Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN
Amasya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Hatay Karaman Birliği Başkanı Hatay Karaman, ” Amasya ve Amasya’nın ekonomik ve sosyal durumu ” konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;
İnsanların sorunlarını çözme noktasında duyarlı kalıyoruz
“Dostlarımızdan bizi destekleyenlere teşekkür ediyorum. Bu bir gönül işidir. Başkanlık olarak altıncı döneme girdim ve bu görevde 17 yılı bitirdim. Burada siyasetçilik olmaz. Buraya gelen herkese kucak açacaksınız. Gönülleri feth edeceksiniz. Buraya sizi getiren insanlar sizden sorunlarını, sıkıntılarını kurum ve kuruluşlara karşı korumalarını istiyorlar. Bizde bu hassasiyet ve duyarlılıkla bu insanların sorunlarını çözme noktasında yetkili kişi ve kurumlara iletmekle mükellefiz. İnsanların sorunlarını çözme noktasında duyarlı kalıyoruz. Bundan sonraki tüm siyasi partiler, milletvekilleri, partiler seçim günü kendilerini seçerken bu halkın, toplumun önünde önlerini ilikleyerek gelirler. Milletvekili olduktan sonrada da; kendilerini seçerken bu toplum akıllı oluyor, sivil toplum örgütleri seçimlerine müdahale ederek, sivil toplum örgütleri seçimlerine karışıyorlar. Onun için diyorum ki bu seçimlere karışmasınlar.
Siyasetle gelenler, diyet borcu ile giderler
Bu halkın, bu memleketin, bu toplum için çözülmesi gereken işlerle uğraşsınlar. Bu nedenle sivil toplum örgütleri bu konuda onlara prim vermez. Bundan dolayı da pirim alamazlar. Ancak onlar şunu istiyorlar. Buraya siyasetle gelenler, diyet borcu ile giderler. Çünkü konuşamazlar. Onun için esnafın sorunlarını burada bir yerlere aktarmazlar. Çünkü sen konuşamazsın, sen orada benim diyetimle otuyorsun derler. Ondan dolayı aracılığınızla tüm siyasi partilere tavsiyem budur ve bu işlere karışmasınlar.
Tarım sanayini unutmamız gerekir
Amasya bölgesinin ekonomisi tarıma dayalıdır. Sanayileşme yoktur. Memur ve turizm şehri diyemiyoruz. Turizm şehri olma konusunda tüm belediye başkanları ve valilerimizde çaba gösteriyor ama devletimizin de bu konuda müteşebbis olan insanlarımıza destek ve teşvik vermesi yanında özel sektöre de görev düşmektedir. Bunun için Amasyalıları yan yana getirirsek turizmde ön plana çıkabiliriz. Tarım sanayini unutmamız gerekir. Tarımla ilgili yatırımların teşvik edilmesi gerekir. Amasya için turizm çok önemlidir. Amasya’da yetişen meyve sebzemizi yeteri kadar değerlendiremiyoruz. Ayrıca Amasya’nın her tarafında hayvancılığı geliştirmemiz lazımdır.
Esnaf ve sanatkar şu an ekonomik anlamda hakikaten felç durumdadır
Esnaf ve sanatkar şu an ekonomik olarak hakikaten felç durumdadır. Tüm Amasya’da 9.900 esnafımız var. Şu anda 8.000 tanesi sorunludur. Esnafımızın; SSK, Bağkur,çek,senet,elektrik gibi sorunları vardır. Bunu sadece küçük esnaf ve sanatkarlar adına söylüyorum. Özellikle devletimizin ve hükümetlerimizin bu alışveriş mağazalarını ve marketleri kesinlikle durdurmaları gerekir.
100 tane bakkal perişan olmuştur
Şu anda Amasya’da 4 tane büyük alışveriş merkezi vardır. Bunların açılmasıyla 100 tane bakkal perişan olmuştur. Bunların ailelerini de düşündüğümüz zaman durum daha vahimdir. Devletimiz tarafından otomotiv konusunda çok güzel sanayi siteleri yapılmaktadır. Ancak bu sanayi siteleri şu an çok hızlı bir şekilde boşalıyor. Bu sanayi sitelerinin boşalmaması için Türkiye’de en az 30-35 çeşit marka araç vardır. Bunun için alt yapıya önem verilmesi gerekir. Bu nedenle Amasya’da her markadan üçer tane yetkili servis getirelim. Bu konuda günlük ve 15 günlük bakımı yapacak kapasitedeyiz. Bu nedenle ikişer ve üçer tane yetkili servis sistemini getirelim ve küçük sanayi sitelerine koyalım. Böylece işsizliğe katkı yapmış oluruz. Ancak bu yapılmadığı takdirde küçük sanayi sitelerinde boşalma devam edecektir.
Amasya’da turizm konusunda çalışmalar devam ediyor. Amasya’ya turist günübirlik geliyor. Bu nedenle iyi otel ve pansiyonlara ihtiyacımız vardır. Turizmde alt yapı oluşturulursa, bu şehirde turizm olur. Özellikle bu konuda hizmet veren işletmelerimizi de geliştirmemiz gerekir. Amasya’da turistlere yönelik planlı ve programlı geziler düzenlenebilir. Esnafımızı; görüntüsü, hitabetiyle turizme hazırlamamamız gerekir. Bu konuda çalışmalarımız vardır. Bu hizmet sektöründe vücut dilinin karşılıklı iyi kullanılması gerekir. Amasya’da Pazar günü için pazar kararı hariç, Amasya gibi bir yerde eğlence merkezi yasaklanmıştır. Amasya’da ne eğlencesi vardır.
Taksicilerimiz açık alanda hizmet vermektedirler
Toplumsal hizmet veren taksicilerimiz açık alanda hizmet vermektedirler. Bu durum belediye ve valiliğe iletildiğimizde kanun böyle denilmektedir. Anayasa’nın 173. Maddesinde; “Devlet küçük esnaf ve sanatkârı korur ve destekleyici tedbirleri alır.” denilmektedir. Anayasada bu kadar bir net ifade vardır. Ancak esnaf korunmuyor. Polisevi, Orduevi, Öğretmenevi gibi devletin kurumlarında kendi personelleri dışında dışarıya hizmet veriyorlar. Buralarda vergi, SSK, Bağkur kesintisi yoktur. Bizler bu durumda devletin kurumlarıyla aynı şartlarda hizmet vermemiz mümkün değildir.
Her şehirde yaşamanın bir kuralı ve bedeli vardır
Toplu taşıma araçlarında hizmet veren personelin halkla iletişim konusunda özel kurslara tabi tutulması gerekir. Avrupa’da her mesleğin belli dönemlerde her yıl kazanç vergisi verirken belli bir eğitim ücreti vermektedirler. Bu ücretin yarısı da işletme sahibi tarafından karşılanır. Her yıl on insan eğitimi almak zorundadır. Bu eğitim meslek gruplarına göre değişmektedir. Bu eğitimler; 3-5 saatten başlayıp, 7 günlük eğitimlere kadar devam etmektedir. Bu nedenle her mesleğin ve her kurum ve kuruluşun kurumsallaşması lazımdır. Bunu hızlı bir teknoloji ile takip etmek gerekir.
Siyasiler seçim zamanı elektriği olmayan yere buzdolabı verdiler
Bu nedenle iletişimi iyi kullanmak gerekir. Üyelerimizin aidatlarının % 20’si alınmaktadır. Aidatlar devlet tarafından otomatik kesilmemektedir. Meslek Odalarımız personellerinin maaşını vermekte sıkıntı çekiyorlar. Siyasiler seçim zamanı elektriği olmayan yere buzdolabı verdiler. Suyu olmayan yere de çamaşır makinesi verdiler. Oyu bu şekilde alanları uyarmak lazımdır.
Taksi dolmuş uygulamasını destekliyorum
Amasya’da yerleşimin dağınık ve yerleşim yerlerinin yüksek ve mahalle aralarındaki cadde ve sokakların dar olması nedeniyle taksi dolmuş uygulamasını destekliyorum. Oradaki vatandaşı da düşünmek gerektiğini düşünüyorum. Fakat Amasya’nın coğrafi durumu bellidir. Hangi güzergah ve trafiği rahatlatırsak o bölgelere hizmet yapabiliriz diye düşünmek gerekir. Taksi dolmuşluğu yaparken trafiği çekilmez hale getirmemek gerekir. Ben yıllardan bu tarafa söylüyorum. Marketlerin servis araçları var.
Marketler panelvan araçlarla insan taşıyorlar
Bu marketler panelvan araçlarla insan taşıyorlar. Yıllardan bu tarafa bunu belediyemize, valimize, yetkililerimize, trafiğe söylüyoruz ve şimdi yine söylüyorum. Bu araçlarla insanlar evlerine taşınıyor. Bu araçların insan taşıma ruhsatı yoktur. Bu marketler iş yerlerine gelen vatandaşları evlerine götürüyorlar. Bu araçlarda Allah göstermesin bir kaza olsa sonucunu siz düşünün. Piyasada bu servis araçları, halk minibüsünden daha çok geziyorlar. Bunları durdurun diyoruz. Mahalledeki bakkalı da düşünmek lazımdır. Bu nedenle dediğimiz gibi bu tedbirler alındığı zaman Amasya’nın trafiği böyle rahatlar. Bunları hep birlikte düşünerek ortak hareket etmek gerekir. Ama alternatif yolla ve trafik yoğunluğunu bozmadan Amasya’da ihtiyaç olan taksi dolmuşçuluğunu destekliyorum. Ancak aynı cadde üzerinden hizmet verildiği takdirde çok ciddi sıkıntılar olacağını düşünüyorum.
Yerli ve yabancı turizmi canlandırmamız lazımdır
Amasya Yalıboyunda hizmet veren işletme sahibi arkadaşların çok iyi niyetli, gayretli olduklarını düşünüyoruz ama buradaki kazanç durumlarını kendilerini kurtardıklarını söyleyemem. Buradaki işletmeciliği kalıcı yapmanın tedbirlerini almak gerekir. Bu işletmelerimizden kendilerini geliştirmesi gerekenlerde vardır. Bunun için yerli ve yabancı turizmi canlandırmamız lazımdır. Her yerde olduğu gibi devletimizin rekabet yapmaması gerekir.
Çal Köyünü gördükten sonra ülkeyi tanıdığımı söyleyemem
Amasya Valiliğinin “65 bin Dev Öğrenci” kampanyası çocuklara bir ruh aşılaması açısından önemlidir. Hakikaten on insanın gelişimini etkilemektedir. Bu kampanya o çocuklara ayrı bir heyecan verecektir. Sayın valimizin ayrıca bir kardeş okul projesi var. Eğitimde şu kadar mesafe aldık diyoruz. Ben bırakın şehri, ülkeyi tanıyorum diyen birisiyim. Ancak açık söylüyorum, bu projeyle şehrimi ben yeni tanıyorum. Bu proje çerçevesinde kurum olarak biz Gümüşhacıköy-Çal Köyü ilkokulunu kardeş okul seçtik. Bu okula gittik. Devletimiz şöyle yaptı, böyle yaptı. Yazık. Yetkililer tanıtım amaçlı okulların açılışlarını gelsinler burada yapsınlar. Çal Köyünü gördükten sonra ülkeyi tanıdığımı söyleyemem. Devletimizin bu konularda çok geri olduğunu gördüm.
Eğitimle ilgili verilen rakamların gerçek olmadığını gördüm
Bu kadar derslik yaptın. Nerede yaptın kardeşim? Kim yaptı kardeşim. Bunları hep birlikte sorgulamamız lazımdır. Devlet okul yapıyor ama okullarda iyi bir eğitim verilmesi iyi bir için eğitim için gerekli alt hizmeti verilmiyor. Burada tuvaletini yapan çocuk, tuvalet kuyusuna düşçe çocuğun buradan çıkması mümkün değildir. Biz bu okulda ilk bakımı buradan başlattık. Eğitimle ilgili verilen rakamların gerçek olmadığını gördüm. Bugün Amasya il merkezinde Borsa İlköğretim Okuluna gittiğiniz zaman her şey çok güzeldir. Ama dışarıya açıldığınız zaman olay öyle değildir. Büyüklerimizin il merkezine geldiklerinde gezip ve gördükleri yerler buralardır. Şehri ve ülkeyi tanıdığımı söylerdim ama ben şehri tanımadığımı gördüm.”