlar. Yalan çıkışlarla dikkat çekmeye çalışanların
etkinliği aslında satmak ve yalancılık yapmaktır! Bununla
Azerbaycan’ı istemeyen bir grup dışı güçlerin de “telaşlanma”
için imkan sağlayacaktır.
İngiltere’nin
“Amnesty International” örgütünün l Avrupa Oyunlarını
boykot çağrısı, oyunlara hazırlıkla ilgili gerçekleştirilen
etkinlikler hakkında dezinformasiyaların dolaşıma bırakılması,
yabancı medyada isteğe yerleştirilen önyargılı, önyargılı
materyaller ve diğer konular bu girişimlerin bariz örnekleridir “.
Tüm bunlar ülkemize karşı önyargılı tutum sergileyen dış
güçlerin faaliyetidir. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde,
özellikle Almanya, Fransa gibi gelişmiş devletlerde Avrupa
oyunları ile ilgili siyah PR belli anlamda verimli çalışmaktadır.
Resmi devlet tutumunun olmamasına rağmen Avrupa oyunlarının
boykot edilmesi yönünde “telaşla” çalışan güçler
mevcuttur. Batı’nın önyargılı tutumu anlaşılandır. Çünkü
bugün dünyada Ermeni lobisi denilen ve aslında Batı ve ABD’de
kendi mührünü vuran bir korsan grup mevcuttur. Özellikle de
lobinin Avrupa’nın demokrasi, eşitlik, adalet çağrısında
bulunan ülkesi Fransa tarafından beslenilmesi Fransa’nın önyargılı
tutumunun izahına açıklık getiriyor. Maalesef, insan
eşitliğinden, her türlü ayrımcılık yapılmamasından konuşan
Batı Hıristiyan faktörünü kendi politikasından kenarlaştıra
bilmiyor. Ülke liderinin da sürekli vurguladığı gibi çifte
standartlar bugün Batı dünyasının önde gelen politikasıdır.
Hümanizm taraftarı olan Batı milyonlarca mültecinin kendi doğma
el-obalarından iadesi için yıllardır kararlı bir adım atmıyor,
insanlık dışı Ermeni cinayetleri halen cezasız kalıyor, ama ne
içinse Batı’nın bazı dairelerine Avrupa oyunlarının ifşası
meselesi daha ilginçtir. Çünkü Batı demokrasinin, ifade
özgürlüğünün hakimliği “altındadır”. Milyonlarca
Azeri’nin feryadı Batı için etkili değildir, fakat Azerbaycan’da
iç istikrarı bozmak, “demokrasi” yaymak daha etkilidir.
Nitekim günümüzde Mısır’da, Libya’da, Suriye’de, Irak’ta vb.
devletlerde biz bu “demokrasi” ni daha açıkça görüyoruz.
Spor
oyunlarından herhangi bir “siyasi oyun” olarak
yararlanmaya çalışan ister yerli, gerekse yabancı güçlerin tüm
girişimleri yine de sekteye uğrayacak. 2012 yılı da ülkemiz için
önemli bir etkinlikle akılda kalmıştı: “Eurovision şarkı
yarışması”. Bu tedbir arifesinde de ülkemizin imajını
zedelemeye niyetlenecek bir takım gösteriler, aktiviteler
gerçekleşmişti. Fakat bu arzuda olanlar için fiyasko kaçınılmaz
oldu. Sonuç ortada; Azerbaycan muteber önleme olağanüstü şekilde
ev sahipliği yaptı, mentalitemize özgü misafirperverlik
Eurovision tarihinde de ilke imza attı. Esas işi söze yok,
faaliyete vermek gerekir. Çünkü sonuç tahrif edilemez, faaliyet,
emek, zahmet kendi sonucunu verecek ve Bakü Avrupa oyunları Avrupa
tarihinde ilk ve vazgeçilmez bir ırk olarak kutlanacak.
Avrupa
oyunları; sonucu
24
yıllık bağımsızlık tarihimize rağmen başarılarımız daha
çok yıllar tarihi olan birçok devletlerin başarılarından daha
fazladır. Bu, Azerbaycan’ın kendi gücüne edindiği, akıl gücüne
yönettiği bağımsızlığının sonucudur .Bakü’de Avrupa oyunlarında Avrupa’nın 49 ülkesinden 6000’den fazla sporcu
20 spor dalında mücadele edecek. Etkinlik:
–
Azerbaycan’ın uluslararası nüfuzunun güçlenmesine;
–
Ülkemizin turizm potansiyelinin yayımlanmasına;
–
Azerbaycan’ın artan ekonomik-siyasi gelişmesinin tanıtılmasına;
-Milli-manevi değerlerimizin (eski ve zengin kültürümüzün, milli
mutfağımızın, misafirperverlik gibi kendine özgü yüksek
kalitemizin vb.) Avrupa toplumuna sunmalarına;
–
Multikulturalizmin, hoşgörülü ortamın hakim olduğu
Azerbaycan’ın tanıtılmasına;
-Doğu ve Batı’nın beşiği, medeniyetler diyalog mekanı olan
Cumhuriyetimizin objektif şekilde değerlendirilmesine imkan
sağlayacaktır.
Gerçekleşen
çeşitli etkinliğin temel amacı oyunların maksimum şekilde
planlı, lojistik organizasyonu, genç, bağımsız, dinamik gelişen
Azerbaycan’ın ister spor, isterse de ekonomik-siyasi alanda başarılı
olduğu büyük başarıların göstergesidir. Gerçekleştirilen
amaçlı faaliyet şöyle demeye olanak veriyor ki, 2015 yılı
oyunları ister kurumsal, ister yapısal, gerekse de bölgesel açıdan
unutulmaz olacak Azerbaycan bu itimadı da doğrultacaktır. Avrupa
Oyunları’nın başarılı organizasyonu, böyle prestijli oyunları
geçirmeye muktedir olduğumuzu bir daha kanıtlayacak,
cumhuriyetimiz kendi adını tarihe düşürecektir.