Cumartesi, Aralık 6, 2025
tr
Ana Sayfa DÜNYA T.C. Tiflis Büyükelçisi Z. Levent Gümrükçü: "Türkiye-Gürcistan gerçek dost iki ülkedir"

T.C. Tiflis Büyükelçisi Z. Levent Gümrükçü: “Türkiye-Gürcistan gerçek dost iki ülkedir”

Haber ve Röportaj-ÖZEL HABER: İlker ÇAKAN
  Türkiye Cumhuriyeti Tiflis Büyükelçisi Zeki Levent Gümrükçü ; “Türkiye- Gürcistan ilişkileri ve Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi ” konulu yaptığımız özel röportajda şunları söyledi;
Gürcistan’da görev yapalı yaklaşık 3.5 yıl oldu. Yeni Büyükeçiler Kararnamesi ile Belçika- Bürüksel Büyükelçisi olarak atandınız. Gürcistan- Türkiye ilişkilerinin daha iyi bir noktaya gelmesi için yaptığınız çalışmalardan konu edermisisniz?
  Türkiye-Gürcistan ilişkileri gerçek anlamda bir dostluk, komşuluk ve stratejik ortaklık ilişkisidir. İlişkilerimiz bu niteliğiyle, ben Tiflis’te göreve başladığım 2014 yılı başı itibariyle de son derece sağlam temellere oturmuş ve hemen her alanda karşılıklı işbirliğinin sürekli olarak geliştiği bir tablo çiziyordu. Bu itibarla, samimiyetle konuşmam gerekirse, Türkiye ile Gürcistan gibi zaten mükemmel bir ilişki ağına sahip iki ülke arasındaki bağların daha da gelişmesi doğrultusunda bir Büyükelçi olarak bu aşamadan sonra köklü bir katkıda bulunmak çok da kolay değildir. Ancak, ben de görev yaptığım süre içinde bu olumlu gündemin çeşitlenerek devam etmesi ve iki ülke kurumları arasındaki eşgüdüm ve işbirliğinin daha da gelişmesi için yoğun bir çaba içinde oldum.
Bu amaçla, karşılıklı olarak kurumlarımız arasındaki iletişimi daha da geliştirmek ve yeni işbirliği projelerini hayata geçirmek için gerek Gürcü gerek Türk makamları ile yakın bir temas içinde olmaya özen gösterdim. Bu bağlamda, herhalde 3,5 yıl içinde kapısını çalmadığım bir Gürcü kuruluşu kalmamıştır. Bunun neticesinde, Türkiye’deki muhatapları ile bugüne kadar temasa geçmemiş ve var olan işbirliği potansiyelini değerlendirmek için adım atmamış bir Gürcü kuruluşunun da kalmadığını düşünüyorum. Bu vesileyle, şahsıma her zaman büyük yakınlık gösteren ve yeni işbirliği imkanlarına hep olumlu yaklaşan Gürcü makamlarına da bir kez daha teşekkür etmek isterim.
 
                                     
                                         T.C. Tiflis Büyükelçisi Z. Levent Gümrükçü
 
  Diğer taraftan, görev yaptığım süre boyunca şahsen özel bir önem ve öncelik verdiğim konu kamu diplomasisi faaliyetleri olmuştur. Zira, iki ülke halkları kültürel ve sosyal açıdan birbirine çok yakın olmakla ve gerçek bir dostluk ilişkisi içinde bulunmakla birlikte, insanlarımızın karşılıklı olarak ülkelerimizdeki gelişmeleri yakından takip ettiğini veya tam olarak anlayabildiğini söylemek zordur. Bunu aşmak ve halklarımız arasındaki mevcut doğal yakınlığın ötesine geçerek, ülkelerimizdeki güncel gelişmelerin karşılıklı olarak daha iyi anlaşılabilmesini sağlamak için gerek basın-yayın organları, gerek üniversite ve düşünce kuruluşlarıyla sık sık temas ederek Türkiye’deki gelişmeler hakkında ilk elden bilgi vermeye çalıştım.
  Keza, Türk kültürünün farklı yönlerini Gürcü toplumuna tanıtacak kültürel etkinlikler düzenlemeye de özel bir önem verdim. Bu bağlamda, geçen yıl Tiflis’te iki muhteşem konser veren İzmir Senfoni Orkestrası’nın Gürcistan’ın bağımsızlığını kazanması sonrasında bu ülkeye gelen ilk senfoni orkestrası olması benim için özel bir mutluluk kaynağıdır. Bunun yanısıra, İstanbul’un gözü olarak da bilinen Ara Güler’in Gürcistan’daki ilk fotoğraf sergisini açmak da bende ve Gürcistan’da iz bırakan etkinliklerimiz arasındadır.
  Son olarak, Türkiye-Gürcistan ilişkilerinin en önemli boyutlarından birini teşkil eden ekonomik işbirliğimizin temel itici gücü konumundaki özel sektör temsilcilerimizle yakın temas içinde olmaya ve onların olabilecek her türlü sorunuyla bizzat ilgilenmeye gayret gösterdim. Kendilerinden de her zaman destek ve yakınlık gördüm. İş dünyamızın Gürcistan’daki temsilcilerinin iş yerlerini ve fabrikalarını gezmek ve hem bu ülkeye hem de Türkiye-Gürcistan ilişkilerine yaptıkları katkıları doğrudan görmek de beni hep son derece memnun etmiştir.
Türkiye-Gürcistan ilişkileri göreve başladığınızda hangi noktadaydı,
bugün gelinen nokta nerededir?
   Biraz önce ifade ettiğim üzere, ilişkilerimiz Gürcistan’ın bağımsızlığını kazandığı 1991 yılından bu yana karşılıklı saygı ve yarar temelinde sürekli bir gelişim göstermektedir. Bugün itibariyle birçok ülkenin yüzyıllar boyunca elde edemediği başarıları Türkiye ile Gürcistan 25 yıl gibi kısa bir süre içinde elde etmiştir. Son 4 yıl boyunca da hemen hemen her alanda önceki dönemde yapılanların üzerine eklemeler yapılmak suretiyle ilişkilerimiz son derece olumlu bir noktaya gelmiştir.
  Bu bağlamda, ilişkilerimizde son yıllardaki en önemli gelişmelerden biri iki ülke arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin (YDSK) kurulmuş olmasıdır. 2014 yılı sonu itibariyle kurulması kararlaştırılan ve ilk toplantısını 2016 yılı Temmuz ayında gerçekleştiren YDSK, iki ülke Başbakanlarının başkanlığında toplanan ve ilgili tüm Bakanların da katılım sağladığı geniş bir istişare mekanizması olup, bu niteliğiyle ilişkilerimize sağlıklı bir çerçeve kazandırmış ve üst düzeyde alınan kararların uygulamasının yakından takibi için etkin bir platform teşkil etmiştir. Nitekim, iki ülke kurumları arasında mevcut son derece yoğun ziyaret trafiği ve ilişki ağı bu mekanizma sayesinde çok daha odaklı bir nitelik kazanmış ve böylece ilişkilerimize yeni bir ivme kazandırılmıştır.
  Son dört yılın genel bir değerlendirmesi yapıldığında öne çıkan bir diğer husus da, ilişkilerimizin siyaset üstü bir nitelik taşıdığının bir kez daha açıkça görülmesidir. Zira, bu süre içinde iki ülke hükümetlerinde de de meydana gelen değişiklikler ikili ilişkilerin genel seyrini hiçbir şekilde etkilememiş, Türkiye-Gürcistan ilişkileri olumlu gündemi ve stratejik niteliği temelinde gelişmeye devam etmiştir.
  Öte yandan, ülkemizde geçen yıl 15 Temmuz’da gerçekleşen hain darbe girişimi sonrasında Gürcistan’ın Türkiye ile gösterdiği dayanışma ve verdiği destek de ülkelerimiz arasındaki dostluğun ne kadar samimi ve gerçek olduğunun açık bir göstergesini teşkil etmiştir. Bu bağlamda, Gürcistan Başbakanı Giorgi Kvirikashvili’nin darbe girişimi sonrası ülkemizi ziyaret eden ilk yabancı devlet adamı olması ve bu hassas dönemde ülkemizin terörizmle mücadelesinde koşulsuz işbirliği taahhüdünde bulunması hiçbir zaman unutulmayacaktır.
Önümüzdeki dönemde de, sadece Türkiye için değil, Gürcistan dahil faaliyet gösterdiği tüm ülkeler için büyük bir tehdit teşkil eden FETÖ terör örgütü ile birlikte mücadele edeceğimizden ve bu hain örgütün halklarımıza, devletlerimize ve ilişkilerimize zarar vermesine asla izin vermeyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
  Bunların yanısıra, ülkelerimiz arasında artan ziyaretçi sayısı, açılan yeni sınır kapıları, en üst düzeyde imzalanan çok sayıda anlaşma, Diyanet İşleri Başkanlığımız ile Gürcü Ortodoks Kilisesi arasında olduğu üzere önemli kurumlarımız arasında başlatılan yeni işbirlikleri, Gürcistan’da hemen her alanda artan yeni Türk yatırımları, karşılıklı olarak kültürel mirasın korunması alanında atılan adımlar ve daha burada sayamayacağım kadar fazla birçok diğer gelişme de geride bıraktığımız dört yılın olumlu seyrine katkıda bulunmuştur.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü olarak görev yaptınız ve deneyimli bir  Büyükelçi olarak Türkiye- Gürcistan ilişkilerinde Türkiye olarak daha neler yapmamızı önerirsiniz?
  Bence iki tarafın da dikkat etmesi gereken en önemli husus, ilişkilerin bugün ulaştığı ileri seviyenin rahatlığına kapılmadan, ilişkilerimizin halen son derece büyük bir gelişme potansiyeli bulunduğunun bilinci içinde hareket etmeleri ve her alanda daha fazla neler yapabiliriz anlayışıyla birlikte kararlı bir şekilde işbirliği yapmaya devam etmeleridir.
  Bu bağlamda, örneğin, Türkiye’nin Gürcistan’ın birinci ticaret ortağı olması bizi mevcut ticaret hacmini kısa bir süre içinde en az iki katına çıkartabilecek olduğumuz gerçeğinden saptırmamalıdır. Bu yöndeki çabalarımızda ayrıca, ikili ticaretimizin olabildiğince dengelenmesine ve bu bağlamda Gürcistan’ın Türkiye’ye ihracatının artmasını sağlayabilecek adımların atılmasına da özel bir özen göstermemizde fayda olacaktır. Bu konuda Türk yatırımcıların da önemli bir işlev görebileceğini ve yatırım kolaylığı bakımından dünyada sayılı ülkeler arasına giren Gürcistan’ı bir üretim üssü gibi kullanabileceklerini düşünüyorum.
  Öte yandan, Gürcistan’ın doğuya açılan bir penceremiz olduğu gerçeğinden hareketle, bu ülkenin ulaşım altyapısının geliştirilmesinde de gerek özel sektörümüzle gerek kamu kuruluşlarımızla daha aktif bir katkı sağlayabileceğimizi ve bunu yapmamızda ciddi yarar olduğunu düşünüyorum. Başbakan Kvirikashvili’nin hükümet programı şeklinde ortaya koyduğu 4-nokta planında da önemli bir yer tutan bu hususta Gürcü ve Türk kurumları arasında yakın işbirliği yapılması iki ülkenin de yararına olacaktır.
  Esasen, bunu hemen hemen tüm sektörler için geçerli bir husus olarak düşünmek gerekir. Zira Gürcistan’ın istikrarı ve kalkınmasına katkı sağlayacak her adım esasen Türkiye için de olumlu bir gelişme teşkil etmektedir. Bu itibarla, Gürcistan’la ilişkilerimizde, bu ülkenin ihtiyaç duyduğu her alanda kendilerine yardımcı olmak ve tecrübe paylaşımı dahil yapabileceğimiz her türlü katkıyı sunmak genel bir hareket noktası oluşturmalıdır.
Son olarak, Gürcistan’da Türkçe’ye ve Türk kültürüne artan ilgiyi dikkate alarak, bu yöndeki çalışmalarımızı özellikle artırmamız gerektiğine inanıyorum. 2012 yılında Tiflis’te faaliyete geçen Yunus Emre Kültür Merkezimizin özellikle Türkçe dil öğretiminde önemli bir boşluğu doldurduğu gerçek olmakla birlikte, bu çabamızı ilkokullardan başlayarak daha yaygın bir çerçeveye oturtmamıza ihtiyaç bulunmaktadır. Bu yönde, Tiflis’te ahiren yeni bir okul açan Maarif Vakfımızın da önümüzdeki dönemde önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum.
Tarihi İpek Yolu Projesi olan Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesi ile Azrbaycan doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupaya taşıyacak Trans Anadolu Doğalgaz boru projesine sizin görev süreniz içinde çalışmalara hız verildi. Bu iki dev projenin hayata geçmesi ne vakit gerçekleşecektir?
  Türkiye ile Gürcistan arasındaki ilişkiler stratejik bir nitelik kazandıran en önemli unsurların başında belki de Azerbaycan ile birlikte yürüttüğümüz üçlü işbirliği ve bu kapsamda hayata geçirilen projeler gelmektedir. Gerçekten de, 1990’lı yıllarda Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı ile başlayan ve bilahare Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz boru hattıyla devam eden bu üçlü işbirliği, bugün sadece enerji alanında değil diğer birçok konuda da stratejik önemde projeler üretmekte ve sadece bölgemiz için değil tüm dünya için vazgeçilmez bir nitelik taşımaktadır.
Nitekim sizin de ifade ettiğiniz üzere, enerji alanındaki projelerimizi şimdi Güney Gaz Koridoru ile daha geniş bir çerçeveye oturtuyor ve Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı’nın (TANAP) tamamlanmasıyla birlikte Azeri gazını Gürcistan ve Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine ulaştıracak bir altyapıyı birlikte hayata geçiriyoruz. Bu proje halen hızla ilerlemekte ve 2018 yılı içinde tamamlanması beklenmektedir.
  Öte yandan, enerji alanındaki sözkonusu projelerden bile belki daha önemli bir diğer üçlü işbirliği projesini de ulaşım alanında Bakü-Tiflis-Kars demiryoluyla birlikte hayata geçiriyoruz. Geçmişte bazı hukuki sorunlar ve teknik zorluklar nedeniyle geciken bu proje nihayet son aşamaya gelmiş olup, bu yıl Ekim ayı içinde açılması planlanmaktadır. Böylece tarihi İpek Yolu’nu bir kez daha bu sefer demiryolları üzerinden ihya etmiş ve Asya ile Avrupa arasında Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan üzerinden yeni bir köprü kurmuş olacağız.
  Tabii tüm bu stratejik projeler Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan arasındaki mükemmel işbirliği ve ortak vizyon sayesinde hayata geçmektedir. Önümüzdeki dönemde bu işbirliğinin her alanda daha da gelişeceğine ve hem ülkelerimiz, hem bölgemiz hem de tüm uluslararası toplum yararına sonuçlar vermeye devam edeceğine inancım sonsuzdur.
 
                                         
                                         T.C. Tiflis Büyükelçisi Z. Levent Gümrükçü
 
 
Türkiye-Gürcistan dostluk ve kardeşlik ilişkileri konusunda iki ülke
halkına mesajınız varmıdır?
  Biraz önce de ifade ettiğim üzere, Türkiye ile Gürcistan gerçek anlamda dost iki ülkedir. Bunu son 25 yılda birçok vesileyle kanıtlamışlardır. Ne zaman birinin yardıma ve desteğe ihtiyacı olsa, diğeri hep onun yanında olmuştur. Bizde “ev alma komşu al” diye bir söz vardır. Tabiatıyla ülkelerin böyle bir lüksü bulunmamaktadır. Ancak olsaydı dahi, bizler herhalde Gürcü dostlarımızı komşumuz olarak seçerdik. Eminim ki Gürcistan’da da bize karşı benzer duygular beslenmektedir.
  İşte bu örnek dostluğu, sadece ekonomik, siyasi ve stratejik nedenlerle açıklamak mümkün değildir. İlişkilerimizin en temel unsurunu halklarımız arasında kökünü tarihten alan kuvvetli dostluk ve kardeşlik bağları oluşturmaktadır. Bu bağlar var olduğu sürece ülkelerimiz de işbirliğini ve karşılıklı yarara dayalı ilişkilerini sürekli olarak geliştirmeye devam edeceklerdir. Bu sebeple, halklarımıza mesajım ve samimi dileğim, coğrafyanın bize bahşettiği komşuluğu dostluğa dönüştürme yönünde atalarımızın attıkları adımlara sahip çıkmaları ve daha da ileri götürmeleridir.
Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi olarak yayın hayatına 05.07. 2011 yılında başladık ve yayın hayatımızda 7. yıla girdik. Yayın politikamız olarak daima iki ülke ilişkilerinin daha iyi bir seviyeye gelmesine katkı yapacak haberleri yayınlamayı ilke edindik. İkili ilişkilere katkı yapacak haberleri daima manşetten verdik. Gazetemiz Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi hakkında görüş ve düşünceleriniz nelerdir?
   Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesini görev sürem boyunca hep yakından takip ettim ve ülkelerimiz arasındaki dostluğa katkılarını takdir ettim. Önümüzdeki dönemde de başarılı çalışmalarınızın devamını diliyor, başta iş dünyamız olmak üzere Gürcistan’da yaşayan Türk toplumunun da, gerek tirajınızı artırarak, gerek haberlerinize somut girdi sağlayarak bu konuda sizlere gerekli desteği vereceğine inanıyorum.”

YORUM YAP

Please enter your comment!
Please enter your name here

SON HABERLER

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat:”Türkiye ekonomisi büyüyor”

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat “Kasım ayı dış ticaret verileri” ile ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları söyledi; “ Küresel ekonomik büyümenin zayıf seyrettiği, korumacılık...

Amasya Emniyet Müdürlüğü’nden göçmen kaçakçılığı operasyonu

Amasya İl Emniyet Müdürlüğü-Amasya Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan operasyonda 13 düzensiz göçmen yakalandı. Amasya Valiliği’nin konuya ilişkin açıklaması...

Milli Savunma Bakanlığı- Bakan Yardımcısı Salih Ayhan

29 Kasım 2025 tarihli ve 33092 sayılı resmi gazetede yayınlanan Cumhurbaşkanlığı’nın 2025/452 sayılı kararına göre Sivas ve Şanlıurfa eski Valisi, Vali-Mülkiye Başmüfettişi Salih Ayhan...

Ticaret Bakanlığı’ndan piyasa değeri 94 milyon TL olan başarılı kaçak sigara operasyonu

Ticaret Bakanlığı-İstanbul Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü ekiplerinin başarılı operasyonu sonucu İstanbul Ambarlı Gümrük Kapısında piyasasa değeri 94 milyon TL olan 394 bin...

SON YORUMLAR

error: Content is protected !!