Temeli ulusal önder tarafından atılmış ve bugün Sayın İlham Aliyev tarafından başarıyla gerçekleştirilen dış politika stratejisi sayesinde Azerbaycan devletlerarası bölgesel ve uluslararası ilişkilere daha yakından katılarak, Doğu ve Batı değerlerinin sentezinden oluşmuş yönleri kendinde birleştirerek, dünya birliğine yoğun bütünleşme hattını seçmiştir. Bu seçimi gerçekleştirmek için Azerbaycan devleti bir yandan dünya deneyimini öğrenerek, kendisinin ekonomik ve siyasi gelişme modelini belirliyor, diğer yandan ise uluslararası alanda kabul edilmiş ilkelere uygun olarak kendi milli çıkarlarını koruyarak devletlerarası ilişkilere giriyor.
Ulusal Önder Haydar Aliyev’in dış politika çizgisini yenilikçi ve dinamik şekilde sürdüren Sayın İlham Aliyev yüksek diplomatik faaliyeti sayesinde ülkemizin dünyanın siyasi ve ekonomik manzarasını tespit eden lider devletlerle ve uluslararası kuruluşlarla ilişkileri niteliksel yeni düzlemde daha da geliştirmiştir. Sonuçta, Azerbaycan sadece bölgedeki süreçlere değil, aynı zamanda uluslararası alanda cereyan eden gelişmelere de tesir göstermek imkanı kazanmıştır.
Azerbaycan artık Güney Kafkasya bölgesinde esas söz sahibi olan devlet gibi zor jeopolitik ortamda bağımsız dış politika gerçekleştiriyor. Şu anda bu yönde esas dikkat Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün yakında sağlanması, bölgede istikrarın ve güvenliğin güçlendirilmesi, Hazar Denizi havzasının silahsızlandırılması, Avrupa-Atlantik yapılara entegre vb. konulara odaklanmıştır.
Şu anda önemli jeopolitik mekan olarak Azerbaycan bölgede barışın ve güvenliğin sağlanması için dayanak noktası, en umut verici ortak kabul edilir. Artık ülkemiz tüm bölgesel meselelerde esas katılımcıdır ve Devlet Başkanı sayın İlham Aliyev’in vurguladığı gibi “Bölgedeki stratejik önemli bir proje Azerbaycan’ın rızası olmadan gerçekleşemez”.
Azerbaycan’ın petrol sektörünün gelişimi artık ülkemizin ekonomik yükselişine katkıda bulunmuş, bölgesel ve küresel işbirliği için ek olanaklar yaratmıştır. Bakü-Supsa, Bakü-Tibilisi-Ceyhan petrol boru hatları ve Güney Kafkasya doğalgaz hattı gibi bölgesel altyapı bölgenin önemini arttırmış. Avrupa için yeni ve hayati enerji kaynaklarının temelini atmıştır. Sadece enerji üreticisi ve ihracatçısı olarak Azerbaycan’ın bölgenin temel katılımcısı ve uluslararası arenada önemli aktör olarak imkanları gittikçe artmaktadır.
Güney Kafkasya bölgesi üzerinden uluslararası ulaşım ve iletişim koridorlarının genişletilmesi ve Azerbaycan’ın transit imkanlarının güçlendirilmesi ülke ekonomisinin ve petrol sektörünün gelişiminin önemli bir unsurudur. Bu anlamda, Azerbaycan “Avrupa-Kafkasya-Asya Transkafkasya ulaşım koridoru” (TRACECA) projesi, ayrıca Doğu-Batı ulaşım koridorunun gerçekleştirilmesine aktif yer almıştır . Bununla birlikte, Azerbaycan Türkiye ve Gürcistan’la jeostratejik önem arz eden Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının çekilmesi yönünde işbirliği yapıyor.
Modern jeopolitik ortamda Azerbaycan Avrupa Birliği ile ilişkilerinde kendi dış önceliklerine uygun olarak daha çok ikili ilişkilere öncelik veriyor. Avrupa Birliği’nin bölgesel projelerinde yer almakla birlikte, Güney Kafkasya’daki genel ekonomik kalkınmadaki payına göre lider devlet olan Azerbaycan AB’nin dış ilişkilerinde belli pozisyon yakalamaya çalışıyor. O’dur ki, Azerbaycan devleti Avrupa Birliği ile ikili ilişkilerin yeni biçimlerini yaratır, onunla yakınlaşmak için gerekli olan tüm kurumları geliştirerek AB’nin Avrupa ekonomik, siyasi ve güvenlik mekanına bütünleşmek isteğini göstermektedir.
Öyle ki, şu anda ülkemiz Avrupa güvenlik mimarisinin güvenli ortağı olarak kıtanın enerji güvenliğinin sağlanmasında önemli rol oynar. Azerbaycan 2004 yılında temel amacı Güney Kafkasya devletlerinin siyasi, ekonomik açıdan Avrupa değerlerine yaklaşmasını hızlandırmaktan oluşan “Avrupa Komşuluk Politikası’na” katılmış, 2006 yılında Azerbaycan
2011 yılının Ocak ayında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barrozu tarafından “Güney gaz koridoru hakkında Ortak Bildiri” nin imzalanması ikili işbirliğinin genişletilmesi yönünde atılan önemli bir adım oldu . Bununla birlikte, “Azerbaycan Cumhuriyeti ve Avrupa Komisyonu arasında 2011-2013 yılları için Ulusal Gösterge Programa dair Mutabakat muhtırası” ve “Azerbaycan Cumhuriyeti ve Avrupa Komisyonu arasında kapsamlı kurumsal yapılanma programının çerçeve belgesi üzere Mutabakat muhtırası”nın imzalanması ülkemizin Avrupa Birliği ile ilişkilerinin çeşitli alanlarda geliştirilmesi açısından önemlidir .
Bununla birlikte, küresel ve bölgesel sorunların çözümünde Azerbaycan İslam Konferansı Örgütü ile de yoğun işbirliğini geliştirerek, örgütün yapı ve fonksiyonlarının daha da genişletilmesi, Avrupa kurumları ile işbirliği mekanizmalarının oluşturulması yönünde çabalar göstermekle kurumun siyasi rolünün artırılması ve uluslararası sorunların çözümüne etki imkanlarının güçlendirilmesi yönünde aktif politikasını sürdürüyor.
Azerbaycan’ın İKÖ ile yaptığı verimli ve yararlı işbirliği bütün İslam aleminde kazandığı otoritenin önemli göstergesi olmuştur. Ülkemiz bu yüksek güveni doğrultmaya çalışarak, kültürler ve dinler arası diyaloğun teşviki, çeşitli milletler ve dinler arasında hoşgörü ve karşılıklı anlayışın, ayrıca hoşgörünün gelişmesine hizmet eden verimli kriterlerin hazırlanması, uluslararası kamuoyunda, öncelikle Avrupa’da İslam’ın, onun kültür, değer ve felsefesinin iyi kavranması amacıyla aktif çaba göstermiş, geniş kapsamlı bir dizi uluslararası girişimler gerçekleştirmiştir.
Azerbaycan’la İKÖ çeşitli yapıları arasındaki ilişkilerin gelişip güçlendirilmesinde Haydar Aliyev Vakfı Başkanı, UNESCO ve ISESCO İyiniyet elçisi Mihriban Aliyeva’nın faaliyeti ayrı bir öneme sahiptir. Şunu da belirtmek gerekir ki, uluslararası düzeyde tanınmış bilimsel araştırmacıların ve uzmanların katılımıyla Bakü’de kültürlerarası diyaloğa dair dört, muhteşem tedbirin uygulanması, özellikle 2011 yılı Nisan 7-8-de Bakü’de Kültürlerarası diyalog dünya forumunun yapılması, hem de Bakü’nün 2009 yılında İslam kültürünün başkenti ilan edilmesi ile ilgili karar da, İKÖ ile işbirliğinin ürünü ve Azerbaycan’ın First Lady’sinin yorulmaz faaliyetinin sonucudur .
Görüldüğü gibi, artık bu yıl 20. yıldönümünü kutlayacağımız bağımsız devletimiz tüm alanlarda gelişmesini sürdürüyor, uluslararası sözleşmelerini daha da güçlendirir, dış politikadaki başarılarını yoğunlaştırmakta. İşte bunun sonucudur ki, Ermenistan-Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorununun çözümü yönünde Devlet Başkanı Sayın İlham Aliyev’in tutumu dünyanın önde gelen devletleri ve nüfuzlu uluslararası kuruluşların temsilcileri tarafından takdir edilmektedir.
Azerbaycan günümüz tehditlerini koordineli şekilde önlenmesi, hem de ortadan kaldırmak için uluslararası topluluğun çabalarını seferber etmek amacıyla küresel ve bölgesel örgütlerin çalışmalarında aktif yer alıyor. Ülkemiz barış ve güvenliğin sağlanmasında evrensel uluslararası örgüt olarak BM’nin merkezi rolünün daha da artırılması yönünde gösterilen çabaları desteklemekle örgütün çeşitli kurumları ve özel kurumlarında temsilini daha da artırmıştır.
Bununla birlikte, 2004 yılı 29 Ekim’de BM Genel Kurulu’nun toplantısında Azerbaycan heyetinin girişimiyle “Azerbaycan’ın işgal edilmiş topraklarında durum” adlı konu oturumun gündemine alınmış, daha sonra BM Genel Kurulu’nun 2006 yılı 7 Eylül’de gerçekleştirilen 60. toplantılarının 98. ve 2008 yılı 14 Mart’ta yapılan 62. oturumun 86. genel kurul toplantılarında “Azerbaycan’ın işgal edilmiş topraklarında durum” adlı kararlar kabul edilmiştir .
Bu belgelerde Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarında Ermenilerin yerleştirilmesi, bu alanlarda yangınların işlenmesi kınıyor, Güvenlik Konseyi bilinen 4 kararına atıf edilmekle Ermeni silahlı kuvvetlerinin işgal altındaki Azerbaycan topraklarından derhal, tamamıyla ve koşulsuz çıkarılması isteniyordu. Bununla birlikte, kararlarda Azerbaycan’ın egemenliği, toprak bütünlüğüne saygı ifade edilir, hem de kendi topraklarından kovulmuş Azerilerin yurtlarına dönme hakkı bir daha doğrulandı.
Genellikle, sorunun barışçıl yöntemlerle çözümlenmesi yönünde tüm uluslararası kuruluşların kabul ettiği belgeler Azerbaycan’ın konumunun bir daha güçlendirilmesi ve meselenin uluslararası hukuk ilkeleri temelinde çözümünün onaylanması demektir. Bu açıdan BM Güvenlik Konseyi’nin kabul ettiği 4 karar, AGİT, Avrupa Konseyi ve İslam Konferansı Örgütü kararları da önemlidir ve ülkemizin adil tutumunun uluslararası düzeyde korunması için hukuki esastır. Son zamanlarda ise, Avrupa Parlamentosu ve NATO zirve toplantılarında alınan kararlarda kesin şekilde Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü desteklenir ve işgale son verilmesi belirtiliyor.
Sonuç:
Ulusal Önder Haydar Aliyev’in siyasetini layıkıyla ve çok başarıyla sürdürerek Ermenistan-Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorununun çözümlenmesi için özel çaba sarf eden Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev bu konuda sadece cumhuriyetimizin milli ve devlet çıkarlarını daima üstün tuttuğunu sergilemiştir. Ulusal Önder tarafından belirlenmiş prensiplere sadık kalan devlet başkanı İlham Aliyev ülkemizin dış politikasının temel önceliği olan Ermenistan-Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorununun sadece uluslararası hukukun norm ve ilkeleri çerçevesinde Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün sağlanması şartı ile çözümlenmesi gerekliliğini belirtmiş ve uluslararası kuruluşların bu alanda çabalarını güçlendirmesinin zorunluluğunu beyan etmiştir.
Yapılan görüşmeler sürecinde Devlet Başkanı Sayın İlham Aliyev’in defalarca ve kesin olarak “Azerbaycan toprak bütünlüğü görüşmelerin konusu değildir olmamıştır ve olmayacaktır” görüşünü ileri sürmesi ülkemizin milli menfaatlerinin korunması şartıyla sorunun adil şekilde çözüme kavuşturulacağı ile ilgili umutları daha artırmıştır. Aynı zamanda, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev beyan etmiştir ki, Dağlık Karabağ’a hiçbir zaman bağımsızlık verilmeyecek, dünya birliği hiçbir zaman Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını tanımayacaktır.
Devlet Başkanı Sayın İlham Aliyev Azerbaycan halkı ve devletinin bu işgal, etnik temizleme siyasetini önlemek ve topraklarımızı kurtarmak için hakkımız olduğunu ve bunun uluslararası hukuk normları ile teyit edildiğini vurgulamıştır. Ona göre ancak Azerbaycan halkının iradesine, gücüne güvenmeyi bildiren devlet başkanı bu amaçla ekonomimizi ve ordumuzu güçlendirmenin önemini bildirmekle birlikte kaydetmiştir ki, “Biz görüşmeler yapıyoruz, ancak bununla beraber, her an topraklarımızı işgalcilerden askeri yolla kurtarmaya hazır olmalıyız”.
Tüm yukarıda anlatılanlara dayanarak diyebilirizki, günümüzde Azerbaycan’ın dış politika stratejisinin başarılı şekilde uygulanması cumhuriyetimizin nüfusunu epey artırmış, ülkemizin Güney Kafkasya bölgesinde lider devlet haline dönüşmesini sağlamıştır. Temeli Ulusal Önder Haydar Aliyev tarafından atılmış dış politika stratejisinin hızla geliştirilmesi perspektivinde özgür devletimizin dünya birliyinde konumunun yükseleceğine olan umutlar daha da artacaktır.
Kaynakça
1. Elçin Ahmedov, Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Başkanlığına bağlı Devlet İdarecilik
Akademisi, uluslararası ilişkiler bölümü, öğretim üyesi, elchin_ahmedov@yahoo.com
3.”Halk qazetesi”, 12 kasım 2006.
4. Comission of the European Communities, “European Neigbourhood Policy”,
5. “Azerbaycan” qazetesi, 14 ocak 2011.
6.”Halk qazetesi”, 28 mayıs 2011.
7.”Azerbaycan” qazetesi, 8-9 nisan 2011.
8. E.Ahmedov, a.g.e. s.788-791.
1. Azerbaycan ve Avrupa Konseyi. Bakü, 2009, 240 s.
2. Haydar Aliyev Azerbaycan’ı dünyaya tanıtıyor /tertibçi – Şükürov İ/. Bakü,1994, 175s.
3. Hasanov, Ali, Modern Uluslararası İlişkiler ve Azerbaycan’ın
Dış Politikası. Bakü, 2005, 752 s.
4. Hasanov, Ali, Azerbaycan’ın ulusal kalkınma ve güvenlik politikası. Bakü, 2011, 440 s.
5. Ahmedov, Elçin, Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı: tahlili xronika
(1987-2011). Ansiklopedik yayın. Bakü, 2012, 912 s.
6. OSCE, Lisbon Document 1996. Lisbon, 1996, p.6.
7. Comission of the European Communities, “European Neigbourhood Policy”,
Country Report Azerbaijan. Brussels, 2005, p.2-3
8. European Neighbourd Policy EU / Azerbaijan Action Plan 14
november 2006. -http://ec.europa.eu/environment/enlarg/pdf/enp_
action_plan_ azerbaijan. pdf
9. Eastern partnership: Communication from the European Commission to the
European Parliament and the Council, № COM (2008) 823 from 3 December 2008.
10. “Halk qazetesi”, 10 mayıs 1994.
11. “Azerbaycan” qazetesi, 28 ocak 2001.
12. “Halk qazetesi”, 12 kasım 2006.
13. “Azerbaycan” qazetesi, 14 ocak 2011.
14. “Azerbaycan” qazetesi, 8-9 nisan 2011.
15. “Halk qazetesi”, 28 mayıs 2011.