1989 yılı Ağustos ayında açılan Sarp sınır kapısı, bölgemiz açısından çok önem arz eden bir konuma gelmiş bulunmaktadır. Sınır kapısının açılmasıyla birlikte gerek eski Sovyetler Birliği’nde (şimdiki Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, Ukrayna, Rusya ve diğer cumhuriyetler) yaşayan halklar ile ülkemizdeki halklar arasında çok boyutlu ilişkiler kurulmuş bulunmaktadır.
Sınır kapısının açılmasıyla ülkeler arasındaki ilişkiler genellikle ekonomik boyutta ağırlık taşımış olup, kültürel ve eğitimsel boyutta ilişkiler çok az ve düşük bir düzeyde seyretmiş bulunmaktadır. Yaklaşık bir yıldır Türkiye ile Gürcistan devletleri arasında yapılan kimlikle geçiş uygulaması her iki ülkede yaşayan halklar için çok önemli avantajlar sağlamış bulunmaktadır. Bu avantajların olumlu yöne dönüştürülmesi için öncelikle eğitim kurumlarının bu fırsatı çok iyi değerlendirmelidir. Kimlikle geçiş fırsatını eğitim kurumlarımız gerek öğretmenleri, gerekse öğrencileri komşu ülke Gürcistan’a tarihsel, eğitimsel ve kültürel mekanlara gezi organizasyonu şeklinde etkinliklerle eğitimsel boyutta bir etkinlik olarak anlamlandırılmalıdır.
Gürcistan’daki tarihi, turistik, eğitimsel, sanatsal, sportif ve kültürel mekanlara yapılacak gezi organizasyonları gerek eğitim kurum yöneticileri, gerek öğretmenler gerekse öğrenciler açısından anlamlılık taşıyacaktır. Bu tür eğitimsel etkinlikler çocuklarımızın, öğretmenlerimizin ve de okul yöneticilerimizin bakış açılarını geliştirip değiştirecek, farklı bakış açıları kazandıracaktır. Sonuç olarak insanlarımız üzerinde olumlu yönden eğitimsel edinimler ortaya çıkacaktır. Kimlikle geçiş bu kazanımların elde edilmesinde önemli bir fırsat olarak düşünülüp ele alınmalıdır.
Eğitim kurumlarımızın öğrencilere ve öğretmenlere dönük yapacakları bu tür etkinlikler çocuklarımız ve öğretmenlerimiz üzerinde çok olumlu geri dönütlerin ortaya çıkmasına yol açmış olacaktır. Bu durum toplumlararası kaynaşmanın olumlu bir şekilde oluşturulmasının temel taşlarının örülmesinin önünün açılmasına yol açacaktır.