Hibrit Savaşı unsurları
Bu unsurlar beş şekilde kendini göstermektedir: Birinci unsur politiktir. Buna örnek olarak, ekonomi politikalarını yanlış bilgilendirilme, siber sabotaj veya casusluk ile çökertilmesi verilebilir.İkincisi, diplomasidir. Diğer bir değişle müttefikleri ayırma ya da bölme girişimidir. Söz konusu unsurlar üçüncü olarak askerî bir biçim almakta ve yerel düzensiz güçleri, farklı amaçlarla kullanılan askerleri, sabotaj ve suikastları, vekâleten kullanılan unsurları, korku politikalarını ve terörizmi kullanmaktadır. Dördüncüsü, nüfusu demoralize etmek için medya kampanyalarını kullanan sosyal boyuttur. Beşinci unsur ise ekonomiye yönelik saldırılardır ve bu kapsamdaki yaptırımlar, varlıklarımızın ve kaynakların satın alınması, hatta tüketicilerimizin ödediği fiyatlara müdahale edilmesi gibi yöntemler kullanılmaktadır. Bütün bu problemler altından kalkılamaz ve tehditkâr görünmektedir. Çünkü askerî güçlerin bu durumlara karşı savunma kapasitesinin mevcut olmadığı görülmektedir. Aslında askerî önlemler; diplomatik, ekonomik ya da politik önlemlerden daha önemsiz görünmektedir.
Bu süreçte, özel kuvvetler, operasyon, sivil işler, sivil asker iş birliği, psikolojik harekât, istihbarat ve teknolojik yeteneklerinin sürdürülebilir bir gelişme kapsamında güçlendirilmiş hâlidir. Kısaca özel kuvvetler bünyesinde askerler kadar sivillerin de bulunmasının bir zorunluluk olduğu açıktır.
Orta Doğu’da oynanan Hibrit oyunları ve düzenli orduların rolü Türk Silahlı Kuvvetleri elde edilen teknolojik üstünlük ile alanda savaşan personelin yüksek kabiliyetinin birleşmesi hâlinde düzenli bir ordunun hibrit (Melez) savaş bileşenleri karşısında her zaman üstün geleceğini göstermiştir.
Uzmanlar Ukrayna’da yaşanılan çatışmanın hibrit savaş açısından önemli bir örnek oluşturduğunda birleşmişlerdir. Fakat bunun net örneği 2006 Lübnan Savaşıdır. İsrail’in Lübnan’ın güneyine dönük askerî müdahalesine direnen Hizbullah 21. yüzyıl askerî stratejileri açısından bir numaralı gündem maddesini oluşturan hibrit savaşın ilk ve en olgun örneklerinden birini verdi.
Dinî lider Hasan Nasrallah önderliğindeki örgüt, konvansiyonel silahlanma açısından gücünü sonuna kadar kullandı ama uyguladığı gerilla taktikleri, siyasi yapı ile eş güdüm içinde hareket eden ama birbiriyle bağlantısı asla izlenemeyen bağımsız terör hücreleri, küresel medyayı kullanarak tırmandırdıkları propaganda savaşı, birleşik bir gücün içinde farklı hücreleri birleştirebilme yeteneği ile önemli bir örnektir.
Orta Doğu’nun en güçlü ordusu olarak tarif edilen İsrail ordusunun üstelik çok iyi bildiği bir coğrafyada yaşadığı zorluk yeni dönem savaş stratejilerinin tartışılmasına da yol açmıştır. Hizbullah 1982 – 1985 yılları arasında yaşanan Lübnan iç savaşında İran desteğinde örgütlenen Emel Milis teşkilatının, devamı bir örgüt kuruluşundan itibaren önce Suriye’nin devamında da İran’ın desteğini arkasında bulan bu yapılanma hâlâ devlet sistemi zayıf Lübnan’ın ‘’devlet içinde devlet’’ olarak adlandırılan teşkilatıdır. (Devamı gelecek yazımda)…