Haber:
İlker ÇAKAN
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, mülkiyetle ilgili yolun başında olduklarını söyledi. Bu konuda bilgi kirliliği yaratıldığına işaret eden Akıncı, “Müzakere masasında harita, yüzdelik veya tek bir köy adı konuşulmadı. Günü ve saati geldiğinde konuşulacak. Henüz zamanı gelmiş değil” dedi. Akıncı, Kıbrıs Türk halkını tehlikeye düşürecek, hak etmediği çerçevede yaşamaya itecek tek bir adım atmayacağını vurgulayarak, “Halkın huzur içinde olmasını istiyorum” ifadesini kullandı.
Mehmet Özkardaş başkanlığındaki Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (KAMU-SEN) heyetini kabulünde Kıbrıs konusunda açıklamalarda bulunan Mustafa Akıncı, 47 yıldır süren müzakere sürecinin 3’üncü ayında olduğunu söyledi. Akıncı, “İnsanımız Kıbrıs sorununda bir yere varılacağına inanıyor. Mutluyum” dedi.
“Müzakere süreci ve bu konudaki gelişme bizim geleceğimizdir” diyen Akıncı, süreçle ilgili birinci ağızdan görüş talep edilmesinin doğal olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, önümüzdeki hafta hükümeti ve Meclis’te temsil edilen siyasi partileri bilgilendireceğini; bu Çarşamba sabahı da basın-yayın kuruluşlarından temsilcilerle toplantı yapacağını belirtti. Sivil toplum için de bir platform oluşturulacağını belirten Akıncı, Meclis Başkanı Sibel Siber ile de görüştüğünü ve önümüzdeki ay milletvekilleriyle Meclis’te bir araya geleceğini kaydetti.
“Kıbrıs sorunun 2 tarafın yararına çözülebilmesi” konusuna verdiği önemden söz eden ve 11 Şubat Ortak Metni’ne sadık olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakerelere bu konuda teyit alındıktan sonra başlandığını anımsattı.11 Şubat metninde “AB normları ve ilkelerine” de atıfta bulunulduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “AB normlarının benimsenmesi, iki kesimlilikten vazgeçildiği anlamına gelmiyor” dedi.
Süreçteki birkaç önemli prensip ve AB’nin süreçteki yerine ilişkin tartışmalara değinen Akıncı, “Bu BM sürecidir. AB temsilcisi 2012’de vardı. Aynı kişi yeniden tayin edildi. Teknik ve uzmanlık bilgisi sürecek” ifadesine yer verdi.
” KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Anastasiadis anlaşacak, bu iş bitecek’ şeklinde bir bilgi kirliliği var. 11 Şubat metninde iki liderin anlaşması esastır’ ifadesi var ama bu konuda kararı halk verecek” diyen Akıncı, referanduma kadar halka yeterli zamanın verileceğini ve bu konunun enine boyuna anlatılıp, konuşulacağını söyledi. Kıbrıslı Türklerin özgürlüğünün, eşitliğinin ve güvenliğinin literatüründeki 3 önemli konu olduğuna ve bu konuda sözünde duracağını vurgulayan Mustafa Akıncı, halkın onayını almayan bir anlaşmanın sağlam bir anlaşma olamayacağını ifade etti.
“Böyle bir anlaşma bulabilir miyiz? Bulabiliriz” diyen Mustafa Akıncı, kapsamlı çözüm ve güven artırıcı önlem konularına da değinerek, mülkiyetle ilgili yolun başında olduklarını söyledi.
Güney Kıbrıs’ta bir gazetenin köy isimleri yayımladığını ve kuzeydeki bazı gazetelerin de bunu ön plana çıkardığını ifade eden Akıncı, “Rum basınında uydurma haberler var. Biz de bu nedenle hak etmediğimiz çerçevede suçlanıyoruz.
Bu konuların en sona bırakılmasının bir amacı olduğunu da söyleyen Akıncı, spekülasyonlara işret etti.
Konuşmasında, “bütün konuların her başlığında anlaşmaya varılması” yönündeki prensip kararını da hatırlatan Akıncı, “Ortaya çıkacak paket halka sunulacak” dedi.
Birincil hukuk konusunda da değinen Mustafa Akıncı, “Anlaşmanın mahkemelerde delinmesini istemiyoruz. Bu konu konuşuluyor” dedi. Müzakerelerde ciddi bir safhaya gelindiğini ifade eden Akıncı, Kıbrıslı Türklerin haklarının yıllardır çiğnendiğini kaydetti. Akıncı, “uluslararası hukukta yer almak”, “haksız ambargoları aşmak” ve “karşı tarafın haklı olduğu noktaları görmek” konularına verdiği öneme işaret etti.
“Daha önümüzde bir yol var” diyen Akıncı, Kıbrıs Türk halkının haklarını savunmak için seçildiğini kaydederek, “Kimse endişe etmesin” çağrısını yineledi. Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bulunacak çözümde hem kendi hakkımızı koruyacağız, hem de karşı tarafın hakkına saygı duyacağız. Anlaşmayı tasdikleyip, onaylayacak olan halktır. Sizi o noktaya götürene kadar üzerime düşeni yapacağım ”
KAMU-SEN Başkanı Mehmet Özkardaş ise konuşmasında, Kıbrıs’ta sürdürülen kalıcı çözüm müzakerelerinin “Federal Kıbrıs” ortaklık devletiyle sonuçlanmasını istediklerini vurguladı.
11 Şubat 2014 mutabakat metninden sapılmaması gerektiğini vurgulayan Özkardaş, “KAMU-SEN olarak Mustafa Akıncı liderliğinde sürdürülen görüşmelere destek veriyoruz” dedi. Rum basınında yer alan bazı haberlerin halkın kafasında soru işareti yarattığını ifade eden Özkardaş, “Garantörlük” “AB temsilcisinin müzakere masasındaki yeri”, “Sarih çoğunluk hakkı”, “İkamete sınırlama”, “AB’nin birincil hukuku” ve “Mülkiyet” gibi konularda Akıncı’ya sorular yöneltti.
Özkardaş, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dan halkı bilgi kirliliğine mahkum etmeden, konuların istismar edilmesini önleyecek doyurucu açıklamaları zamanında yapmasını istedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, mülkiyetle ilgili yolun başında olduklarını söyledi. Bu konuda bilgi kirliliği yaratıldığına işaret eden Akıncı, “Müzakere masasında harita, yüzdelik veya tek bir köy adı konuşulmadı. Günü ve saati geldiğinde konuşulacak. Henüz zamanı gelmiş değil” dedi. Akıncı, Kıbrıs Türk halkını tehlikeye düşürecek, hak etmediği çerçevede yaşamaya itecek tek bir adım atmayacağını vurgulayarak, “Halkın huzur içinde olmasını istiyorum” ifadesini kullandı.
Mehmet Özkardaş başkanlığındaki Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (KAMU-SEN) heyetini kabulünde Kıbrıs konusunda açıklamalarda bulunan Mustafa Akıncı, 47 yıldır süren müzakere sürecinin 3’üncü ayında olduğunu söyledi. Akıncı, “İnsanımız Kıbrıs sorununda bir yere varılacağına inanıyor. Mutluyum” dedi.
“Müzakere süreci ve bu konudaki gelişme bizim geleceğimizdir” diyen Akıncı, süreçle ilgili birinci ağızdan görüş talep edilmesinin doğal olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, önümüzdeki hafta hükümeti ve Meclis’te temsil edilen siyasi partileri bilgilendireceğini; bu Çarşamba sabahı da basın-yayın kuruluşlarından temsilcilerle toplantı yapacağını belirtti. Sivil toplum için de bir platform oluşturulacağını belirten Akıncı, Meclis Başkanı Sibel Siber ile de görüştüğünü ve önümüzdeki ay milletvekilleriyle Meclis’te bir araya geleceğini kaydetti.
“Kıbrıs sorunun 2 tarafın yararına çözülebilmesi” konusuna verdiği önemden söz eden ve 11 Şubat Ortak Metni’ne sadık olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakerelere bu konuda teyit alındıktan sonra başlandığını anımsattı.11 Şubat metninde “AB normları ve ilkelerine” de atıfta bulunulduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “AB normlarının benimsenmesi, iki kesimlilikten vazgeçildiği anlamına gelmiyor” dedi.
Süreçteki birkaç önemli prensip ve AB’nin süreçteki yerine ilişkin tartışmalara değinen Akıncı, “Bu BM sürecidir. AB temsilcisi 2012’de vardı. Aynı kişi yeniden tayin edildi. Teknik ve uzmanlık bilgisi sürecek” ifadesine yer verdi.
” KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Anastasiadis anlaşacak, bu iş bitecek’ şeklinde bir bilgi kirliliği var. 11 Şubat metninde iki liderin anlaşması esastır’ ifadesi var ama bu konuda kararı halk verecek” diyen Akıncı, referanduma kadar halka yeterli zamanın verileceğini ve bu konunun enine boyuna anlatılıp, konuşulacağını söyledi. Kıbrıslı Türklerin özgürlüğünün, eşitliğinin ve güvenliğinin literatüründeki 3 önemli konu olduğuna ve bu konuda sözünde duracağını vurgulayan Mustafa Akıncı, halkın onayını almayan bir anlaşmanın sağlam bir anlaşma olamayacağını ifade etti.
“Böyle bir anlaşma bulabilir miyiz? Bulabiliriz” diyen Mustafa Akıncı, kapsamlı çözüm ve güven artırıcı önlem konularına da değinerek, mülkiyetle ilgili yolun başında olduklarını söyledi.
Güney Kıbrıs’ta bir gazetenin köy isimleri yayımladığını ve kuzeydeki bazı gazetelerin de bunu ön plana çıkardığını ifade eden Akıncı, “Rum basınında uydurma haberler var. Biz de bu nedenle hak etmediğimiz çerçevede suçlanıyoruz.
Bu konuların en sona bırakılmasının bir amacı olduğunu da söyleyen Akıncı, spekülasyonlara işret etti.
Konuşmasında, “bütün konuların her başlığında anlaşmaya varılması” yönündeki prensip kararını da hatırlatan Akıncı, “Ortaya çıkacak paket halka sunulacak” dedi.
Birincil hukuk konusunda da değinen Mustafa Akıncı, “Anlaşmanın mahkemelerde delinmesini istemiyoruz. Bu konu konuşuluyor” dedi. Müzakerelerde ciddi bir safhaya gelindiğini ifade eden Akıncı, Kıbrıslı Türklerin haklarının yıllardır çiğnendiğini kaydetti. Akıncı, “uluslararası hukukta yer almak”, “haksız ambargoları aşmak” ve “karşı tarafın haklı olduğu noktaları görmek” konularına verdiği öneme işaret etti.
“Daha önümüzde bir yol var” diyen Akıncı, Kıbrıs Türk halkının haklarını savunmak için seçildiğini kaydederek, “Kimse endişe etmesin” çağrısını yineledi. Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bulunacak çözümde hem kendi hakkımızı koruyacağız, hem de karşı tarafın hakkına saygı duyacağız. Anlaşmayı tasdikleyip, onaylayacak olan halktır. Sizi o noktaya götürene kadar üzerime düşeni yapacağım ”
KAMU-SEN Başkanı Mehmet Özkardaş ise konuşmasında, Kıbrıs’ta sürdürülen kalıcı çözüm müzakerelerinin “Federal Kıbrıs” ortaklık devletiyle sonuçlanmasını istediklerini vurguladı.
11 Şubat 2014 mutabakat metninden sapılmaması gerektiğini vurgulayan Özkardaş, “KAMU-SEN olarak Mustafa Akıncı liderliğinde sürdürülen görüşmelere destek veriyoruz” dedi. Rum basınında yer alan bazı haberlerin halkın kafasında soru işareti yarattığını ifade eden Özkardaş, “Garantörlük” “AB temsilcisinin müzakere masasındaki yeri”, “Sarih çoğunluk hakkı”, “İkamete sınırlama”, “AB’nin birincil hukuku” ve “Mülkiyet” gibi konularda Akıncı’ya sorular yöneltti.
Özkardaş, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dan halkı bilgi kirliliğine mahkum etmeden, konuların istismar edilmesini önleyecek doyurucu açıklamaları zamanında yapmasını istedi.
KKTC
Cumhurbaşkanı
Mustafa Akıncı:
: “Kıbrıs değişim sürecine girdi”
Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından düzenlenen “Kıbrıs’ta Çözüm ve Ekonomi” konulu panelin açılışında konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakere sürecinde daha önce rastlanmayan şekilde iki lidere de destek verildiğini ve Kıbrıs’ın değişim sürecine girdiğini söyledi.
Akıncı, varılacak anlaşmanın ancak halkın referandumda onay alması halinde yürürlüğe gireceğini yineleyerek değişimin sancılı bir süreç olduğunu ancak göze almak gerektiğini belirtti.
Kıbrıs’ın bir değişim sürecine girdiğini anlatan Akıncı, geçmişte de barışa ramak kalınan dönemler yaşandığını ancak bunların hep hüsranla sonuçlandığını dile getirdi. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, şu anda devam eden sürece olan inancın kendisinin mutlu ettiğini kaydederek, sürece sahip çıkan örgütler olmasının da memnun edici olduğunu ifade etti.
Süreçten memnun olanlar yanında endişe edenler de bulunduğunu kaydeden Akıncı, oluşan bilgi kirliliği nedeniyle yanlış anlamalar da olabileceğini söyledi.
Anlaşmanın halkın referandumuna sunulmayacağı yönündeki haberlerin de bunun örneği olduğunu anlatan Akıncı, böyle bir şeyin mümkün olmadığını, varılan anlaşmanın ancak referandumda onay alması halinde yürürlüğe gireceğini tekrarladı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, değişimin sancılı bir süreç olduğunu ifade ederek, “Kolay değil ama bu sancıları göze almamız ve adım adım her iki toplumu bu değişime hazırlamamız gerek” diye konuştu.
Sadece ekonomi değil insani değerler açısından da Kıbrıs Türk toplumunun uluslararası hukukun bir parçası haline gelmesi, herkesin “malına mal diyebilmesi” için ve Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların huzur içinde yaşayabilmesi için de çözüme ihtiyaç olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıslı Türklerin haklarını korumanın ödevi olduğunu ancak diğer toplumun da haklarını gözetmek ve adil, dengeli bir çözüme ulaşmak gerektiğini vurguladı.KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bunların aynısını karşı taraftan da beklediğini ifade etti.
Federal bir çözümden sonra Kıbrıs Türk toplumunun AB’nin parçası olacağını, bu nedenle bir harmonizasyon sürecinin gerekli olduğunu belirten Akıncı, hellim konusunda yaşanan gelişmelere de değindi. Cumhurbaşkanı Akıncı, tescille birlikte hellimin belirli standartlar içerisinde üretilmesi gerekeceğine işaret etti. Müzakere sürecinin AB süreci değil BM süreci olduğunu yineleyen Akıncı, müzakerelerin BM parametrelerine göre ilerlediğini tekrarladı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, barışın ekonomik refahı da beraberinde getireceğine işaret ederek, “En büyük umudum gelecek kuşakların huzur içinde yaşaması” dedi.
Çözüm sürecinde ekonomik örgütlere de büyük görev düştüğünü belirten Akıncı, Kıbrıs’ın geleceği için Türkiye ve Yunanistan’ın refah ve huzurunun önemli olduğunu kaydederek, Türkiye’ye huzur, barış, istikrar ve Yunanistan’a daha iyi bir gelecek diledi.
İŞAD Başkanı Metin Şadi, panelin açılışında yaptığı konuşmada müzakere sürecinin olumlu bir atmosferde devam ettiğini dile getirerek, bu olumlu havadan haklı ya da haksız şekilde memnun olmayan kesimler bulunduğunu söyledi. “Bunlardan kimin uyarıcı, kimin ise salt kendi şahsi menfaatleri ile konuştuğunun tespiti ve ayıklanması gerekecektir” diyen Şadi, Kıbrıs sorununda varılacak bir çözümün ülkeye refah getireceğine işaret etti.
TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu ise panelin açılışında yaptığı konuşmada, dernek olarak bundan sonraki süreçte Kıbrıs’taki çalışmalarını yoğunlaştırmak ve çözüm sürecinde aktif rol oynamak istediklerini kaydetti. Türkiye’deki çözüm sürecinde hayata geçirdikleri Bölgelerarası Ortak Girişim Projesi’nin (BORGİP) bir benzerini Kıbrıs’ta hayata geçirmek istediklerini anlatan Kadooğlu, “Kıbrıs’ta çözüm Kıbrıs’ın Avrupa Birliği içerisindeki gücünü artıracak, Türkiye ve Yunanistan için de yeni fırsatlar yaratacaktır” dedi.
Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından düzenlenen “Kıbrıs’ta Çözüm ve Ekonomi” konulu panelin açılışında konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakere sürecinde daha önce rastlanmayan şekilde iki lidere de destek verildiğini ve Kıbrıs’ın değişim sürecine girdiğini söyledi.
Akıncı, varılacak anlaşmanın ancak halkın referandumda onay alması halinde yürürlüğe gireceğini yineleyerek değişimin sancılı bir süreç olduğunu ancak göze almak gerektiğini belirtti.
Kıbrıs’ın bir değişim sürecine girdiğini anlatan Akıncı, geçmişte de barışa ramak kalınan dönemler yaşandığını ancak bunların hep hüsranla sonuçlandığını dile getirdi. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, şu anda devam eden sürece olan inancın kendisinin mutlu ettiğini kaydederek, sürece sahip çıkan örgütler olmasının da memnun edici olduğunu ifade etti.
Süreçten memnun olanlar yanında endişe edenler de bulunduğunu kaydeden Akıncı, oluşan bilgi kirliliği nedeniyle yanlış anlamalar da olabileceğini söyledi.
Anlaşmanın halkın referandumuna sunulmayacağı yönündeki haberlerin de bunun örneği olduğunu anlatan Akıncı, böyle bir şeyin mümkün olmadığını, varılan anlaşmanın ancak referandumda onay alması halinde yürürlüğe gireceğini tekrarladı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, değişimin sancılı bir süreç olduğunu ifade ederek, “Kolay değil ama bu sancıları göze almamız ve adım adım her iki toplumu bu değişime hazırlamamız gerek” diye konuştu.
Sadece ekonomi değil insani değerler açısından da Kıbrıs Türk toplumunun uluslararası hukukun bir parçası haline gelmesi, herkesin “malına mal diyebilmesi” için ve Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların huzur içinde yaşayabilmesi için de çözüme ihtiyaç olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıslı Türklerin haklarını korumanın ödevi olduğunu ancak diğer toplumun da haklarını gözetmek ve adil, dengeli bir çözüme ulaşmak gerektiğini vurguladı.KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bunların aynısını karşı taraftan da beklediğini ifade etti.
Federal bir çözümden sonra Kıbrıs Türk toplumunun AB’nin parçası olacağını, bu nedenle bir harmonizasyon sürecinin gerekli olduğunu belirten Akıncı, hellim konusunda yaşanan gelişmelere de değindi. Cumhurbaşkanı Akıncı, tescille birlikte hellimin belirli standartlar içerisinde üretilmesi gerekeceğine işaret etti. Müzakere sürecinin AB süreci değil BM süreci olduğunu yineleyen Akıncı, müzakerelerin BM parametrelerine göre ilerlediğini tekrarladı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, barışın ekonomik refahı da beraberinde getireceğine işaret ederek, “En büyük umudum gelecek kuşakların huzur içinde yaşaması” dedi.
Çözüm sürecinde ekonomik örgütlere de büyük görev düştüğünü belirten Akıncı, Kıbrıs’ın geleceği için Türkiye ve Yunanistan’ın refah ve huzurunun önemli olduğunu kaydederek, Türkiye’ye huzur, barış, istikrar ve Yunanistan’a daha iyi bir gelecek diledi.
İŞAD Başkanı Metin Şadi, panelin açılışında yaptığı konuşmada müzakere sürecinin olumlu bir atmosferde devam ettiğini dile getirerek, bu olumlu havadan haklı ya da haksız şekilde memnun olmayan kesimler bulunduğunu söyledi. “Bunlardan kimin uyarıcı, kimin ise salt kendi şahsi menfaatleri ile konuştuğunun tespiti ve ayıklanması gerekecektir” diyen Şadi, Kıbrıs sorununda varılacak bir çözümün ülkeye refah getireceğine işaret etti.
TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu ise panelin açılışında yaptığı konuşmada, dernek olarak bundan sonraki süreçte Kıbrıs’taki çalışmalarını yoğunlaştırmak ve çözüm sürecinde aktif rol oynamak istediklerini kaydetti. Türkiye’deki çözüm sürecinde hayata geçirdikleri Bölgelerarası Ortak Girişim Projesi’nin (BORGİP) bir benzerini Kıbrıs’ta hayata geçirmek istediklerini anlatan Kadooğlu, “Kıbrıs’ta çözüm Kıbrıs’ın Avrupa Birliği içerisindeki gücünü artıracak, Türkiye ve Yunanistan için de yeni fırsatlar yaratacaktır” dedi.