Herhalde
yeryüzündeki tüm insanların en ortak paydası barış olmalı
huzur olmalıdır. Gel gör ki barış da huzur da bizim
coğrafyamızdan uzak duruyor. Etrafımız ateş çemberi girmemeye
çalışıyoruz, girmemeliyiz de ancak adımlarımızı doğru,
kararlarımızı kararlılıkla almalıyız. Meşru partilerimizden
birisi ağzından barışı, demokrasiyi, halkların kardeşliğini
filan ağzından hiç düşürmez buna karşılık güzel ülkemizde
yaklaşık 40.000 insanın ölmesine, milyarlarca dolar zarar
görmesine neden olan terör örgütünü de destekler.
Bu
nasıl insan haklarını savunmak böyle. Bu partilerden birisi,
hükümet bize izin versin Kobani’ye girelim ışidi bir kaşık
suda boğarız demişti (bu haber basından görülebilir). Yani bu
parti ve bu partinin desteklediği terör örgütü şimdiye kadar
Türkiye’ye giriş çıkış yaparken hükümetlerden izin mi
almıştı. Şimdiye kadar sormadınız şimdi niye soruyorsunuz
zaten siz o yolları biliyorsunuz.
Ayrıca
o terör örgütün üyeleri ve ağır silahları geçtiğimiz yıl
Türkiye’yi terk etmemişler miydi? Demek ki kimse bir yere
gitmemiş. Sadece Kobani’de değil hiçbir yerde, sadece Kürtler
değil hiçbir insan oğlu hunharca katledilmesin, öldürülmesin.
Bu parti Kobani’de ışid terör örgütünün Kürtleri
katlettiğini söyleyerek hükümetten adım atmasını istiyor.
T.C.
Devleti yıllardır terörden yakınırken nerdeydiniz, terör
mağduru olunca mı anladınız suçsuz insanların öldürülmesinin
insanlık dışı olduğunu. O halde yapılacak şey bellidir,
kesinlikle hiçbir terör örgütü desteklenmeyerek gerçek barış
için, dayatma yerine insanların onurlarıyla yaşamaları için
neler gereklidir? Cesur bir şekilde ortaya konmalıdır.
Tüm
insanların barış ve huzur içinde yaşaması dileği ile.