Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN
Yüzeyde ne kadar tarih var ise, denizin altında da
o gün ihtişamı ile duran tarih bir vardır
“Bu görevimi 9 yıldır profesyonel olarak yapıyorum. Aynı zamanda Çanakkale batıkları dalgıçlığı da yapıyorum. Yüzeyde ne kadar tarih var ise, denizin altında da o gün ihtişamı ile duran tarih bir vardır. O da çok önemlidir. Türkiye’de zaten danışmanlık, tarih olarak en büyük yer altı ve deniz altı zenginliği burada mevcuttur. Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün 2004 yılında açmış olduğu kursa katıldık. O kursta başarılı olduktan sonrada bu belgeyi almaya hak kazandım.
Gelen insanların saf duyguları ile oynayarak onları kandırmamak gerekir
Bu nedenle Gelibolu Yarımadası Milli Parkı alan kılavuzlarındanım. Bu konuda aynı zamanda Gelibolu Yarımadası Alan Kılavuzu olarak bir ilki teşkil ediyoruz. Bu görevi yapmak için önce bu bölgeye aşık olmak gerekir. Bu bölgeye aşık olmadığınız takdirde bu işi yapamayız. Burası artık bir rant haline dönüştü. Gelen insanların saf duyguları ile oynayarak onları kandırmamak gerekir. Doğru bildiğini anlatmak gerekir.
Doğru bildiğini anlatmak içinde iyi araştırmak gerekir
Doğru bildiğini anlatmak içinde iyi araştırmak gerekir. Kısacası buraya aşık olmak gerekir. Bu bilgileri bu dokuz yılın vermiş olduğu araştırmalarla, Genel Kurmay Başkanlığı arşivi, ATS yayınları, burada askeri birlikleri de gezdirdiğimiz için onlarla ilgili diyaloglardan dolayı bilgilere ulaşmaya çalıştık ve halende ulaşmaya çalışıyoruz. Çanakkale Savaşları konusunda anlatılanlar ile benim dediklerim arasında fazla bir fark yoktur.
Olayın doğrusunu bilmeyenler, insanların o zaaflarından yararlanıyorlar
Aradaki çarpıklık şuradan geliyor. Olayın doğrusunu bilmediğiniz zaman iş hurafeleştirmeye gidecektir. Olayın doğrusunu bilmeyenler, insanların o zaaflarından yararlanıyorlar. Buraya gelen insanlar öz niyetle geliyorlar. Şehitliklerimizi ziyaret edip, onlara dua edeceğiz diyorlar. Zikri-fikri bir olmayan insanlar, insanların bu zaaflarından yararlanıp, onları farklı şekillerde bilgilendirmeye çalışıyorlar.
Doğruluk boyutunu anlatırken bir takım eklemeler yapıyorlar
Burada olayın boyutu çarpıklaşmaya ve hurafeleşmeye gidiyor. Çanakkale ili ilgili etraftan almış olduğunuz bilgilerin ve kitapların tabiî ki doğrulukları vardır. Fakat insanlar bu doğruluk boyutunu anlatırken bir takım eklemeler yapıyorlar. Bu eklemeler zaten olayın boyutunu farklı yönlere götürüyor.
Osmanlı İmparatorluğunu küçümsemek ve
Türk askerini küçümsemek için İngilizler tarafından yapılmış bir fotoğraftır
Türkiye’de Çanakkale Savaşlarındaki o günkü askerlerimizin durumunu anlatan biri kısa boylu ve diğeri uzun boylu iki askerin fotoğrafı ile ilgili düşünceniz nedir; Hepimizin evine, işçilerimizin, esnaflarımızın dükkânlarına asmış olduğu o fotoğraf aslında bizler için güzel bir şeydir. Fakat bu fotoğrafa dikkatlice baktığımızda aslen Osmanlı İmparatorluğunu küçümsemek ve Türk askerini küçümsemek için İngilizler tarafından yapılmış bir fotoğraftır. Dolayısıyla o fotoğrafta anlatılmak istenen şudur;
Fotoğraf 1918 yılından bahsetmektedir.
Bu fotoğrafın Çanakkale Savaşı ile bir alakası yoktur
“İşte Osmanlı İmparatorluğu bu haldeydi. Almanlar o arkasında görmüş olduğunuz o uçak ve tayyareleri onlara verdikleri için o teknoloji ile orada başarılı oldular.” Demek istenmektedir. Fakat bu fotoğraftaki uzun boylu askerin üzerindeki üniforma Fransız üniforması, ayağındaki bot İngiliz botudur. Kısa boylu askerin başındaki şapka Alman şapkasıdır. Tabii bu fotoğrafın orijinaline baktığımız zaman bu fotoğraf 1918 yılından bahsetmektedir. Bu fotoğrafın Çanakkale Savaşı ile bir alakası yoktur. Ama İngilizler tarafından bizi hakir görmek ve zayıf görmek, küçültmek için yapılmış bu fotoğraf bizde tam ters etki yaparak daha çok bir milli şuur kazandırmıştır.
Çocuklarımıza olayın doğrusu anlatılmalıdır
İnsanlarımız; vay be atalarımız ne halde mücadele etmişler de nasıl bu savaşı kazanmışlar diye düşünmüşlerdir. Tabiki bu olayın öyle düşünülmesi gerekir. Ama aklı kemale eren çocuklarımıza olayın doğrusu anlatılmalıdır. Bu fotoğraf bize İngilizler tarafından sunulmuştur. Fakat Türkiye’de bulunan ve bu işten rant sağlayıp, bu işten para kazanmak isteyen bazı insanlarda buna alet, aracı olmuşlardır. Bu fotoğrafın Çanakkale Savaşları ile ilgisi yoktur. Fakat aslında İngilizler tarafından kasıtlı olarak askerlerimizi küçük düşürmek amacıyla piyasaya sunulmuştur.”
teşekkürler
sayın editör. bu paylaşımınızdan dolayı teşekkür etmek istedim . bundan sonraki hayatınızda mutluluk başarı ve sağlıklı bir yaşam dilerim. çanakkale savaşları danışman özkan dal.