Genel seçimlerin
yapıldığı 2002 yılından 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar geçen 6 yıl
içerisinde seçmen sayısı 42.799.000’den 55.701.719’a yükselmiş kısaca seçmen
sayısı yaklaşık 13.000.000 artmış.
Alınan oy sayılarına bakalım. 2002 seçimlerinde Adalet ve Kalkınma
Partisi oyların % 46’sını ve 16.000.000 seçmenin oyunu almıştır. 2009 yılında
Adalet ve Kalkınma Partisi oyların % 38.8’ini ve 15.458.985 seçmenin oyunu
alırken Cumhuriyet Halk Partisi oyların % 23.1’ini ve 9.218.445 seçmenin oyunu,
Milliyetçi Hareket Partisi oyların % 16.1’ini ve 6.403.831 seçmenin oyunu ve
Demokratik Toplum Partisi oyların % 5.7’sini ve 2.271.566 seçmenin oyunu
almıştır.
2010 Anayasa referandumunda evet oyları %
57.9 seçmen sayısı ise 22.271.000 hayır oyu ise % 42.1 seçmen sayısı ise
16.194.000’dür. 2011 genel seçimlerinde Adalet ve Kalkınma partisi oyların %
49.81’ini ve 21.399.000 seçmenin oyunu, Cumhuriyet Halk Partisi oyların %25.
98’sini ve 11.155.000 seçmenin oyunu, Milliyetçi Hareket Partisi oyların %
13.01’ini ve 5.585.000 seçmenin oyunu almıştır. Gelelim 2014 Cumhurbaşkanlığı
seçimlerine oyların % 51.79’unu ve 21.671.000 seçmenin oyunu 12. Cumhurbaşkanı
olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan alırken çatı adayı Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu
oyların % 38.44’ünü ve 16.000.000 seçmenin oyunu alırken Sayın Selahattin Demirtaş oyların % 9.76’sını
ve 4.000.000 seçmenin oyunu almıştır. Özetle 2002-2014 arası yapılan seçimlerde
seçimlere katılım oranı genel olarak % 77-85 arasındadır. Alınan en yüksek oy
oranı (2010 Anayasa referandumu) % 57.9 olmasına rağmen evet diyen seçmen
sayısı 22.000.000 civarından olup toplam seçmen sayısının % 40’ına karşılık
gelmektedir. Adalet ve Kalkınma Partisi 2002, 2007 ve 2009 yerel seçimlerdeki
seçmen sayısını 15.000.000’dan 2010 referandum, 2011 genel seçim ve 2014
Cumhurbaşkanlığı seçiminde 22.000.000’a çıkarmıştır.
Şimdilerde çatı olarak adlandırılan grubu
tercih eden seçmen sayısı ise 2002 seçiminde 12.000.000 iken daha sonra yapılan
seçimlerde ise 16.000.000 civarındadır. Selahattin Demirtaş’ın lideri olduğu
parti ise oylarını 2.000.000’dan 4.000.000’a çıkarmıştır. Hiçbir parti 2002
seçimlerinden bu tarafa oran olarak % 50 civarında oy almış olsa da tüm
seçmenlerin ancak % 40’ına yaklaşabilmişlerdir. Yok seçimler yaz mevsimi
olmasaydı, yok katılım yüksek olsaydı, yok şu kadar seçmen bize oy vermiş
olsaydı biz en çok oyu alırdık konuşmaları boş yere yapılıyor. Adalet ve Kalkınma
Partisi ve Çatı grubu partilerin oyları platoya ulaşmış ve düz olarak
seyretmektedir.
Genel olarak Selahattin Demirtaş’a oy
verenlerin sayısında artış yaşanmıştır. Bundan sonraki seçimlerde partiler
saydı, -şeydi konuşmaları yapacaklarına demokratik biçimde oylarını nasıl
arttırırlar, bir bakıma sandığa gitmediği için kızdıkları seçmenlerin
gönüllerini nasıl alacaklarını düşünüp sandığa gelmelerini sağlamalarını
düşünmeleri lazımdır. 13 yaşındaki parti 12 yıldır iktidarda oluyorsa muhalefet
bundan ders çıkarıp önce yönetici kadroları koltuğu bırakıp daha yenilikçi,
insanları kucaklayıcı yöneticileri başa getirmelidir. Daha demokratik olmak
için ise 12 Eylül darbe anayasasının dikte ettiği yasalardan biri olan partiler
yasası değişmelidir ve bunu ileri demokrasi söylemini dilinden düşürmeyen
Adalet ve Kalkınma Partisi yapmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin
12.Cumhurbaşkanının ülkemize hayırlı olmasını, daha huzurlu, daha özgür, daha
adil bir ortamın olmasını candan diliyorum.