Haber: İlker ÇAKAN
Kahramanmaraş-Göksun Kaymakamı Ali Hamza Pehlivan “Göksun ilçesi” konulu yaptığı açıklamada şunları söyledi;
1.5 milyon fidan dikeceğiz
“Bir insanın ömrü hayatında vatanı milleti için hiç bir şey yapamıyorsa ve sadece bir fidan dikse, belki de en değerli, en anlamlı hizmetlerden birini yerine getirmiş olur.Çünkü fidanların çoğalarak ormana dönüşmesine vesile olur. Hem ülke ekonomisine, hem çevresine ve sadece ülkenin değil ,bütün dünyanın geleceğine yatırım yapmış olur.Ben yeşil bir çevrede doğmuş ve büyümüş birisi olarak; Ağacın, ormanın, yeşil bir doğanın ne kadar önemli olduğunu iyi bilirim. Bu sene inşallah 1.5 milyon fidan dikeceğiz ve bu sayı katlanarak daha da artacak. Sevgili gençler; ilerleyen dönemlerde hangi işi yapıyor olursak olalım, çevre; Muhakkak aklımızın bir köşesinde sürekli var olmalı.
Çünkü yaşam devam ettiği ve nefes aldığımız sürece, o doğaya her zaman ihtiyacımız var. Ekonomik olarak da, sağlık açısından da ihtiyacımız var.Ama bunu yaparken de, bilinçli yapmamız gerekiyor. Sadece istatistiksel olarak biz şu kadar ağaç diktik demekten ziyade, biz şu kadar ağaç diktik, yeşerttik, ve yaşattık da dememiz lazım. Bir yandan var olanı koruyacağız, bir yandan da her geçen gün ona yenilerini ekleyeceğiz dedi ve herkesi bu konuda duyarlı olmaya davet etti.
Ekonomilerdeki krizleri avantaja dönüştürme tabiri vardır. İklimin sertliğini bir nevi kriz olarak kabul edersek bunu da avantaja çevirebileceğimize inanıyorum. Çünkü güneyde 40 derecede insanlar sıcakta yanarken bizler burada serin esen rüzgarın olumlu etkisi altındayız.Kış mevsiminde oluşan dezavantajlar bahar ve yaz mevsiminde avantaja dönüşmektedir.İklimin sert olduğu yerlerde tarım ve hayvancılık faaliyetleri belki çok meşakkatli olmaktadır ama bu sayede Göksun gibi yerlerde yetişen tarım ürünleri çok da dayanıklı olmaktadır.Örneğin hayvancılık çok sıcaktan olumsuz etkilenebilir ama çok soğuk iklimden o kadar etkilenmez. Rakımı yüksek olan yerlerde Meyve ve sebze yetiştiriciliği zaman ve emek ister ama ürünü daha dayanıklı ve uzun ömürlü olur. Biz bu tespitlerden hareketle ilçede çilek üretimini teşvik etmek amacıyla bu projeyi hazırladık. Göksun elması artık beynelmilel olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Kendi kulvarında inşallah bundan sonra çok daha profesyonel bir şekilde üretim ve pazarlanmaya devam edecektir.
Bunun yanında çilek gibi diğer ürünlerinde teşvik edilmesi hususunda neler yapabileceğimiz hususunda arkadaşlarımızla değerlendirmelerde bulunduk. Sezona yetiştirilmek üzere bu projenin startını verdik ve bir buçuk ay gibi bir süre zarfında uygulama aşamasına getirdik. Kendisine özgü leziz aromaları ve zengin vitamin içerikleri nedeniyle üzümsü meyveler içerisinde en önemli yeri tutan çilek, turfanda yetiştiriciliğe uygun, ihracat ve iç satış imkanları iyi, otsu fakat çok yıllık bir meyve türü oluşu ve ayrıca üzerinde yapılan çok sayıdaki ıslah çalışmaları sayesinde dünya üzerinde yaygınlığı gün geçtikçe artan bir türdür. Anavatanı Güney Amerika’nın Şili ülkesi olan çilek; bugün itibariyle 20’den fazla türde dünyanın pek çok ülkesinde üretilmektedir. Dünya çilek üretiminde ülkemiz de önemli bir rol oynamakta olup, giderek artan bir üretim ve pazarlama trendine sahiptir.
Dünyada 4 milyon tonun üzerinde çilek üretilmektedir
Çilek üretiminde Göksun’u önemli bir noktaya taşımayı hedeflliyoruz. Bu ve benzeri yatırım faaliyetleri devam edecektir.Göksun’lu çiftçilerden toprak sahiplerinden bu tür projelere sahip çıkmalarını istiyoruz. Projemizin adını, tarımın emek ve sabır isteyen bir sektör alan olmasından hareketle “Çiftçinin Emeği, Göksun’un Çileği” olarak belirledik. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı kaynaklarından yararlanarak İlçe Tarım Müdürlüğümüzün işbirliği ve koordinasyonuyla geri ödemeli gelir getirici proje formatında hazırladık.
Bu kapsamda, ilk etapta bir çiftçiye ortalama 3000 metrekare, toplamda yaklaşık 23000 metrekare alanda 4’ü Kınıkkoz, 2’si Ericek ve 1’i de Kanlıkavak’da olmak üzere 7 çiftçimizle sözleşme imzaladık ve damlama sulama ve damlama gübrelemeli, seddeli, ihatalı modern bahçelerin kurulumunu gerçekleştirdik. Bu vesileyle SYDV Mütevelli Heyet Üyelerimize, İlçe Tarım Müdürlüğü çalışanlarımıza, işbirliği yapan çiftçilerimize, sivil toplum ve özel sektör kişi ve kuruluşlarına teşekkür ediyor, bu çalışmaların çiftçilerimize, ilçemize hayırlı ve bereketli olmasını, bol kazançlar getirmesini diliyorum.
Son yıllarda ihracatını artırmaya çalışan ülkemizde elma ihracatının diğer sebze meyve ihracatı içerisinde yüzde 11’lik bir paya sahiptir. Dünya elma üretim klasmanında 2.3 milyon ton ile dördüncü sırada olan ülkemizde bu oranın çok düşüktür. Dünyamızda bu gün itibari ile yaklaşık 65 milyon ton elma üretimi vardır. Bu üretimin birinci sırasında 27 bin tonla Çin Halk Cumhuriyeti gelmektedir. Ülkemiz ise dünya elma üretim klasmanında 2.3 milyon ton ile dördüncü sıradadır. Son yıllarda ihracatını artırmaya çalışan ülkemizde sebze meyve ihracatı sadece yüzde 11’lik bir paya sahiptir. Ancak dünya üzerinde 150 çeşit değişik sebze ve meyve türünün yüzde 80’inin ülkemizde üretilmesine rağmen, bu yüzde 11’lik dilim içerisinde elmanın yeri sadece yüzde 2’dir. Demek ki biz standartlara uygun ne kadar fazla üretirsek, ne kadar fazla bahçeyi bu ağın içerisine katarsak uluslar arası pazarda da yerimiz daha büyük olacaktır.Toplam sebze meyve ihracatı içerisinde elmanın yüzde 2 gibi düşük bir rakam olmasının temel nedenini geleneksel şartlarda üretimdir.
Ürettiğimiz elmanın kapılardan geri dönmesi standart dışı olduğundan dolayı o yüzden şunu vurgulamak istiyorum. Biz bu gün ve bundan sonra yapacağımız yatırımları modern tekniklerle yapmak zorundayız. Kapama bahçeler tesis etmek zorundayız. Fidan ırklarımızı çok iyi seçmek sorundayız. Zararlılarla ve hastalıklarla çok iyi mücadele etmek zorundayız. Verimi en yüksek ırkları tercih etmek zorundayız. Ve üretimimizi pazara ve kazanca yönelik yapmak zorundayız. Bunu yaptığımız takdirde inanıyorum ki, ilçemizin elma üretimi birçok il ile eşdeğer durumda belki de önlerine geçecek duruma gelecektir. Dağıtacağımız fidanlar ile birlikte ilçemizdeki elma ağacı sayısı bir milyon beş yüz bin civarında olacaktır.
Elma antioksidan içeriği sayesinde başta prostat ve akciğer olmak üzere birçok kanser türünün önlenmesinde, bağırsakların düzenli çalışmasında, kalp ve damar rahatsızlıklarına karşı mücadelede, kolesterol’e karşı, strese ve akıl bozukluklarına karşı faydalarının olduğuna tesbit edilmiş olan bir üründür.”