Cuma, Aralık 5, 2025
tr
Ana Sayfa GENEL Öğretmen... Öğretmenim...

Öğretmen… Öğretmenim…

  Öğretmenlik sadece belli saatlerde okula gidip. Sınıflarda tahtaya müfredata uygun yazılar yazıp onlarıda defterlerinize geçin. Ve bu yazdıklarımdan mesulsunuz vede yalnızca onlardan sizleri yazılıya tabii tutacağım demek değildir.
  Öğretmenlik topluma ışık olmaktır. Toplum içinde ki cevherleri çıkarıp ayrıştırıp, toplumların hizmetine uzmanlıklarına göre dallarına göre olgunlaşmış meyveleri sunmak ve de bir sonraki nesillere ışık tutmak kılavuz olmakla yükümlü sorumluluğu ağır bir meslektir.
  Bu sebeble sizlere misalen bir önemli açıklamayı iyi okumanızı ve idrak etmeniz temennisiyle;
  Diyarbakır’ ın bir dağ köyünde ilköğretimde görev yapan öğretmen Matematik dersinde ;
  – Bir kasada şu kadar çilek varsa, 10 kasada kaç çilek vardır? Diye öğrencilerine bir soru soruyor.
  Öğrenciler:
  – Öğretmenim çilek ne? Diyorlar.
  Öğretmen:
  – İşte çocuklar çilek.
  – Biz hiç çilek yemedik. diyorlar.
  Bunun üzerine öğretmen pes etmiyor, oturup Bursa’daki tarım firmalarına toprak numunesi yolluyor ve diyor ki;
  – Bu toprakta çilek yetişir mi ? diyor.
  Bursa’daki firmalardan cevap geliyor.
  – Evet Diyarbakır şartlarında çilek yetişir.
  Hatta mektubun yanında çilek fideleri ve yetiştirme şeklini anlatan bir tarif yolluyorlar. Öğretmen öğrencilere okuyor nasıl yetiştirileceğini, çıkarıyor bahçeye ve diyor ki:
  – Bu sene size matematikten sınav yok.
  Öğrenciler:
  –E nasıl not alacağız öğretmenim?
  Hepsine bahçeyi kazdırıp, çilekleri diktirip, can sularını verdikten sonra her birine dörder çilek fidesi verip:
  – Şimdi gideceksiniz evinize anne babanıza ben size nasıl öğrettiysem sizde onlara öyle öğreteceksiniz.
  Çocuklar gidiyor evlerine hepsi anlatıyorlar ve çilekleri dikiyorlar ve 
öğretmen diyor ki:
  -Çilek mevsimi gelince getireceksiniz tabakta on tane çileğe bir not alacaksınız.
  Çocuklar tabaklarla getiriyorlar #geleceginbmimarlariogretmenler çilekleri sayıyor     öğretmen çilekleri eksik olanlara da tam not veriyor ve sonra diyor ki:
  – Çocuklar nasılmış tadı?
  Öğrenciler:
  -Valla ucunda not vardı diye yiyemedik.
  – Hadi bakalım yiyin. Diyor öğretmen.
  Çocuklar ağızlarını burunlarına bulaştıra bulaştıra yiyorlar çilekleri. Aradan iki yıl geçtikten sonra çilek girmemiş o köyün halkı şu anda Diyarbakır’ın pazarında çilek satıyorlar.
   Şimdi düşünüyorum da, öğretmen olmak bu işte gerçekten…
   Tahtada müfredat anlatmak değil…
   Bulunduğun yere bulunduğun ülkeye, okula bir şeyler katmak…
   Kalınız sağlıcakla…

YORUM YAP

Please enter your comment!
Please enter your name here

SON HABERLER

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat:”Türkiye ekonomisi büyüyor”

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat “Kasım ayı dış ticaret verileri” ile ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları söyledi; “ Küresel ekonomik büyümenin zayıf seyrettiği, korumacılık...

Amasya Emniyet Müdürlüğü’nden göçmen kaçakçılığı operasyonu

Amasya İl Emniyet Müdürlüğü-Amasya Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan operasyonda 13 düzensiz göçmen yakalandı. Amasya Valiliği’nin konuya ilişkin açıklaması...

Milli Savunma Bakanlığı- Bakan Yardımcısı Salih Ayhan

29 Kasım 2025 tarihli ve 33092 sayılı resmi gazetede yayınlanan Cumhurbaşkanlığı’nın 2025/452 sayılı kararına göre Sivas ve Şanlıurfa eski Valisi, Vali-Mülkiye Başmüfettişi Salih Ayhan...

Ticaret Bakanlığı’ndan piyasa değeri 94 milyon TL olan başarılı kaçak sigara operasyonu

Ticaret Bakanlığı-İstanbul Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü ekiplerinin başarılı operasyonu sonucu İstanbul Ambarlı Gümrük Kapısında piyasasa değeri 94 milyon TL olan 394 bin...

SON YORUMLAR

error: Content is protected !!