Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Gürcistan-Tiflis Program Koordinatörü Resul Durmaz, Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te TİKA Program Koordinatörlüğünde “Türkiye-Gürcistan ilişkileri ve TİKA’ nın Gürcistan’da yaptığı çalışmalar” konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;
Batum; turizm ve ticaret şehri olarak kendini geliştirme çabası içerisindedir
“Gürcistan’ın Abhazya ve Batum olmak üzere iki özerk cumhuriyeti vardır. Fakat Gürcistan’a idari ve fiziki yapı olarak baktığınızda; 9 bölge, Osetya özerk bölgedir. İki de özerk cumhuriyet vardır. Cumhuriyetlerden Batum; turizm ve ticaret şehri olarak kendini geliştirme çabası içerisindedir. Turizm ve ticarette komşu ülkeler arasında anlaşmanın yani önce anlaşma sonra kaynaşma olarak kullanacağımız bir tabir konu gündemdedir. Bu nedenle özelikle Acara’da ve Batum merkezde devlete ait kamu okulunda daha önce tamiratını yaptık, kalan bölümünü de bitirmek suretiyle Batum’un ticaret ve turizmde ihtiyaç duyabileceği nitelikle ve dil bilen personelleri sağlamak amacıyla Türkiye Cumhuriyeti olarak tamir ettiğimiz bu merkezde dil kursları açmış bulunmaktayız.
Yılda bir milyon turist hedefine çok yaklaşmış bulunmaktayız
Kurslar Batum Başkonsolosluğumuzun yan tarafında devam ediyor. Başkonsolosluğumuzun denetiminde, hocaları da Türkiye’den temin edilmektedir. Bu kamu okulunun tamiratı bittikten sonra bu okulun bir katında kurslar yıl boyunca tümüyle devam edecektir. Kimlikle geçiş nedeniylede yoğun artış oldu. Böylece otellerde, turizm tesislerinde nitelikli dil bilen personel ihtiyacı karşılanmış olacaktır. Batum; Karadeniz şehri olmasına rağmen iklim ve bitki, coğrafyasıyla yapısıyla Akdeniz’i andırıyor. Bu yönüyle de şanslıdır. Batum gelecekte turizm ve ticaret merkezi olarak gelişmeye adaydır. Şu andaki gelişmeler bunu göstermektedir. Acara’nın toplam nüfusu 400 bin olmasına rağmen, en son Sayın Acara Başbakanının ifade ettiğine göre yılda bir milyon turist hedefine çok yaklaşmış bulunmaktayız.
Batum merkezde turizm alanında istihdam edilmek üzere kurslar açmış bulunmaktayız
Batum’un turizm ve ticaret projesi seçilmesinde konumunun da önemi vardır. Bu bölge için bir şans olduğunu ifade ediyorlar. Kobuleti turizm yönüyle önemli bir şehirdir. Turizm yönünden de gelişmeye müsaittir. Dağlık Acara bölgesinde yaşayan insanların tarımla geçinmeleri mümkün değildir. Çünkü bu bölge yüksek bir bölgedir. Burada yaşayan insanların meyvecilik ve hayvancılık dışında fazla bir geçim kaynakları yoktur. Burada yaşayan insanların Batum merkezde turizm alanında istihdam edilmek üzere bu kursları açmış bulunmaktayız. Dağlık Acarının naturel tarım ve kış sporları dışında fazla bir şansı yoktur. Batum’a turizm alanında Türkiye’nin desteği devam ediyor. Bunun dışında sağlık projelerimiz var. Gürcistan’nın 20 yılık devlet olması nedeniyle henüz sosyal güvenlik sistemlerinin yerleşmemiş olması nedeniyle sağlık hizmetlerinin çok rantabl olmadığını gördük.
birbuçuk milyon dolar düşündüğüm projeyi gerçekleştirdik
Her ülkenin kendine ait kutsalları ve hassasiyetleri vardır
Kimlikle geçişlerde 3 ay kalınacaktır. Kimlikle geçişlerde ülkelerin karşılıklı komşuluk ve ticari ilişkilerini göz önünde bulundurmak suretiyle her ülkenin kendine ait kutsalları ve hassasiyetleri vardır. Bu hassasiyetleri, gittiğiniz ülkenin değerlerini dikkate alarak yaptığınız hareketin kendi kişiliğinizden öteye temsil ettiğiniz ülkenin vakarına ve onuruna yakışır bir şekilde hareket edilmesine inanıyoruz. Türk vatandaşı Gürcistan’a girdiğinde; ben Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşıyım, büyük bir devletin vatandaşıyım, ben burada öyle bir hareket etmeliyim ki hareketlerimle, yaptığım işlerle, kendi hareketleriyle Türk vatandaşları buymuş artı değerler toplayarak geri dönmemiz gerekir. Yoksa kendimizi kaybederek değil. Tabii gelişlerde çeşitli amaçlar vardır. Bunlar günlük geziler, ticari amaçlı geziler, eğlence amaçlı gezilerdir. Bunların hepsine saygı duyuyoruz.
Her şeyin bir çerçevesi ve çizgisi vardır
Bunların hepsinin bir çerçevesi vardır. Her şeyin bir çerçevesi ve çizgisi vardır. Bu çizginin dışına çıkmadan kendi benliğimizi dikkate alarak, hangi ülkenin vatandaşı olduğumuzu düşünerek hareket etmemiz ve yapacağımız bir yanlıştan ülkemizi ve ülkemizdeki vatandaşları mağdur ve rencide etmeden geri dönmemiz bizim için birinci görevdir. Ben buna inanıyorum. Türkiye’den kalkıp, Gürcistan’a Batum’a, Tiflis’e gelen bir insan yaptığı seyahati ile yaptığı görüşmeler ile kendi onuruna, kendi onurundan önce ülkesinin ve temsil ettiği milletinin ne derece olgun, karşılıklı hakka ve hukuka saygılı olduğumuzu göstermek zorundayız. Kısaca bu konuda söyleyebileceklerim bunlardır.
Türkiye savaş döneminde Gürcistan’ın en yanında olmuş ve
Gürcistan’ın problemleriyle en fazla ilgilenen ülkedir
Türkiye-Gürcistan dostluğu çok eskiye dayanan, Gürcistan’ın belirli bölümleriyle değil, Gürcistan’ın tümüyle dostluğunu pekiştirmiştir ve zaten pekiştirmek durumundadır. Tabii dost zor günde olur misali Gürcistan’ın en zor günü 2008 savaşıydı. Türkiye bu savaş döneminde Gürcistan’ın en yanında olmuş ve Gürcistan’ın problemleriyle en fazla ilgilenen ülkedir. Zaten Gürcistan’ın bağımsızlığını ilan etmesiyle bu süreç başlamıştır ve Gürcistan’ı ilk tanıyan ülke Türkiye’dir. Daha sonra Almanya, ABD tanımıştır. Bunu Gürcistan halkı biliyor. Bu tanımadan sonra siyasal, sosyal, ekonomi ve her alanda ilişkilerimiz başlamıştır. TİKA bu teknik işbirliği çerçevesinde sosyal ve diğer alt yapıların gelişmesi konusunda yardımlarını başlatmıştır.
2008 savaşından sonra Türkiye Cumhuriyeti 3,5 milyon dolar vererek
100 tane konut inşa etmiştir. Gürcistan’da TİKA bugüne kadar
350’nin üzerinde sosyal amaçlı proje gerçekleştirmiştir
Nitekim 2008 savaşından sonra evsiz kalan insanların evlerinin yapılması için Gori’de Saakişvili denilen bir bölgede Türkiye Cumhuriyeti 3,5 milyon dolar vererek 100 tane konut inşa etmiştir. Bunun dışında Gürcistan’da sağlık, eğitim, içme suyu konusunda, sosyal alt yapılar konusunda Gürcistan’da TİKA bugüne kadar 350’nin üzerinde sosyal amaçlı proje gerçekleştirmiştir. Projeler artarak devam etmektedir. Gürcistan’a iyi komşuluk ilişkileri, karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan ama her iki ülkenin menfaatlerini gözeten Türkiye Cumhuriyeti, Gürcistan’ı Türk Cumhuriyetlerine açılan ekonomi, fiziki ve sosyal bir koridor olarak değerlendirmektedir. Biz oraya öyle bakıyoruz. Bu ilişkilerimizin giderek güçleneceğini, Sovyet döneminden kalan birtakım olumsuzlukların da daha iyi anlatılmak suretiyle ki bu işlere başlanmıştır.
Türk dilinin bu coğrafyada çok iyi anlatılması. Gürcistan’ın batıyla
entegre olması çabalarının en büyük destekçisi Türkiye olmaktadır
Türk dilinin bu coğrafyada çok iyi anlatılması artık Gürcistan’da çok iyi anlatılmak suretiyle Türkçenin dördüncü yabancı dil olarak okullara konulma çalışmaları yapılmaktadır. Bence gelecekte Türkiye-Gürcistan ilişkileri çok ileri seviyelere gelecektir. Gürcistan’ın batıyla entegre olması çabalarının en büyük destekçisi zaten Türkiye olmaktadır. Batıyla entegre olmasında aracı ve ana ülke Türkiye olacaktır. Gürcistan’ın batıyla entegre olma süreci devam ettikçe Gürcistan’da gerçekten güzel bir istikrar var. Çok kısa sürede güvenlik alanında, diğer alanlarda, her alanda sağlam, hızlı gelişmeler var. Sağlam bir istikrarlı bir siyasi mekanizma çalışmaktadır. Gelecekte Türkiye Gürcistan ilişkilerinin ticaret, ekonomi, siyasi ve halkların birbirini daha iyi tanımaları alanında gelişeceğine inanıyorum ve şu anda da zaten gelişmektedir.
Türk işadamlarımızın burada bir derneği var. Gürcistan’daki en büyük yatırımları Türk işadamları yapıyor. Gürcistan dış ticaret hacminin % 65 civarında hacmini Türkiye ile gerçekleştiriyor. Zaten bir söz vardır uzaktaki kardeşten yakındaki komşu iyidir derler. Ülkemizde böyle bir söz vardır. Zaten Türkiye-Gürcistan komşu iki ülkedir. Gürcistan halkının büyük bir bölümü zaman zaman Türkiye gidiyor, orada ticari ilişkilerini geliştiriyor. Diğer bir takım faaliyetleri Türkiye ile birlikte yürütmektedirler. Fiziki komşu olarak her iki tarafında; bir tarafında Türkiye, diğer tarafında Azerbaycan kısaca Türki Cumhuriyetleri ile komşudur. Gürcistan’da zaten bunun farkındadır. Türk Cumhuriyetleri arasında bir koridor olduğunun bilincindedir. İyi komşuluk ilişkilerini giderek devam ettiriyorlar. Bizim bakışımız her geçen gün olumlu olarak gelişerek devam etmektedir. Gürcistan’a yatırım için buranın Maliye Bakanlığının birtakım muafiyetleri vardır. Bu muafiyetler yatırımların meblağına göre değişmektedir. Bunun yanında bir takım finansal, ekonomik analizlerin ayrı değerlendirilmesi gerekir.
İş adamlarımız 20 yıldır Gürcistan’da faaliyetlerini sürdürüyorlar
Zaten buraya bizim iş adamlarımızın büyük oranda yatırımları var. Gürcistan’ın yatırım yapılabilirliği açısından çok ciddi anlamda benim bir veri vermem mümkün değil ama buradaki iş adamlarımız zaten burayı benimsemiş durumdadır. Buradaki ekonomik faaliyetlerin büyük bir bölümünde bizim iş adamlarımız var. Bu iş adamlarımız 20 yıldır burada faaliyetlerini sürdürüyorlar. Buradaki iş adamlarımızın etkinliği zaten ticarete yansımış durumdadır. Türkiye-Gürcistan ilişkilerinin geleceği her geçen gün daha iyi gelişerek gitmektedir. Biz bunu görüyoruz.”