Başlı başına eğitim konusunun ne kadar önemli olduğu oldukça iyi bilinir ve konu hakkında uzaktan yakından alakalı herkesin bir fikri vardır ve kendince en iyi fikirde onundur. Benzer yaklaşımları ekonomi sağlık vb. durumlarda da görebiliriz. Bildiğimiz her şeyin temelinde eğitim vardır, doğal yeteneklerin bile eğitime gereksinimi olduğu kuşkusuzdur. Eğitimde istikrar da son derece önemlidir. 2002-2013 yılları arasında beş farklı bakan Milli Eğitim Bakanlığı’nın başına geçti. En kısa Bakanlık dönemi 4 ay (Sn. Erkan Mumcu), en uzun dönem 6 yıl (Sn. Hüseyin Çelik) olduğunu görüyoruz. Bakanlardan ikisi hukukçu, ikisi iktisatçı bir tanesi Akademisyen/Eğitimci (Sn. Hüseyin Çelik)’dir. Görüldüğü gibi bu farklılıklar bir elin parmakları kadar olmasına rağmen en fazla bakan değişiminin yaşandığı bakanlık Milli Eğitim Bakanlığıdır. Bununla birlikte, bu Sayın Bakanlarımızın dönemlerinde yapılan değişiklikler kaç elin parmağı kadar acaba. Ben birkaç tanesini vermeye çalışacağım; yaş farkları yedi yıl olan iki çocuğum var.
Büyük olan 8 yıllık eğitimini tamamladıktan sonra OKS adı verilen sınava girdiği yıl puanlama sistemi değişti (800’den 500’e çekildi) ve bir önceki yılın okul puanlarını karşılaştırma imkanı ortadan kalktı. Küçük olan 6. sınıfa geçmeden önce 6, 7, ve 8. sene sonlarında SBS uygulaması yapılıyordu ancak değiştirilerek tekrar 8. sınıf sonunda yapılmasına karar verildi. Puanlama sistemi tekrar değiştirildi. Eğitim düzeni 5+3 yerine 4+4+4 yıl olacak şekilde değiştirildi ve buna bağlı olarak 60 aylık çocuklar zorunlu ilkokula başlatıldı aynı dönemde 6-7 yaş aralığında olan çocuklarla çakışma olduğu için derslik yetersizliği oda olmazsa sınıflarda aşırı sayıda öğrenci olması ile karşılaşıldı.
Yaş sınırlaması bu yıl tekrar değiştirildi ve ailenin isteğine bırakıldı. SBS sınavlarında değişiklik yapıldı tekrar her yıl sınav yapılacağı ve toplam 36 sınav yapılacağı açıklandı. Bu en kısa süren değişiklik oldu ve yapılan başka bir değişiklikle SBS tekrar 8. sınıf sonuna alındı. Kıyafet değişikliği yapıldı ama velilerin isteği üzerine serbest kıyafet yerine tekrar forma olup olmaması konusunda velilerden görüş istenmesine karar verildi.
Akademisyen ve veli olarak bu istikrarsızlığı anlamakta güçlük çektiğimi ifade etmek istiyorum. Bu işin içinde olanlar beklide daha fazla sayıda değişikliğin olduğunu söyleyebilirler. Bu arada 1972-2013 yılları arasında görev yapmış ve yapmakta olan 28 bakanımızın 14 tanesi Hukuk, 3 tanesi Eğitim Enstitüsü, 3 tanesi İşletmeci, 2 tanesi Edebiyat (Türk Dili ve Coğrafya), 2 tanesi Mülkiye, 1 tanesi İktisat, 1 tanesi Ziraat, 1 tanesi Harp Akademisi ve bir tanesinin İnşaat Mühendisliği mezunu olduğunu internet kaynaklarından görebiliyoruz. Gönül isterdi ki bu camiada daha çok eğitimciler görev yapmış olsun. İstikrar sonrası yapılacak iyileştirmelerin başarılarımızı arttıracağımıza inanıyor ve halen istikrar umudunu sürdürüyorum.