Cunta ile Makarios birbirlerine kırgındılar. Aralarında soğukluk ve
itimatsızlık vardı. Makarios kendi bildiği yoldan gidecek, Enosis’i
gerçekleştirecekti. Cunta ise Makarios’un 1967 davranışını hatırlayarak adada tek hakim olarak bırakıldığı taktirde kendilerini yeni bir maceraya sürükleyebileceğinden endişe ediyordu. Gayeleri birdi (Enosis idi) mesele bu hedefe hangi yoldan gidileceğiydi. Makarios ile Cunta bu gayeye ulaşmak bakımından bir liderlik mücadelesi içerisine girmişlerdir. Makarios kendi yolunu takip etmek kararındadır. İçte, Cunta aleyhtarı unsurlarla işbirliği yapacak; dışta Ruslara yaklaşacak Rus- Amerikan dengesinde nazım bir rol oynayarak istediğini yapmak deneyine girişecektir. Cunta bu tehlikeli oyuna gelmek istemez. Makarios’a Enosis davasının tek lideri kendisi olmadığı gösterilmeli, adada bir denge kurulmalıdır. Makarios’u rahatsız edecek yegâne lider Grivas’tır. Grivas adaya gönderilir.
Türk halkı için mühim olan husus Makarios-Cunta ihtilâfının nedenlerinin bilinmesidir. Bu nedenler saptandıktan sonra görülecektir ki Makarios-Grivas-Cunta, Enosis için birleşmektedirler. Ancak Cunta bu konuda Millî Merkez olarak Atina’yı görmekte ve tesbit edilecek plân ve stratejinin ancak kendileri tarafından çizilebileceğini ve uygulama sahasına konabileceğini savunmaktadırlar. Makarios ise bu konuda kendini tek lider olarak görmekte ve bunu böyle kabul ederek kendi bildiği yoldan nihaî gaye Enosis’e ulaşmak istemekledir. Hatta daha ileri giderek bu şekilde kendini tüm Hellenizm’in gelecekteki lideri olarak görmektedir. Bu noktadan başlayan Makarios-Cunta ihtilâfının bütün çıplaklığı ile ortaya çıkışını, şimdiye kadar meydana gelen olay ve gelişmeleri değerlendirerek madde madde şöylece ortaya koymak gerekir:
1-1967 krizinde Türkiye’nin azmi karşısında Yunan Cunta’sının gerilemeye mecbur kalması ve Adadaki işgal kuvvetlerini çekmesi Makarios’u Cunta’ya karşı itimatsızlık duymaya sevkeder ve Kıbrıs meselesini kendisinin halledip Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlayacağı hakkındaki eski görüşü yeniden canlanır.
Bu arada Cunta’nın ihtilâlle Kralı bertaraf etmesinden bu yana Makarios Yunan Kralı ile kur yapmaya başlar. Hatta Yunan Kralı ile Roma’da görüşecek kadar bu münasebetlerini ileriye götürür. Tabii ki Cunta buna reaksiyon gösterir ama Makarios bunları dinlemez, bildiğini okumaya devam eder.
2-Yine bu devrede Makarios’un o zaman için İçişleri Bakanı olan Yorgacis diplomatik kurye çantasında Yunanistan’a bomba sevkeder, Cunta’ya karşı hareketlere Makarios’un bakanının adı karışır. Cunta buna müthiş içerler ve sert tepki göstererek Yorgacis’i Bakanlıktan
eder. Bu arada Kıbrıslı Rumlar Cunta aleyhtarı nümayiş ve eylemlerde bulunurlar, bu gibi hareketlere katılırlar. Bunlar yanında Kıbrıs’taki Solcular Makarios’un koltuğuna sığınarak Cunta’ya saldırırlar. Millî Muhafız Komutanları bütün bu Cunta aleyhtarı hareketlere karşı tedbirler düşünür ve tatbik etmek isterler ancak Makarios bu tedbirlerin alınmasına karşı çıkar.
Bu gelişmeler ışığında Yunan Cuntası, gün gele Kıbrıs’ta Makarios önderliğinde hür bir Yunan hükümetinin kurulabileceği endişesine kapılır.
3- Böylece, Mart, 1969’da Makarios’a karşı başarısız bir suikast tertiplenir.
4- Bundan sonra Makarios’un Rusya’ya kuru başlar ve Kıbrıs meselesini kendi bildiği yoldan halletme arzusu alevlenir. Bunun doğurduğu ve doğurabileceği tehlikeli neticeler; Cuntayı bağlı bulunduğu ittifak içerisinde güç duruma sokabileceği gibi bu endişe Cuntayı harekete geçirir ve Makarios’un adada tek söz sahibi olmadığını isbat etmek ve bir denge kurmak ihtiyacı hissedilir. Makarios’un Rusya ile kuru, Doğu Akdeniz hakimiyeti bakımından Amerika’yı da kuşkulandırır. Bu gelişmeler sonunda Grivas adaya gönderilir ve hemen akabinde Yunanistan’ın desteklediği Makarios aleyhtarı unsurlar (gazete, parti ve şahıs olarak muhalefet) seslerini yükseltirler.