Çocukluğumdan hatırladığım karelerden biridir komşuhanım teyzelerin ikindi çayında buluşmaları. Bu buluşmaların sohbetlerio zamanlar bana garip gelirdi, şimdi ise sevimli ama trajik …Yapılan muhabbetler aşağı yukarı aynıydı aslında.Öncey enilen pasta böreğin tarifleri konuşulurdu, sonra senin oğlan neredeydi, şunun kızı evleniyor gibi birazs ohbet, biraz dedikodu.Veardından”ben de birağrıvar” cümlesiyle sağlık konularına giriş yapılırdı.Çıkılamazdı da o muhabbetten.” Yok yok komşum bildiğin gibi değil, benim ağrım birbaşka, en kötü ağrı bende”diyerek girerlerdi hastalık ve ağrı yarışına. “Bende kemik erimesi var” derdi biri,öbürleri “bendede var, al benden de o kadar” derdi. Uzar giderdi bu konuşma ilaç önerileriyle. Çoğu doktora bile gitmemişti, test falan yaptırmamıştı, teşhislerini bir güzel kendileri koymuştu aslında.
Derken birgün Fatma Hanım Teyzenin Tıp Fakültesinde okuyan yeğeni de geldi bu çay saatine.Konuşmalar sürüp giderken her zamanki kıvamında “birdakika, birdakika” diyerek araya giriverdi tıpçı abla ve başladı anlatmaya : ” Kemik erimesi yani osteoporoz en sık görülen metabolik kemik hastalığıdır. Düşük kemik kütlesi ve kemik mikro yapısının bozulması sonucu kemik kırılganlığının ve kırık olasılığının artması ile karakterize bir iskelet sistemi sorunudur.Gerçekten de belki bazılarınızd avardır, ama öyle test falan yaptırmadan bende var demekle olmaz.Osteoporozun tanısı Dual Enerji X Ray Absorbsiyometri (DEXA) yöntemi kullanılarak elde edilen değerlere ve kırık varlığına göre konulmaktadır.
DEXA dünyada en yaygın kullanılan ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından da osteoporoz tanısında altın standart olarak önerilen tekniktir. DEXA ile yapılan kemik mineral yoğunluğu ölçümü sayesinde osteoporoz olup olunmadığınıza dair tanı konulabilir. Ölçümler omurga, kalça, tüm vücut ve ön koldan yapılabiliyor.Sizlerinde özellikle de menapoza girmiş olan teyzeler için söylüyorum, mutlaka yaptırmanız gerekli.Osteoporozda kemiklerin hem yoğunluğua zalır, hem de kalitesi bozulur. Kemik kaybının sessizce ve giderek ilerlediği osteoporoz hastalığının çoğu kez kırıklar oluşmadan farkına bile varılmaz. Bu kırıklar hafif bir düşme veya çarpmadan sonra bile oluşabilir.
Boy kısalması da hastalık için önemli bir ipucu olabilir. Omurlarda osteoporoza ait kırıklar oluştuğunda şiddetli sırt ağrıları, sırtta kamburluk oluşabilir. Osteoporoz hastalığında sırt ağrıları, duruş bozuklukları, düşme riskinde artış, oluşan kırıklar ile hastaların yaşam kaliteleri yaşam süreleri de olumsuz etkilenir.Her hastalık da olduğu gibi kemik erimesi de olmadan önce önlem almak çok önemli.Yeterli kalsiyum ve D Vitamini alımı, sağlıklı ve dengeli beslenme, güneş ışığından faydalanma, düzenli fiziksel aktivite yapma, sigaradan uzak durma gibi aslında herkesin yapabileceği şeyler.” Dedi ve” Testinizi yaptırın hanımlar” diyerek bize veda etti.
O günün hatta aylar boyu yapılan günlerin konusu olmuştu, o abla. Teyzelerin birbir hastaneye gidişi de çabası ..