Kuzeyinde
Karadeniz, güneyinde Boyabat ve Durağan, doğusunda Dikmen batısında Sinop ile
çevrili ilçenin yüzölçümü 594 km²’dir. İl merkezine denizden 13 mil
karayolundan 39 km.’dir. Samsun iline 132 km. uzaklıkta olan Gerze’nin
yükseklikleri 900 metreyi bulan Elma ve Köse Dağlarının yanı sıra Dede Dağı ve
Hasan Dağı bulunmaktadır. Köyler, orman içi, orman kenarı, kıyılık ve ovalık
olmak üzere üç yerleşim bölgesinde yer almaktadır. 71 köyü ve 1 bucağı
bulunmakta iken Dikmen bucağı 20 Mayıs 1990 tarihinde kendisine 31 köy
bağlanarak ilçe olmuştur. Gerze ilçesine bağlı bulunan 41 köy arazinin meyilli
olması nedeniyle dağınık bir yerleşim yapısına sahiptir.
Karadeniz Bölgesinin gezmeye, görmeye değer
tarihi ve tabiat güzellikleriyle dolu olan ilçenin antik çağlardan bu yana
toplumlar tarafından yerleşme ve barınak yeri olarak seçilmiştir. Bir sahil
kenti olan ilçemiz yükseklikleri 900 metreye ulaşan Elma ve Köse Dağlarının
denize ulaşan yamaçları ile adını taşıyan limanın içindeki bir yarımadanın
üzerinde kurulmuştur.
M.Ö. 1400 yıllarında Gaşgalılar tarafından
küçük bir köy olarak kurulan ilçemiz daha sonra Paflagonya Devletinin eline
geçmiş, sırasıyla da; Hitit, Frig, Kimmer, Lidya, Pers, Büyük İskender, Roma ve
Bizans İmparatorluklarının egemenliğine girmiştir. 1214 yılında I. İzzettin
Keykavus zamanında Selçuklu Devleti’nin hakimiyetine giren Gerze, bir dönem
Trabzon Rum İmparatorluğunun eline geçmiş nihayet 1459 yılında Fatih Sultan
Mehmet tarafından Osmanlı İmparatorluğuna bağlanmıştır.1896 yılında Sinop
İlinin nahiyesi yapılan Gerze 1920 yılında aynı ile bağlı ilçe haline
getirilmiştir.13 Şubat 1956 tarihinde büyük bir yangın geçiren ilçemiz devlet
tarafından yeniden imar edilerek modern bir ilçe haline gelmiştir.
Gerze’nin bilinen tarihi şu anda üzerinde
kurulu bulunan 8 km² lik yerleşik alan göz önünde tutulduğunda M.Ö. 1800
yılında başlar. Köşk Höyük’te arkeolojik yüzey araştırmaları sırasında
çıkarılan birtakım buluntular ve buluntuların Hititlere ait olduğunun
saptanması Gerze’ nin erken Hitit döneminden beri yerleşime konu olduğunu
kanıtlamaktadır. Hitit belgelerinde Gerze ve Sinop’ un içinde yer aldığı yöre
“Arauanna” olarak adlandırılmaktadır.
Gerze tarihi, Köşk Burnunda başlar. Tabi şu
anda üzerinde fenerin bulunduğu küçük yarımada geçmiş zamanlarda denize doğru
uzanan bir kara parçasıdır. Bu kara parçası zaman içinde denize kaymak sureti
ile yok olmuş gibidir. Sinop ve çevresinde yapılan arkeolojik araştırmalar ilk
yerleşimin Kalkolitik çağla [(Bakır-Taş), (M.Ö. 4500)] başladığını gösterir.
“Sinop
Bölgesi Arkeolojisi” çalışmaları kapsamında 2003 yılından beri yürütülen
arkeolojik yüzey araştırmaları çerçevesinde heyet; Gerze’nin 1 km kuzey
batısında (Uçuk diye anılan mevkii) Helen ve Roma döneminden kalma büyük bir
yerleşme bölgesini ortaya çıkarmış bulunmaktadır. Prof. Doonan, bu yerleşim
alanını büyük bir olasılıkla Karusa (Carusa) olarak düşünmektedir. Osmanlılar zamanında Tahrir defterinde
yerleşim biriminin adı Gerze olarak belirtilirken 1864 Vilayet Nizamnamesiyle
getirilen düzenleme sonrasında bir ara Gerze için “Kasaba” adı da
kullanılmıştır.