Haber: İlker ÇAKAN
Ülkemizde yapılan narenciye üretimi, kendi ihtiyacımızı karşıladığı gibi dış ticaretimizde de önemli bir payı olan ürün gurubumuzu oluşturmaktadır diyen Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar yaptığı açıklamada şunları söyledi;
“Ülkemizde yapılan narenciye üretimi, kendi ihtiyacımızı karşıladığı gibi dış ticaretimizde de önemli bir payı olan ürün gurubumuzu oluşturmaktadır. Toplam yaş sebze ve meyve ihracatımız içinde narenciye 2009 yılında miktar bazında % 43, değer bazında % 41 pay almıştır. 2009 yılı itibarıyla narenciye ihracatımızdan elde edilen döviz gelirimiz yaklaşık 802 milyon dolar olmuştur. Görüldüğü üzere narenciye ülkemiz yaş sebze ve meyve ihracatının lokomotifi konumundadır.
Narenciye ihracatımız içerisinde 282 milyon dolar gelirle limon ilk sırada
Narenciye ihracatımızda, 2009 yılında bir önceki yıla göre değer bazında % 37’lik, miktar bazında ise % 43’lük bir artış meydana gelmiştir. Toplam 802 milyon dolarlık narenciye ihracatımız içerisinde 282 milyon dolar gelirle limon ilk sırada yer almaktadır. Ayrıca narenciye ihracatımızda ilk sırada yer alan limonda, ihracatımız geçen yıla göre miktar bazında % 82’lik, değer bazında ise % 37’lik bir artış göstermiştir. Verilerden de görüldüğü üzere limon, narenciye ihracatımız içerisinde önemli bir yer almaktadır.
İhracat iadelerinin amacına ulaşabilmesi
Bindiği üzere narenciye ihracatında verilen teşvik primleri yani ihracat iadeleri, Ülkemizin narenciye ihracatında diğer ülkelerle rekabet edebilmesi, iç piyasada fiyat istikrarının sağlanması, üreticinin hak ettiği geliri elde edebilmesi bakımından son derece önemlidir. İhracat iadelerinin amacına ulaşabilmesi, ihracatçının önünü görebilmesi ve ihracatın gelişmesi için zamanında verilmesinin yanında, yeterli miktarda verilmesi de büyük önem taşımaktadır. Dolar kurundaki düşüş, yeterli miktarda ihracat iadesi verilmemesi, verilen ihracat iadelerinin de mahsup şeklinde uygulanması dış piyasada rekabeti zorlaştırmaktadır. İhracatta yaşanan bir tıkanma ise üreticilerimize yansımakta, pazarlama problemi ile karşı karşıya kalan üretici fiyat düşüşleri ile maliyetin altına ürün satmak zorunda kalmaktadır.Narenciye sezonunun başlamasına karşın ihracat iadeleri henüz belli olmamış, limonda ciddi fiyat düşüşleri meydana gelmiştir.
İhracat iadelerinin belli olmaması nedeniyle fiyatlarda yaşanan düşüş
Eylül ayında üretimin en yoğun yapıldığı Mersin ilimizde 83 kuruştan satılan limon 60 kuruşa gerilemiştir. İhracat iadelerinin belli olmaması nedeniyle fiyatlarda yaşanan düşüşün yanı sıra, ürün de pazarlanamamaktadır. Pazarlanamayan ve ihraç edilemeyen ürün, hem üreticinin hem Ülkemizin ekonomik kaybıdır. Sektör dört gözle ihracat iadelerini beklemektedir. Ülkemizin 2009 yılı itibarıyla turunçgillerden elde ettiği ihracat geliri yaklaşık 802 milyon dolardır. 802 milyon dolarlık gelir getiren bu sektörün kendi kaderine terk edilmemesi ve üreticilerimizin mağdur olmasının engellenmesi bakımından, ihracat iadeleri acilen açıklanmalıdır.”