Pazar, Mayıs 12, 2024
tr
Ana Sayfa KÖŞE YAZISI Koroner Anjiyografi nedir? Nasıl yapılır?

Koroner Anjiyografi nedir? Nasıl yapılır?

Kalp damar hastalığının kesin tanısı için koroner anjiyografi yapılmalıdır. Bir tanı (teşhis) yöntemi olan anjiyografi (kısaca anjiyo), bir çeşit tıbbi boya maddesi olan ‘kontrast’ madde ile damarların gösterilmesidir. Yapılan bölgeye göre adlandırılması değişir, örneğin kalp damarların gösterilmesine koroner anjiyografi, boyun damarlarının gösterilmesine karotis ve vertebral anjiyografi, bacak damarlarının gösterilmesine, alt ekstremite periferik anjiyografi, kol damarlarının gösterilmesine ise üst ekstremite periferik anjiyografi denir. Bu işlemden elde edilen veriler hem tanı hem de tedavi şeklinin belirlemesi açısından yol göstericidir.
Anjiyografi nasıl yapılır?
İşlem öncesi en az 4 saat aç olunmalıdır (ilaçlar az bir su ile alınabilir). Doktorunuz değerlendirmeler sonrası hangi yoldan -kasık (femoral arter) veya koldan (radiyal/brakiyal arter)- işlem yapılacağına karar verir. Hasta anjiyografi laboratuvarına alınmadan önce sterilizasyonun iyi olması açısından kılların temizlenmesi gerekir. İşlemin yapılacağı kasık veya kol bölgesi uyuşturulduktan sonra atar damara kanül yerleştirilir ve bütün işlemler bu kanül içerisinden yapılır. Katater adı verilen ince plastik boru kanül içerisinden geçirilir ve kontrast madde verilerek koroner arterler görüntülenir ve film kayıtları alınır. Bu işlem 10-15 dakika sürer. İşlem tamamlandıktan sonra damara yerleştirtilen kanül çekilir. Kasıktan yapılan işlemlerde 15-20 dakika bası uygulanır ve kanama olmadığı görüldükten sonra kum torbası konulur. Koldan yapılan anjiyografilerde ise, sıkı bir bandaj ile kol damarı kapatılır. Genellikle işlemden 24 saat sonra hastanın günlük aktivitelerine dönmesine izin verilir.
Anjiyografi işleminin riski var mıdır?
Anjiyografi sırasında veya sonrasında, nadir olmakla beraber, istenmeyen olaylar (komplikasyon) gelişebilir. İşlem bitiminden sonra özellikle kasık bölgesi damarında, damar boyunca ağrı, hafif şişlik ve morarma olabilir. Kasık bölgesine kanül yerleştirilmesi sırasında veya girişim sonrasında kanülün kasıktan çekilme sırasında hissedilen ağrıya bağlı olarak ‘vagal’ reaksiyon gelişebilir. Bu durumda geçici olarak nabız ve kan basıncında (tansiyon) düşüklüğü ve soğuk terleme olur. Koldan kanül çekilmesinde ise, atardamarda spazm (kasılma) olabilir.
İşlem sırasında verilen boyar maddeye bağlı olarak böbrek yetersizliği gelişebilir. Sıklıkla bu durum düzelmekle beraber, bazı özel durumlarda diyaliz gerekebilir. Bunlar dışında çok nadirde olsa, acil cerrahi gerektiren durumlar ile inme (felç) gelişebilir.
Burada önemli nokta, hastanın anjiyografi ihtiyacının net olarak saptanmasıdır. Bu grup hastalarda, anjiyografi ile hastalık hakkında yeterli bilgi elde edilir ve tedavi yönteminin ne olacağı konusunda karar verilir. Hastanın onam vermesi ve hekimin uygun görmesi durumunda koroner tedavi edici girişim (koronerdeki darlığın balon ile genişletilmesi olan balon anjiyoplasti, koronerdeki darlığa tel kafes ‘stent’ yerleştirilmesi ve diğer bazı yöntemler) anjiyografi ile aynı seansta yapılabilir.
Bilgisayarlı Tomografi (BT) Koroner Anjiyografi nedir?
Bilgisayarlı tomografi (BT) içine yatırılan hastaya kol toplardamarından (ven) tıbbi boyar madde (kontrast) verilir. Bu madde kalp damarlarına ulaşınca görüntü alınır ve damarlardaki darlıklar tespit edilir.  Halk arasında ‘kansız anjio -noninvazif’ denen bu yöntem, klasik yöntemle uygulanan anjiyografiye göre daha kısa sürer ve işlem sonrası hastalar hemen günlük aktivitelerine dönerler. Her iki yöntemde de ‘kontrast’ madde kullanıldığından, bu maddeye bağlı alerjik reaksiyon ve böbrek yetersizliği gibi durumlar görülebilir. BT anjiyografide iyi görüntü alınabilmesi için, kısa süreli de olsa nefes tutmanız ve nabzınızın düşük seviyede olması gereklidir. Bu nedenle, işlem öncesi doktorunuz sizden kalp hızını azaltan ilaç kullanmanızı isteyebilir.
BT koroner anjiyografi, özellikle bazı anatomik zorluklar nedeniyle klasik anjiyografinin zor olduğu durumlarda yardımcı olmakla beraber, klasik anjiyografi, damarlardaki darlık oranını sıklığını uç damarlara kadar hatasız şekilde gösterebilir. Oysa BT anjiyografi darlık derecesini abartılı olarak yüksek ve stent içi daralmalarda da hatalı sonuçlar verebilir. Her iki anjiyografi yöntemi arasında en önemli fark, klasik anjiyografide tanı sonrasındaişlem sırasında hemen stent ile tedavi yapılabilmesidir. Bu durum, BT anjiyografide mümkün değildir.

YORUM YAP

Please enter your comment!
Please enter your name here

SON HABERLER

KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre: “KKTC ne mutlu Türküm diyen herkesin milli devletidir”

KKTC(Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti) Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre “Kıbrıs Barış Harekatının” 50.yılı nedeniyle Girne Amerikan Üniversitesinde düzenlenen “Barış Harekatının 50.yılında Türkan Şoray ve...

Artvin ve Trabzon Valilerinin Batum ziyareti

Trabzon Valisi Aziz Yıldırım ve Artvin Valisi Gürcistan-Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Tornike Rijvadze’yi Batum’da Başbakanlık hizmet binasında ziyaret ettiler. Ziyaret sonrası bir açıklama...

Türkiye ile Kuveyt arasında 6 anlaşma

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmî ziyaret için Türkiye'de bulunan Kuveyt Emiri Mişal el Ahmed el Cabir el Sabah’a Devlet Nişanı verdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki törende,...

Dünyanın en iyi havalimanı “Kansai Uluslararası Havalimanı”

Japonya’nın Kansai Uluslararası Havalimanı dünyanın en iyi havalimanı seçildi. Edinilen bilgilere göre 30 yıldır tek bir bagaj bile kaybolmadı. Japonya’nın batısında yer alan Osaka...

SON YORUMLAR

error: Content is protected !!