Cuma, Aralık 19, 2025
tr
Ana Sayfa Blog Sayfa 237

Batum Karadeniz Türkü Topluluğu programına yoğun ilgi

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Başbakanlık Türk Tanıtım Fonunun katkıları-Türkiye Gürcistan-Batum Başkonsolosluğu-Rize Dernekleri Federasyonu işbirliği  ile düzenlenen ve Medya Sponsorluğunu;  Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi ve www.habergunebakis.com’un yaptığı “Rize Dernekleri Federasyonu Karadeniz Türkü Topluluğu Korosu  “10 Aralık 2011 Cumartesi saat: 20.00’de Gürcistan-Batum Drama Tiyatrosunda “Voice Of Black Sea” adlı konser verdi.

 
                                        
                                       Karadeniz Türkü Topluluğunun Koro Şefi
                                         Abdullah Gündüz konuşma yaparken
 
  Karadeniz Türkü Topluluğunun Koro Şefliğini Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk Halk Müziği Koro Şefi Abdullah Gündüz yaptı. Müzik programı başlamadan önce Rize Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Süleyman Basa, Türkiye Gürcistan Büyükelçisi L.Murat Burhan birer konuşma yaptılar. Rize Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Süleyman Basa yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Rize Dernekleri Federasyonu olarak önemli projeler yaptık. Burada bu programı yapmaktan çok mutluyum. Kendi evimde gibi hissediyorum. Kendimde zaten bu bölgenin çocuğu olarak Laz kültürü ile yetiştim.” Karadeniz Türkü Topluluğu düzenlenen bu gecede birbirinden güzel yöresel Karadeniz türküleri seslendirdiler. Batum Voice Of Black Sea konserini yaklaşık 300 kişi dinledi.

“Edebiyat Dünyamızdan Hoş Sedalar” kitabı

0

  Sevgili kadim dostum, Sn. Abdullah Satoğlu Beyefendinin 2. cildini çıkarmış olduğu “Edebiyat Dünyamızdan Hoş Sedalar” isimli bu kitap, derin araştırmalar sonucu doğmuş ve okuyucusu ile buluşmuştur. Kitapta 30 tanınmış edebiyat, fikir, kültür ve sanat adamının eserleri hakkında örneklemeler ve değerli bilgiler bulunmaktadır. Kitabın içinde yer alan bu değerli şahsiyetlerden tanıdığım ve usta kalem olarak adlettiğim bazı kalem arkadaşlarımı görmek beni son derece mutlu etti. Ayrıca kitaptan okuduğuma göre, kitabın basım aşamasında olduğu süreçte bazı değerli üstatlarımızın kitabı göremeden hayata veda ettiklerini öğrendim. İşte bu okuduğum satırlar yazımın ana başlığını “Edebiyat Dünyamızdan Hoş Vedalar” olarak koymama vesile oldu. Ancak bana sorarsanız onlar şahsen aramızdan ayrılmış olsalar da, arkalarında bıraktıkları değerli eserleri ile daima gönüllerde yer alacaktır, yaşayacaktır.

 
                                                    
                                     “Edebiyat Dünyamızdan Hoş Sedalar” kitabı
 
  Kayseri’nin yetiştirdiği değerli gazeteci, şair, yazar, kültür ve folklor adamı araştırmacı, mümtaz insan Abdullah Satoğlu; “Edebiyat dünyamızdan Hoş Sedalar” isimli bu kıymetli eserini son derece büyük bir titizlik içinde hazırlamış. Kitapta kimi anlatıyorsa, yazının baş sayfasına anlatılan kişinin fotoğrafını koymuş olması, kitabın daha kolay okunur ve anlaşılır olması bakımından kitaba ayrı bir ahenk katmış. Anlatılan portrelerde şiirlerinden seçilmiş örneklere yer verilmesi, beraberinde yer alan yazılarda lirik bir hava estirmiş.

Anlatımlarında son derece sade, temiz ve arı bir dil kullanan Satoğlu, bu güzel çalışması ile, Türk Edebiyat Dünyasına son derece önemli bir eser kazandırmıştır.

  Sevgili dostum, değerli kalem arkadaşım Abdullah Satoğlu’nun güzel kişiliği, her daim gülen yüzü, misafirperverliği, beyefendiliği, insani yönünün kuvvetliliği, duyarlı yüreği, sevgili ve saygılı davranışları ile çevresinde son derece sevilen ve sayılan bir insan olduğu gözle görülür bir gerçektir. Bu gerçek duruş, gelecek kuşaklara muhterem bir kişilik içinde eserlerini büyük bir özenle bırakacaktır.

  Bu gönül dostunu, mana da ve madde ayrı ayrı tanımak lazımdır diye düşünüyorum. Manada tanımak için; şiirlerini okumak, zaten onun ruh âlemi içine girmek demek olduğundan pek zor değildir. Maddede tanımak için ise; bu kadar da zahmete gerek yok. Ne kadar faal, ne kadar hareketli, ne kadar atılgan olduğunu, bu meziyetleri kadar da insan sevgisi ile dolu olduğunu ve dost olduğunu bilmeyen yoktur herhalde; çünkü o, bazen Yunus yüreğini taşır yüreğinde, bazen bir Evliya Çelebi olur yazılarında, bazen Molla Fenari olur aziz inancıyla, bazen de küçük bir çocuk olur yüzündeki gülüşüyle, ama her şeyden önce o Türk Edebiyat dünyasının ağabeyidir, kalemi kırılmaz güçlü ve muhterem bir edebiyatçıdır.

 
                                                 
                                               Şair ve Yazar Abdullah Satoğlu
 
  Birbirinden değerli birçok güzel esere imza atmış Satoğlu’nun bu kitabını okurken, ufkum ve gönlüm aydınlandı. İyi ki varsın, iyi ki yazıyorsun… Eline, yüreğine, gönlüne sağlık…

“Edebiyat Dünyamızdan Hoş Sedalar” Akçağ yayınlarında gün yüzü görmüş olup, 2. hamur kâğıda, ofset baskı tekniği kullanılarak 176 sayfadan oluşmaktadır.  

Hopa Kaymakamı Abdullah Akdaş:”Sarp Sınır Kapısından Gürcistan’a kimlikle geçiş 10 Aralık’da başlayacaktır”

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Sarp Sınır Kapısı Mülki İdare Amiri ve Hopa Kaymakamı Abdullah Akdaş  Sarp Sınır Kapısından Gürcistan’a kimlik kartlarıyla geçişin başlaması ile ilgili olarak Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve www.habergunebakis.com Haber Sitesi Editörü İlker  Çakan’a yaptığı açıklamada şunları söyledi;

  “Türkiye-Gürcistan arasında iki ülke vatandaşlarının Sarp Sınır Kapısından kimlik kartlarıyla geçiş yapabilmeleri hususunda bu yıl bir anlaşma imzalanmıştı. Bu nedenle Sarp Sınır Kapısından vatandaşlarımızın kimlik kartlarıyla Gürcistan’a geçiş yapabilmeleri ilgili olarak tüm hazırlıklarımızı tamamladık. Sarp Sınır Kapısından Gürcistan’a kimlik kartlarıyla geçiş 10 Aralık’da başlayacaktır. Vatandaşlarımızın Sap Sınır Kapısına gelişlerinde sadece yanlarında kimlik kartlarını bulundurmaları yeterli olacaktır. Vatandaşlarımız kimlik kartlarıyla vizesiz olarak Gürcistan’a geçişlerinde orada 90 gün süreyle kalabileceklerdir. Bu işlem sırasında vatandaşlarımızdan sadece kimlikle geçiş formu ücreti olarak 1 TL. alınacaktır.”

Sarp Sınır Kapısından kimlikle geçiş başladı

0

Haber: İlker ÇAKAN                      

  13 Aralık 1957 tarihinde Paris’te akdedilen ve Türkiye tarafından da imzalanıp onaylanarak 1 Aralık 1961  tarih ve 10972 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış olan “Avrupa Konseyi’ne Devletlerarasında  Kişilerin Seyahatleri  ile ilgili Avrupa Anlaşması’na” göre, pasaportsuz seyahat rejiminden istifade eden “Almanya, Belçika, Fransa Hollanda, İspanya, İsviçre, İtalya, Lihtenstayn, Lüksemburg, Malta ve Yunanistan” vatandaşları, ülkemizin uluslararası hava ve hudut kapıları, Yunanistan ve Bulgaristan’a açılan kara hudut kapılarımızdan Türkiye’ye kimlik kartlarıyla, Doğu ve Güneydoğu illerinde bulunan ve Gürcistan, Ermenistan(şu an kapalı), Azerbaycan-Nahcivan, İran, Irak ile Suriye’ye açılan hudut kapılarımızdan ise geçerli pasaport ile giriş ve çıkış yapabilmektedirler.

  Gürcistan Dışişleri Bakanlığınca Gürcistan’da yürürlükte olan “Yabancıların Hukuki Durumu Hakkında Kanun’un” 4. maddesinin 5.bendinin 5. fıkrası uyarınca, AB üyesi ülkeleri vatandaşlarının Gürcistan’a kimlik kartlarıyla girebileceklerinin bildirildiği ve anılan ülke vatandaşlarının Türkiye-Gürcistan sınırından kimlik kartlarını ibraz etmek suretiyle geçebilmeleri talep edilmiştir.

  Gürcistan Dışişleri Bakanlığının talebi İçişleri Bakanlığınca uygun görülmüş olup, AB’ye üye olmak birlikte aynı zamanda Avrupa Konseyine üye ülkelerden kimlik kartlarıyla seyahat edebilen “Almanya, Belçika, Fransa, Hollanda, İspanya, İtalya, Lüksemburg, Malta ve Yunanistan vatandaşlarının Artvin ve Ardahan’daki hudut  kapılarımızdan İçişleri Bakanlığı’nın konuyla ilgili genelgesi çerçevesinde kimlik kartlarıyla Gürcistan’a çıkış ve tekrar ülkemize giriş yapmalarına izin verilmiştir. Bununla ilgili uygulama Sarp Sınır Kapısında 21.11. 2011 tarihinden itibaren başlamıştır.

EXPO 2016 Antalya’da

0

Haber: İlker ÇAKAN

  TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Expo 2016 organizasyonunu kazanan Antalya kentini tebrik ederken, “Antalya valisinden, bürokratına, milletvekilinden işadamına, sivil toplum kuruluşlarından sokaktaki gençlerine kadar bir ve beraber olmayı başararak büyük bir başarı öyküsü yazdı” dedi. Antalya şehrinin Expo organizasyonunu kazanması dolayısıyla bir mesaj yayımlayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu şu ifadeleri kullandı:

  2016 yılında Türkiye’de şimdiye kadar düzenlenmiş en büyük organizasyonlardan birisine, A kategorisindeki bir EXPO’ya ev sahipliği yapacak olan Antalya’yı yürekten kutluyorum.

Bu başarı, sadece Antalya için değil, ama aynı zamanda bütün şehirlerimiz için de bir referans noktası olacaktır. Expo 2016 Antalya, sadece peyzaj ve süs bitkileri alanlarını değil pek çok sektörü içine alan dev bir kazanım olacaktır. Lojistik sektörü başta olmak üzere; konaklama, yeme-içme, sağlık, temizlik, peyzaj, inşaat gibi birçok sektörde canlanma sağlanacak, istihdam yaratılacaktır.

500 Avro’luk paket turlar

  EXPO 2016’yı 5 milyon yabancı turistin ziyaret etmesi ve bunun 2 milyonunun sadece EXPO amacıyla Türkiye’ye gelmesi beklenmekte.  Her bir turistin ortalama 500 Avro’luk paket turlar ile Türkiye’ye geldiğini düşündüğümüzde bu sadece ziyaretlerden kazanılmış 1 milyar Avro gelir anlamına gelir ki, bir kentin ekonomisi için çok önemli bir kazançtır.

 

TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu: “Türkiye bölgenin en büyük ekonomisi ve sanayisi konumundadır”

0

Haber: İlker ÇAKAN 

  TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu  26.11.2011 tarihinde düzenlenen V. OSB Enerji Zirvesi nedeniyle yaptığı konuşmada şunları söyledi;

Türkiye’de yapısal değişim ve dönüşüm sürecinin mimarları

  “Kıbrıs’ta bulunmaktan son derece memnunum. Organize Sanayi Bölgesi ve Enerji konularını birlikte ele aldığı ve bu toplantıyı burada düzenlediği için OSBÜK Başkanı ve TOBB Sanayi Odaları Konsey Başkanı Sayın Nurettin Özdebir ve OSBÜK Yönetim Kuruluna teşekkür ediyorum. Bu sabah Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakanın bizimle bir arada bulunması bize şevk veriyor. Burada benzer etkinlikler için ve yatırımlar için cesaret veriyor. Başta Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbaka olmak üzere, Sayın Bakanlara teşekkür ediyorum. Sayın Başbakan Yardımcımız Türkiye’de yapısal değişim ve dönüşüm sürecinin mimarlarındandır. Burada bizimle birlikte olması bize cesaret veriyor. Sayın Başbakan Yardımcımıza iş dünyası adına şükranlarımı sunuyorum.

  Sayın Enerji ve Tabii kaynaklar bakanımız, dünya vizyonu yanında, Türkiye’nin enerji politikasında da vizyon sahibi bir siyasetçidir. Daima iş dünyasının yanında yer almaktadır. Özellikle, cari işlemler açığını azaltmaya ve Türkiye’nin 2023 hedefine katkı sağlayan yatırım politikası için de Sayın Bakanımızı kutluyorum. Bugün bizimle birlikte olduğu için de teşekkür ediyorum. Organize Sanayi Bölgeleri modeli Türkiye’nin sanayileşmesinde ve sanayinin Anadolu’ya yayılmasında büyük katkı sağlamış bir sistemdir. Kamu – özel sektör ortaklığının başarılı örneklerindendir. Dünya Bankası kredisiyle başlayan, yarım asırlık OSB tecrübemiz, ülkemiz sanayinin bugünkü noktaya gelmesine çok önemli katkılar sundu. İlk OSB’lerimiz Bursa, Manisa ve Eskişehir’de kuruldu. Bugün bu 3 ilimiz, OSB’lerin de ciddi katkısıyla sanayileşme konusunda büyük mesafeler kateddi.  

  Artık neredeyse her ilimizde en az bir OSB bulunuyor ve sanayicisinden sıradan vatandaşına herkes o ildeki OSB’nin nerede olduğunu biliyor. 1980’de Türkiye’de sadece 12 OSB vardı. Bugünse 200’e yakın OSB yatırımcılarla dolmuş durumda. Üstelik bunlar tüm Anadolu’ya yayılmış. İstihdama ve mesleki eğitime ciddi katkı sağlıyor. Tek-durak ofis anlayışıyla hizmet veriyor. Bu sayede sanayimizin geldiği nokta çarpıcı bir başarı hikâyesidir. İtalya ile Çin arasındaki geniş coğrafyada en büyük sanayi üretim kapasitesi bu topraklardadır.

Manisa OSB’yi 200 Avrupa şehri arasında

  1980’lerin başında Suudi Arabistan ekonomisi, Türkiye’den daha büyüktü, Yunanistan’la ise eşit konumdaydık. Bugünse Türkiye bu bölgenin en büyük ekonomisi ve sanayisi konumundadır. Türkiye bunu, petrol veya doğalgaz gibi kaynaklara sahip olmadan, sadece girişimci gücüyle başarmıştır. Dünyaca ünlü Financial Times‘ın çıkardığı, “Foreign Direct Investment” dergisi Manisa OSB’yi 200 Avrupa şehri arasında “doğrudan yabancı yatırım için en uygun şehir” seçmiştir. OSB’ler, sektöre giriş engellerinin azaltılması konusunda fayda sağlamış bir modeldir. Zira OSB yönetimlerine verilen ruhsat ve izin verme yetkileri sayesinde, bünyesindeki firmalara çeşitli altyapı hizmetleri sunulmaktadır.

Türkiye’de kişi başına yıllık elektrik tüketimi 2400 kilowat saat civarında

  Elektrik, su, telefon gibi altyapı hizmetlerinin işletmelere sağlanması, OSB içinde yer alan firmalar için çok daha çabuk gerçekleşmektedir. Bugünkü toplantıyı ben çok önemsiyorum. Bu organizasyonu düşünenleri, emeği geçenleri tebrik ediyorum. Zira, özellikle enerji alanında OSB’lerin önemi önümüzdeki dönemde giderek artacaktır. Bakın, Dünya Bankası verilerine göre, Türkiye’de kişi başına yıllık elektrik tüketimi 2400 kilowat saat civarında. Bizim arasına girmeyi hedeflediğimiz Dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinse bu oran 6 ile 8 bin kilowat saat arasında.

Cumhuriyetimizin 100. Yılında, dünyanın 10 ekonomisi içinde

  Yani, eğer Cumhuriyetimizin 100. Yılında, dünyanın 10 ekonomisi içinde olacaksak, 500 milyar dolar ihracat yapacaksak, enerji altyapımızı da 2-3 kat da büyütmemiz gerekecek. Bu yatırımların yapılmasında ve sanayicilere göreli olarak daha ucuz elektriğin sunulmasında OSB’lerin önemli bir rolünün olacağını düşünüyorum. OSB’ler elektrik ve doğalgaz tüketimi açısından çok önemli müşterilerdir. Sayın Bakanımızın, yatırımcı dostu vizyonu çerçevesinde, OSB sanayicimizin enerji maliyetlerini düşürecek tedbirleri alacağını umuyoruz. Ayrnı şekilde, Elektrik Piyasası Kanunu ile elektrik üretmede OSB’lere üretim, temin ve dağıtım yetkisi verildiği gibi, Doğal Gaz Piyasası Kanunu’da değişiklik yapılarak benzer yetkinin doğal gaz alanında da verilmesi son derece yararlı olacaktır.

OSB’lerin yeni teşvik modelinin merkezinde olması

  Aynı mesele su tüketimi, çevresel hizmetler, AR-GE faaliyetleri gibi konular için de geçerli.  İşte bu açıdan OSB’lerin altyapı noktasında bu hizmetleri sunma işlevleri daha da önemli hale gelecek. Hepimizin bunun farkında olması gerekiyor. Hazırlıklarımızı ve altyapımızı dünyanın 10 büyük ekonomisinden birinin OSB’lerini hazırlamak adına yapmamız gerekiyor. Ayrıca çarpık sanayileşmenin önlenmesi ve tarım arazilerinin korunması için fabrikaların OSB’lere taşınması teşvik edilmeli, yeni fabrikaların da buralarda kurulması için sanayiciler yönlendirilmelidir. OSB’ler kayıt dışı ekonomi ve kayıt dışı istihdamın önlenmesi açısından da en uygun faaliyet alanları olduğundan bütün OSB’lerin yeni teşvik modelinin merkezinde olmasında büyük fayda görüyoruz.

Tek başına OSB’leri kurmak, sanayileşme için yeterli değildir

  OSB’ler bölgesel sanayi gelişimi için oldukça etkili bir araçtır. Ancak tek başına OSB’leri kurmak, sanayileşme için yeterli değildir. OSB’lerin genel bir sanayi stratejisinin parçası olması gerektiği de unutulmamalıdır. Bu çerçevede nitelikli insan kaynağına, teknolojiye, altyapıya ve finansmana erişimin temini sağlanmalıdır. Öte yandan OSB’ler konusunda yapacaklarımızın sonuna gelmiş değiliz. Türkiye’nin OSB modelinin de geliştirilmeye ihtiyacı vardır. Doğu Asya’da OSB’ler daha büyük alanlarda kurulmakta ve kendileri ayrı birer şehir haline gelmektedir.

Fren-denge mekanizmaları son derece sağlıklı işlemektedir

  Bizdeki OSB’lerin neredeyse 10 katı büyüklüğünde olan bu OSB’ler, yaşam, üretim, eğitim, teknoloji ve lojistik merkezi olarak tasarlanmışlardır. Buralarda teknoparklar ve lojistik merkezler kurulmaktadır. Liman, havaalanı, meslek okulları ve üniversiteler, hatta yerleşim ve turistik alanlar sanayi tesislerinin yanı başında yer almaktadır. Asya’daki bu bölgelerin bir ortak noktası da yönetişim modellerinin bir hayli gelişmiş olmasıdır. Bölge yönetimi özel sektör tarafından yapılırken, bir kamu idaresi de etkin biçimde denetimi sağlamaktadır. Fren-denge mekanizmaları son derece sağlıklı işlemektedir. Sanayimizin, dolayısıyla da ekonomimizin bir üst lige sıçrama yapması için artık farklı bir büyüme modelini benimsememiz gerekiyor. Yeni bir OSB politikası da bu büyüme modelinin önemli bir parçası olmalı.

Filistin’de bir Organize Sanayi Bölgesi kurmak için çalışmalarımız

Yemen’de, Moritanya’da, Benin’de organize sanayi bölgeleri kurmak

  Bu çerçevede 50 yıllık OSB tecrübesini başka ülkelere daha organize biçimde aktarabiliriz. Türkiye’nin bugün ulaşmış olduğu sanayi üretim yapısından ve OSB tecrübesinden, etrafımızdaki ülkelerin ve hatta çok daha geniş bir coğrafyanın öğrenebileceği çok şey var. Biz, TOBB olarak bu OSB modelimizin bölge ülkelerine de yayılması için bir dizi çalışma yürütüyoruz. Filistin’de bir Organize Sanayi Bölgesi kurmak için çalışmalarımız artık yatırım aşamasına geldi. Bunun dışında İslam Kalkınma Bankası ile işbirliği içinde Yemen’de, Moritanya’da, Benin’de organize sanayi bölgeleri kurmak için çalışmalar başlattık.

Çinli şirketler tarafından Afrika, Ortadoğu ve Asya’da yapılacak 50 adet OSB projesi

  Türk özel sektörü tarafından, başka ülkelerde kurulacak OSB’ler, yerel ekonomiye katkılarının yanında, Türk değer zincirlerinin bu ülkelere yayılmasına da büyük bir katkı sağlayabilir. Bu yolla, bu ülkelerdeki iş yapma ortamı, Türk yatırımcılar için daha elverişli hale getirilebilir. Bu şartları yerine getiren projelere kamu tarafından teşvik sağlanması da yeni OSB politikası kapsamında düşünülebilir.

  Mesela Çin devleti, Çinli sanayi şirketlerinin küreselleşmesine katkı sağlamak amacıyla, Çinli şirketler tarafından Afrika, Ortadoğu ve Asya’da yapılacak 50 adet OSB projesinin yatırım maliyetinin yüzde 30’unu karşılama kararı almış. Bizim de, en azından kendi doğal hinterlandımız için geç kalmamamızda fayda vardır. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken, sizleri tekrar saygıyla selamlıyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.”

Trabzon’da Ana-kız okuldayız kampanyası projesi

0

Haber: İlker ÇAKAN              

  Türkiye çapında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde ve eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde başlatılan “Ana-Kız Okuldayız”  kampanyası çerçevesinde Trabzon Valiliği Halk Eğitim Merkezi tarafından yürütülen projenin sertifika töreni Trabzon Forum Alışveriş Merkezi’nde gerçekleştirildi.

 
                                    
                               Trabzon’da Ana-kız okuldayız kampanyası projesi

Etnografya Turizm Hasır Evleri Projesi

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından yayınlanan turizm ve bölge potansiyelinin harekete geçirilmesine yönelik hibe programı kapsamında Trabzon Valiliği-Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından yürütülen Etnografya Turizm Hasır Evleri Projesinin tanıtım kokteyli gerçekleştirildi. Proje ile birlikte sosyo-ekonomik durumu düşük, yaşları 17-24 arasında değişen 24 kadına, kazaziye, hasır eğitimleri verilecek. Bu kapsamda hasır ve kazaziye sanatının yeniden modern tasarımlarla turizm sektörüne tanıtılmasına katkı sağlanacaktır.. Hasırdan yapılan el sanatları çeşitlenecek.

 

Tekirdağ geleneksel Ankara el sanatları sergisi

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Geleneksel Tekirdağ el dokumaları sergisi 26 Kasım 2011 de saat 18.00 de Ankara Kalesinde bulunan (GESAV) Geleneksel Türk el sanatları vakfında sergi açıldı. Sergi Ankara da 26 Kasım – 11 Aralık 2011 tarihleri arasında açık olacak. Serginin organizasyonu GESAV’ın ve Tekirdağ Özel İdaresinin katkılarıyla düzenlenmiştir.

 

 

 

Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesinin beşinci sayısı çıktı

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Gürcistan-Acara Özerk Cumhuriyetinin başkenti Batum’da yayın hayatına başlayan ve Batumi-Georgia Network Medya Grup tarafından çıkarılan, Türkiye temsilciliğini de Habergünebakış Sitesinin yaptığı  (www.habergünebakis.com)  Karadeniz Bölgesinin Türkçe-Gürcüce dilinde haftalık olarak yayınlanan tek gazetesi olan Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesinin beşinci sayısı çıktı.”Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi” nin kağıdı kuşe, haftalık tirajı 5.000 olup, renkli olarak yayınlanmaktadır.

 
               

           Haberci Gazetesi 1.sayfa  Haberci Gazetesi 2.sayfa   Haberci Gazetesi 3.sayfa

 

            

         Haberci Gazetesi 4.sayfa    Haberci Gazetesi 5.sayfa   Haberci Gazetesi 6.sayfa

 

                                 

                                 Haberci Gazetesi 7.sayfa    Haberci Gazetesi 8.sayfa   
error: Content is protected !!