Salı, Aralık 16, 2025
tr
Ana Sayfa Blog Sayfa 230

12 Eylül, Referandum-Memur Sendikaları, Ne değişti? ve Muhalefet

0

  Halk onayına sunulan 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan referandumda değiştirilen maddelerden birisi de 53. madde idi. Bu madde özetle memurlara da toplu sözleşme yapma hakkı vermişti. Yine bu maddede yapılan toplu sözleşme görüşmelerinden çıkabilecek anlaşmazlıklarda son sözü Kamu Görevlileri Hakem Kurulu belirleyecek ve bu kesin olacak ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun teşkili, çalışma usul ve esasları ile diğer hususlar kanunla düzenlenecekti. Bu bakış açısı, memur gözünden, vekil gözünden ve muhalefet gözünden acaba nasıl görünüyor. Bilinenleri, herkesin bildiğini sıralayalım; kanunları yasama organı olan TBMM yapar. TBMM’de yasa görüşmelerini Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından seçilen milletvekilleri yapar. Bu milletvekillerinin bir kısmı iktidar partisinin bir kısmı da muhalefet partilerinin üyeleridirler.

  Mecliste oylanan kanunlar iktidar vekillerinin kabul etmesi durumunda çıkar. O halde Kamu Görevlileri Hakem Kurulu ile ilgili kanun düzenlemesinde iktidar vekillerinin onaylayacağı bir kanunun çıkmasının doğaldır. Bu durum  göz önüne alındığında kendilerine önce % 60 ama sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın uyarısıyla % 45 artışı uygun gören sayın bakanımız Kamu İşveren Temsilcisi olarak kendisini seçen asıllara ilk altı ay % 3 sonraki altı ay tekrar % 3’ü teklif etmiştir. Şüphesiz oranın bu şekilde olması bir açıklama vardır. Memura % 45 verilmese bile %10-15 bir artış sağlanmalıydı. Ayrıca matematiksel olarak 3+3=6 olsa da maaş artışında bu % 6 değildir. Basitçe maaşın 1.000 TL olduğu durumda ilk altı ay için maaş 1.030 TL olacak ikinci altı ayda ise % 3 artışla 1.060.9 TL olacaktır. 12 ay sonunda alınan ücrete yapılan zam oranı bu durumda toplamda % 4.5 olacaktır (22 Mart’taki yazımda % 4-4.5 şeklinde olacağını belirtmiştim ve bu durumun belli olduğu, referandum yapılalı 2 yıla yaklaştığı halde neden bu 3+3 artışın yapılması aşamasına gelinmesi uzun sürdü). Açıkçası bu oran 5+3 üzerine çıkmaz, memur zaten grev yapamaz (Yasanın değişen hali memura toplu sözleşme hakkını vermiş ama anlaşmazlık durumunda grev hakkını verecek şekilde düzenlenmemiştir). Bu durumda toplu sözleşme görüşmelerinin bir anlam ifade etmeyeceği daha önce yapılan uygulamalardan farklı olmayacağı gibi bir durum ortaya çıkmıştır.

  Büyüme açısından % 8’le dünyada ikinci olmaktan, ekonomimizin daima ileri gittiğini söylemekten çalışanların da bir pay alması gerekmez mi, kendilerine % 45’i uygun bulanların kendilerini seçenlere de daha adil yaklaşması gerekmez mi? Sayın Bakanımız 1 Mayıs’ta alanda toplanan kalabalığa özetle demokratik ortamlarda elbette dileklerinizi gündeme getirecek ve bunları rahatlıkla söyleyebileceksiniz, bizde sizleri dinleyeceğiz manasında konuşma yapmıştı. Kendileri için düşündükleri zammı 15 gün gibi kısa sürede özveriyle çalışarak yapan vekiller memurlar için Mayıs ayında görüşmeye ancak başlıyorlar ve artışı Haziran ayında toplu olarak vereceklerini söylüyorlar. Beklenti 3+3’den fazla olması elbette.

  Gelelim muhalefete, hatırlayalım referandum öncesi yapılan konuşmaları. Bazı maddeleri ayıralım o maddeleri referanduma götürelim, diğerlerini referanduma götürmeden onaylayalım şeklinde idi. Referanduma gitmeden onaylanabilecek maddeler arasında bu madde de vardı. Muhalefetin neden bu konu üzerinde ısrarla durmadığı anlaşılmaz bir durumdur. Muhalefetin bu konuda Hükümeti memurlardan yana sıkıştırması gerekmez mi? Hükümet de muhalefeti memurlar için yüksek oranda zam istediği için yerebilir mi? Zannetmiyorum, ya daha fazla oranda artış yapmaya çalışıyoruz ya da mali imkanlar bu diyebilir.

  Kısaca muhalefet halk yararına iktidarı nasıl sıkıştırabileceği konusunda beceriksiz gibi, muhalefet, parti muhalefeti yapmak yerine kendilerini milletin yerine koyarak muhalefet yapmalıdır. Buradan muhalefete bir ipucu vermek istiyorum, S&P ülke notumuzu düşürürken, hükümet kuramayan neredeyse iflasın eşiğine gelen komşumuzun notunu yükseltmesine Sayın Başbakanımız haklı olarak itiraz etmişti. Muhalefetin yerinde olsam, ülke olarak ekonomik açıdan ileri giderken, büyümede dünya ikincisi olurken S&P’nin verdiği nota bile itiraz edilirken, yıllık enflasyonun % 10’lara ulaştığı bugünlerde neden 3+3 oranında maaş artışı (toplamda %4.5 olduğunda unutmadan) yaptığını sorardım.    

Sarp Sınır Kapısı inşaatı ne zaman bitecek?

0

  Sarp Sınır Kapısının Türkiye tarafında yaya ve araç geçişlerini yeniden düzenleyen çalışmaları devam ediyor. Edinilen bilgilere göre yeni düzenlemeyle birlikte yaya ve araç geçişlerinin daha düzenli olacağı öğrenildi.

  Sarp Sınır Kapısının Türkiye tarafında sahaya girişte iki kapı var. Kapının biri TIR girişleri için, diğer kapıdan ise yurt dışına çıkmak üzere diğer araçlar ve yolcular sahaya alınmaktadır. Bu iki kapıda personel yetersizliği nedeniyle birer personel görev yapıyor. Görev yapan personel de doğal olarak araçların bilgisayar sistemine girebilmesi için bilgisayar başında görev yapmaktadır. Ayrı yaya geçiş koridoru olmadığından yayalar ve araçlar mevcut gümrük sahası içinde birlikte bulunmaktadır. Zaman zaman saha içinde yaya ve araç yoğunluğunun olduğu zamanlarda saha içinde büyük karmaşıklar yaşanmaktadır. Türkiye tarafında sahadan yurt dışına çıkan kapı tek olup,  personel yetersizliğinden bu kapıda iki personel görev yapmaktadır. Araçlar ve yayalar ayını kapıdan geçmektedir. Yayanın ve aracın ayını kapıdan geçmesi tehlike arz etmektedir. Gümrük sahası içinden çıkış yapan TIR araçlarının arama ve kontrolleri personel yetersizliğinden bazen 1, bazen iki personel tarafından yapılmaktadır.

  Türkiye girişinde de aynı şekilde mevcut saha içinde kontrol 2 ve 3 personel tarafından yapılmaktadır. Türkiye’ye girişte de iki kapı bulunduğundan kapının birisi TIR girişi diğer kapı ise diğer araçlar ve yaya girişi için kullanılmaktadır. Bu iki kapıda da yaya girişlerinin ayrı olmaması nedeniyle sıkıntılar yaşanmaktadır. Geçişte yayalar ve araçlar adeta birbiriyle yan yana Türkiye’ye giriş yapmaktadır. Türkiye’ye tarafında yine Gümrük sahası içinden Türkiye’ye girişte tek kapı olduğundan yayalar ve tüm araçlar aynı kapıdan giriş yapmakta olup, bu geçişlerde trafik yönünden büyük sıkıntılar yaşanmaktadır. Yaya ve araç geçişlerinde büyük yoğunluk yaşandığı Cuma-Cumartesi-Pazar günlerinde ise saha içinde ve dışında mevcut giriş ve çıkış kapılarının yetersizliği ve görev yapacak personel eksikliğinden uzun yaya ve araç kuyrukları gözlenmektedir. Diğer taraftan gümrük işlemlerinde kullanılan merkezi bilgisayar sisteminin yeni gümrük ve pasaport sisteminde yapılan yeni değişikliklerle birlikte yeniden gözden geçirilmesinin yararlı olacağı ve sistemin daha hızlı çalışacağı ve böylece araç ve yaya kuyruklarının oluşmayacağı öğrenildi.

  Kullanılan merkezi bilgisayar sisteminin eski olması nedeniyle işlemlerde zaman zaman duraklamalar olduğu öğrenildi.  Aynı şekilde pasaport giriş ve çıkış kontrollerinde görev yapan pasaport polislerinin de personel yetersizliğinden zor şartlar altında görev yaptığı öğrenildi. Türkiye’ye girişte ve çıkışta Hopa Kaymakamlığı Kimlikle geçiş bürosu önünde bulunan alanda yeni düzenlemeyle kapının mevcut alana doğu çekilmesinin, zaten mevcut yetersiz sahanın genişletilmemesi durumunda ileride araçların giriş ve çıkışlarında trafik yönünden büyük sıkıntılar yaşanacağı öğrenildi.  Zamanla bir günde 16.000 kişinin geçtiği Sarp Sınır Kapısında turizm sezonu olan bu dönemde yaya ve araç geçişlerinin düzenleyecek yeni sistemin bir an önce uygulayama geçmesi için inşaatların ne zaman biteceği merak konusu olmaktadır.

  Sarp Sınır Kapısının Gürcistan tarafında ise yaya ve araç geçişlerinin yeterli personelle daha hızlı, daha kontrollü ve daha düzenli olduğu görülmektedir.  Gürcistan tarafında giriş ve çıkışlarda yaya geçiş koridorları ayrı ayrı olduğundan yayalar yolcu koridorlarından geçerek pasaport kontrolü yapıldıktan sonra düzenli bir şekilde giriş ve çıkış yapmaktadır. Diğer taraftan Gürcistan tarafında TIR ve diğer araç geçişleri için yeterli sayıda araç giriş ve çıkış kapısı olduğundan giriş ve çıkışlarda yoğunluk yaşanmadığı görülmektedir.

Batum Expo 2012 Uluslararası Turizm Fuarı

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Gürcistan-Acara Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti Batum’da 4-6 Mayıs 2012 tarihleri arasında düzenlenen “Batumi Expo 2012″ Uluslararası Turizm Fuarı” Batum’un yeni bulvar yolu üzerinde bulunan buz pateni salonunda düzenlendi. Fuarın açılışına; Acara Özerk Cumhuriyeti Başkanı Levan Varshalomidze, Türkiye Batum Başkonsolosu Engin Arıkan,  Acara Tarım Bakanı Donari Surmanidze, Artvin Valisi Necmettin Kalkan, Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Danışmanı Ahmet Varol, stand görevlileri ve Batum’da yatırım yapan Türk iş adamları ile çok sayıda Gürcü ve Türk vatandaşları katıldı. Daha sonra Acara Özerk Cumhuriyeti Başkanı Levan Varshalomidze, Türkiye Batum Başkonsolosu Engin Arıkan, Artvin Valisi Necmettin Kalkan fuar alanındaki standları gezdiler. Fuarın ikinci gününde Arhavi Belediyesi folklor ekibi oyunları ilgiyle izlendi. Fuarın birinci günü akşamı Sheraton Hotelde Fuara katılanlara kokteyl verildi. Koyteylde oyunlarını sergileyen Batum Folklor ekipleri birbirinden güzel oyunlarını sergilediler.

  Ayrıca Gürcistan standlarındaki yöresel kültürel sanatları ve yemekleri ve folklor ekibi gösterileri fuarı gezenlerin beğenisini kazandı. Türkiye’den illerini temsilen fuara katılan; Ordu, Samsun, Sinop, Bitlis, Artvin standları  kültürel değerlerini anlatan belge ve broşür dağıttılar. Çaykur Genel Müdürlüğü standı da fuarda en çok ilgi gören standlar arasındaydı. Fuar alanı önünde bulunan Çaykur TIR’ında ve fuar alanı içinde bulunan Çaykur standında fuar süresince üç gün fuara katılanlara ücretsiz çay dağıtıldı. Fuarda Kültür ve Turizm Bakanlığı ve THY’da birer stand açtı. Bu yıl 5. düzenlenen ve 6 Mayıs tarihine kadar açık kalan Batum Expo 2012 Uluslararası Turizm Fuarına; Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan, İran, Ukrayna, Ermenistan, Polonya, Litvanya’dan olmak üzere toplam 84 firma katıldı. Fuarın üçüncü gününde Acara Finans ve Ekonomi Bakanı Vazha Bolkvadze, Batum Belediye Başkanı Robert Chkhaidze’de fuar alanındaki standları gezerek, katılımcıların görüş ve düşüncelerini aldılar. Fuarın üçüncü gününde Artvin Gençlik Merkezi Folklor Ekibi gösterilerde bulundu. Batum Expo 2012 Turizm Fuarına Türk ve Gürcü vatandaşların yoğun ilgi gösterdikleri dikkat çekti.

 
                            Batum  Expo 2012 Uluslararası Turizm Fuarı Fotoğrafları
 
     
 
     
 
      
 
                   
 
         
 
        
 
       
 
      
 
       
   
      
 
      
 
            
 
         
        
     
 
       
 
       
 
         
 
        
 
        
 
       
 
               
 
       
 
        

Acara Özerk Cumhuriyeti Emniyet Müdüründen Sarp Sınır Kapısı Emniyet Şube Müdürlüğünü ziyaret

0

Haber: İlker ÇAKAN

 Türkiye-Gürcistan dostluğu çerçevesi içerisinde mutat olarak yapılan ziyaretler çerçevesinde geçtiğimiz günlerde Acara Özerk Cumhuriyeti Emniyet Müdürü Giorgi Tchanturia ve Acara Sarp Sınır Kapısı Emniyet Müdürü Türkiye tarafına geçerek Sarp Hudut Kapısı Emniyet Müdürü Onur Karaburun’u ziyaret ettiler. Ziyaret sırasında Sarp Sınır Kapısı Sarp Hudut Kapısı Başkomseri Göksel Gök ve Komser Kemal Sevinç’te hazır bulundu. Görüşmeler sonrasında Emniyet Şube Onur Karaburun, Acara Emniyet Müdürü Giorgi Tchanturia ve arkadaşlarına Türk Sınır Kapısı çıkışına kadar eşlik ettiler.

                                                  

                                      

                         Acara Özerk Cumhuriyeti Emniyet Müdürü Giorgi Tchanturia-
                               Sarp Sınır Kapısı Emniyet Müdürü Onur Karaburun
 

Hopa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Engin Koyuncu: “Gürcistan önemli stratejik ortaklarımızdan

0

Haber-Röportaj: İlker ÇAKAN                                          

 Artvin-Hopa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Engin Koyuncu “Gürcistan’la ekonomik ilişkiler” konulu yaptığım röportajda şunları söyledi;

Gürcistan’daki kumar furyasına engel olmamız lazımdır

  “Gürcistan önemli stratejik ortaklarımızdan bir tanesidir. Türkiye olarak Gürcistan’dan nasıl yararlanabiliriz düşüncesini taşıyorum. Kimlikle geçişlerde Gürcistan ve Türkiye arasında imzalanan kimlikle geçiş olayı büyük bir nimet olup, bu nimetten Türkiye olarak ne kadar yararlanabiliriz. Türkiye’ye ekonomik olarak ne girdi sağlayabiliriz. Kazanımlarımız ne olur. Bu düşünceler Hopa’daki esnafımız arasında konuşulurken, hep bunları tartışıp konuşuyoruz. Türkiye olarak Gürcistan’a neler satabiliriz? Gürcistan’daki kumar furyasına engel olmamız lazımdır. İnsanları bilinçlendirerek, bunun vatandaşlarımıza yansımasının büyük felaketlere neden olacağını, ailelerin yok olacağı kanısındayız.

Günlük yaklaşık 2,5 milyon dolar TL. İle Gürcistan’da alışveriş yapılmaktadır

  Kimlikle geçiş sırasında Türkiye’den Gürcistan’a ekonomik olarak girdi sağlanmaktadır. Türkiye olarak ise bu ekonomik girdiden faydalanamıyoruz. Günlük yaklaşık 2,5 milyon dolar TL. ile Gürcistan’da alışveriş yapılmaktadır. Bu alışverişin açılımı; mazot, et, sigara ve kumarhanelerde kaybedilen paraların toplamıdır. Bölge Ticaret ve Sanayi Odaları olarak durumu Gümrük ve Ticaret Bakanımız Hayati Yazıcıya ilettik. Konuyla ilgili olarak çalışmalar olduğunu biliyoruz. Sayın Bakanımızda bu konuyla ilgili olarak verdiği demeçlerde geçişlerin 1 TL. değil, daha yüksek oranlarda olması gerektiği konusunda çalışmalar yapıldığını söyledi. Umuyoruz, bizim düşüncemiz kimlikle ve pasaportla geçişlerin eskisi 50 dolar olması gerektiğini düşünüyoruz.

 
                                
                               
                         Hopa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Engin Koyuncu
 
Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı

Levan Varshalomidze’nin çalışmalarını takdir ediyoruz

  Gürcistan-Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Levan Varshalomidze’nin çalışmalarını, Türkiye-Gürcistan arasındaki koordinasyonunun en üst düzeyde gitmesinde büyük çabaları olmuştur. Özellikle Sarp Sınır Kapısındaki geçişlerdeki akışını,

vatandaşlarımızın güveni ve huzuru açısından bütün çalışmalarını çok takdir ediyoruz. Türk TIR ve kamyonlarının yine aynı şekilde güvenli olarak seyir etmeleri takdire şayandır.

Batum Belediye Başkanı Robert Chkhaidze’yi tebrik ediyorum

  Batum Belediyesinin alt yapı ve peyzaj çalışmalarını ve özellikle Batum sahilinde yapılan parkların yapımında çok büyük emek sarf eden Batum Belediye Başkanı Robert Chkhaidze’yi tebrik ediyorum. Türkiye’deki belediye başkanlarımız Batum’u gezerek orada yapılmış olan ve yapılmakta olan Batum Belediyesinin çalışmalarını yerinde inceleyerek, Türkiye’de de bu gibi çalışmaların yapılmasını arzu ediyoruz. Bu arada Türkiye ve Gürcistan arasında mekik dokuyarak bu konuların aydınlanmasında büyük çaba harcayarak iki ülke dostluğunun pekişmesinde büyük bir katkısı olan Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve www.habergunebakis.com Sitesi Editörü İlker Çakan’ı tebrik ediyorum.”

Türkiye-Haberci Gazetesinin onuncu sayısı çıktı

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Gürcistan-Acara Özerk Cumhuriyetinin başkenti Batum’da yayın hayatına başlayan ve Batumi-Georgia Network Medya Grup tarafından çıkarılan, Türkiye temsilciliğini de Habergünebakış Sitesinin yaptığı  (www.habergünebakis.com)  Karadeniz Bölgesinin Türkçe-Gürcüce dilinde haftalık olarak yayınlanan tek gazetesi olan Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesinin onuncu sayısı çıktı.”Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi” nin kağıdı kuşe, haftalık tirajı 8.000 olup, 8 sayfa renkli olarak yayınlanmaktadır.

 
          
        Haberci Gazetesi 1. sayfa    Haberci Gazetesi 2. sayfa    Haberci Gazetesi 3. sayfa
 
              
         Haberci Gazetesi 4. sayfa    Haberci Gazetesi 5. sayfa   Haberci Gazetesi 6. sayfa
 
                                 
                               Haberci Gazetesi 7. sayfa    Haberci Gazetesi 8. sayfa

Azerbaycanın Avrupa Konseyi ile ilişkilerin genişlemesi

0

  Öyle ki, 1-2 Mart 1996 yılında Azerbaycan heyeti ilk kez yer aldığı Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu toplantısında ülkemizin bu kuruma üyelik hakkının verilmesini talep etmiş ve aynı yıl 17-18 Mayıs’ta Azerbaycan’ın bu Komisyona üye olması ile ilgili karar kabul edilmiştir. 

  2-6 Haziran 1996 yılında Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi örgüte üye olmayan ülkelerle ilişkiler komisyonunun başkanı Jacques Setlenjin başkanlığındaki heyetin Bakü’ye yaptığı ziyaret sırasında Devlet Başkanı Haydar Aliyev ile görüşmesinde Azerbaycan’ın Avrupa Konseyi’nde “özel davet edilmiş konuk” statüsünün verilmesi konuları tartışılmıştır. Aynı yıl Haziran 26-28-de AK PM-nin sonraki oturumu sırasında Kurulun Bürosu Azerbaycan’a “özel davet edilmiş konuk” statüsünün verilmesi konusunda karar aldı.  “Özel davet edilmiş konuk” statüsü alması Azerbaycan’ın AK PM-da temsil edilmesine ve Avrupa Konseyi tarafından kabul edilen bazı sözleşmelere katılmasına olanak sağladı. Daha sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in 8 Temmuz 1996 tarihli “Avrupa Konseyi ile Azerbaycan Cumhuriyeti arasında işbirliği programının uygulanması tedbirleri” ile ilgili kararı Avrupa Konseyi ile ülkemizin sonraki yıllarda faaliyet planı gibi önem arz etmiştir.

  13 Temmuz 1996 yılında devlet başkanı Haydar Aliyev Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne mektup göndererek ülkemizin bu örgüte tam üye kabul olmak ve diğer üye ülkeler gibi “İnsan hakları ve özgürlüklerinin korunması hakkında” Avrupa Sözleşmesi’ne katılmak niyyetinde olduğunu bildirdi. 

  Bundan sonra, 22 Nisan 1997 yılında Avrupa Konseyi Parlament Meclisi Kafkasya’daki çatışmalara dair 1119 saylı bildiri kabul etti.  Bildirinin Dağlık Karabağ’a dair olan bölümünde deniyordu ki, Meclis sorunun barışcıl yolla çözümüne varmakla, işgal altındaki toprakların geri verilmesi, mültecilerin ve göçmenlerin geri dönmesi çağrısı yapılmaktaydı. Belgede Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü ve sorunun çözümlenmesine dair AGİT Lizbon Zirvesi görüşünün ilkeleri teyit ediliyordu.

  Avrupa Konseyi üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının 10 Ekim 1997 yılında Strasbourg’da düzenlenen 2. Zirve toplantısında Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in katılımı ve orada örgütün üst düzey temsilcileri ile yaptığı görüşmeler sırasında Azerbaycan’da demokratik süreçlerin işleyişi,  ülkemizin Avrupa yapıları, aynı zamanda Avrupa Konseyi ile ilişkileri hakkında daha fazla görüşmeler yapmıştır. 

  Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in 20 Ocak 1998 yılında “Azerbaycan Cumhuriyeti ile Avrupa Konseyi arasındaki işbirliğinin derinleştirilmesi alanında önlemler” ile ilgili imzaladığı talimat ülkemizin Avrupa Konseyi’ne tam üye olarak kabul alanında atılan önemli adımlardan biri oldu. Talimatda Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Avrupa Konseyi’ne tam üye olarak kabul edilmesi yönünde ülkede yapılan çalışmalar ve Avrupa Konseyi ile işbirliği konuları yer bulmuştur. 

  1998 yılının Ocak ve Haziran aylarında Azerbaycan’ı ziyaret etmiş Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi delegeleri J. Bomel ve C. Kleyfart devlet başkanı Haydar Aliyev ile toplantılarında Avrupa Konseyi’ne kabul edilmesi alanında ülkemizde yapılmış çalışmalardan memnuniyyetlerini bildirmişlerdir.  15-18 Eylül 1999 yılında AK PM-nin Başkanı Lord Russell Consto’nun, ayrıca örgütün diğer resmi temsilcilerinin Azerbaycan’a ziyaretleri sırasında yapılan görüşmeler ülkemizin Avrupa Konseyi’ne kabulüne dair tartışmaları durduran unsurlardandır.

  18 Mart 2000 yılında  Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev “Avrupa Konseyi çalışmalarına ve Azerbaycan Cumhuriyeti ile Avrupa Konseyi arasındaki işbirliğine ilişkin bilgilerin yayılması konusunda” talimat imzaladı. Ulusal lider Haydar Aliyev’in 1996-2000 yılları arasında Azerbaycan’ın Avrupa Konseyi ile işbirliğine dair imzaladığı kararnameler cumhuriyetimizin bu nüfuzlu uluslararası örgüte kabul edilmesi yönünde yapılan amaçlı faaliyete zemin yarattı.

  Avrupa Konseyi Siyasi Komitesi 23 Mart 2000 yılında Azerbaycan Ulusal Meclisine ülkemiz örgüte tam kabul edildikten sonra yerine getirmeli olacağı yükümlülüklerin listesini göndermiş ve bu belge Ulusal Meclis’te temsil edilen siyasi partilerin temsilcileri tarafından imzalanmıştır. Daha sonra 27-28 Mart’ta Ulusal Meclis’te imzalanan yükümlülükler listesi ve Azerbaycan’ın Avrupa Konseyi 8 Sözleşmesi’ne katılımına ilişkin devlet başkanının imzaladığı anlaşmalar Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne sunuldu. 

  15 Mayıs 2000 yılında Avrupa Konseyi Siyasi Komisyonu Dublin’de ve 12-13 Haziran’da Roma’da düzenlenen toplantılarında Azerbaycan üzere konuşmacı J. Bomelin raporu dinlenilmiş ve ülkemizin örgüte tam üye olarak kabul edilmesi ile ilgili olumlu görüş verilmiştir.

  2000 yılı Haziran ayından Kasım ayınadek örgütün çeşitli komisyonlarında yapılan tartışmalardan sonra Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin 7 Kasım-9 Kasım tarihlerinde yapılan 107. toplantısında Azerbaycan’ın uluslararası örgüte üye olmaya davet edilmesi hakkında kabul edilen 14 (2000) sayılı Bildiride deniyordu:

  Azerbaycan’ın Avrupa Konseyi’ne üye olmaya ve sözleşme katılmaya davet edilmesi;

  Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde temsilcilerinin sayısının altı kişi sınırında belirlenmesi; 

  Bildiri uyarınca Azerbaycan’ın Avrupa Konseyi’ne çeşitli bölgülü finansal ödemelerinin belirlenmesi 

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin 17 Ocak 2001 yılında temsilciler düzeyinde yapılan toplantısında Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Avrupa Konseyi’ne tam üye kabul edilmesine dair karar verildi. Bu karar ulusal liderin başarılı iç ve dış politikasının ve bu yönde alınan amaçlı faaliyetlerinin sonucu idi.

  Az sonra, yani 25 Ocak’ta Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in katılımı ile Starsburg’da ülkemizin bu örgüte üye kabul edilmesi nedeniyle resmi tören düzenlenmiş ve devletimizin üçrenkli bayrağı dikilmiştir. Bu olayı ulusal lider Haydar Aliyev yüksek değerlendirerek şöyle demişti: “Azerbaycan’ın Avrupa Konseyi’ne kabul edilmesi sadece bağımsız, egemen, demokratik, laik bir devlet olarak tanınması, hem de Avrupa ailesinin eşit üyesi olarak Azerbaycan devletinin gelişmesinde yeni aşamanın başlangıcıdır”.

  Azerbaycan’ın 25 Ocak 2001 yılında Avrupa Konseyi’ne eşit üyesi olması – cumhuriyetimizin önemli sorunlarının dünya kamuoyunun dikkatine objektif bir şekilde ulaştırılması için yeni ve çok önemli imkanlar sağlamış oldu. Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev Avrupa Konseyi tribunasının Azerbaycan’ın çıkarlarına uygun şekilde kullanılması için başarılı bir adım attı. Öyle ki, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisindeki Azerbaycan heyetine milletvekili İlham Aliyev’in rehberlik etmesi ve daha sonra sayın İlham Aliyev’in AK PM-deki faaliyetleri ulusal lider Haydar Aliyev’in öne sürdüğü tüm görevleri gerçekleştirdi.

  24-27 Nisan 2001 yılında Azerbaycan Cumhuriyeti’nin AK PM-deki heyetinin ilk olarak bu kurumun toplantısında tam üye olarak yer aldığı genel oturumda devlet açısından, özellikle Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı bilgilerini içeren belgeler: 9 ülke ve AK PM-de faaliyet gösteren 5 siyasi grubu temsil eden 29 temsilci tarafından imzalanmış “Ermeniler tarafından Azeri nüfusa karşı işlenmiş soykırımın tanınması” adlı yazılı bildiri ve 14 ülkeyi temsil eden 20 temsilci tarafından imzalanmış “Ermenistan ve Dağlık Karabağ’da bulunan askeri esirler ve rehinler” adlı belge AK PM-nin resmi belgeleri olarak yayılmıştır.

  Belirtilen belgelerde Ermeniler tarafından Hocalı halkının tamamen katl edilmesi, Ermenistan tarafından Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin işgal edilmesi, Ermenistan’da, aynı zamanda, işgal edilmiş Azerbaycan topraklarında çocuk, kadın ve yaşlı insanların da dahil olduğu 783 Azerbaycanlı rehinelerin tutulması ve diğer önemli konularda bilgiler yer bulmuştur. 

25-29 Haziran 2001 yılında AK PM-nin sonraki genel oturumu sırasında Azerbaycan’la ilgili daha 2 önemli belge AK PM-nin resmi belgeleri gibi yayılmıştır. “Azerbaycan Cumhuriyeti’nde (Dağlık Karabağ, Laçin, Gubadlı, Kelbecer, Ağdam, Fuzuli, Cebrail, Zengilan) çevresel durum” adlı birinci belgede Ermenistan tarafından işgal edilmiş Azerbaycan topraklarında çevrenin düşünülmüş şekilde tahrip edilmesi meselesi, “Azerbaycan’ın kültürel mirasının gasp edilmesi ve yıkılması” adlı ikinci belgede ise Ermenistan tarafından işgal  edilmiş Azerbaycan topraklarında bulunan kültürel anıt ve kaynakların dağıtılması meselesi Avrupa kamuoyunun dikkatine iletilmiştir. 

Ayrıca, AK PM-nin 24-28 Eylül 2001 yılında yapılan genel toplantısında Azerbaycan heyeti tarafından hazırlanan “Ermenistan-Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorunu” adlı diğer önemli belge yayılmıştır. Kabul edilen belgede Ermenistan-Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorununun sadece Azerbaycan toprak bütünlüğü dikkate alınarak çözümlenmesinin zorunluluğu not ediliyordu. 

  Sayın İlham Aliyev’in başkanlığı ile hazırlanmış ve Bakanlar Komisyonu’na yapacağı “Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün Ermenistan tarafından tanınması” yazılı belge 43 ülkenin temsilcilerinin katılımıyla tartışmaya çıkarıldı. Ermenistan ve ona destek veren bazı güçlerin kararın alınmasına mani olmasına rağmen, Bakanlar Komisyonu yedi maddeden oluşan karar verdi. Burada gösteriliyor ki, bakanlar tüm Avrupa’da uluslararası kamuoyu tarafından tanınmış sınırlara, egemenliğe ve devletlerin toprak bütünlüğüne, ayrıca Antlaşmada, AGİM-in Helsinki Nihai Aktında ve diğer ilgili metinlerde yer almış uluslararası hukuk ilkelerine saygı edilmesine desteklerini bir kez daha teyit ediyorlar.

  Parlamento heyeti başkanı sayın İlham Aliyev kendisinin mantıklı konuşmaları, somut önerileri ile bu prestijli uluslararası organizasyonda dikkatler kendi üzerine çekmiş ve Azerbaycan’ın nüfuzunu daha da yükseltmiştir. O, Azerbaycan heyetinin başkanı olarak ilk kez bu kurumun tribününden Ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ ve daha 7 ilçesinin işgal edildiğini, işgal edilmiş toprakların terörizm ve uyuşturucu maddelerin transitine dönüştüğünü beyan etmiştir. Avrupa Konseyi belgelerinde Ermenistan saldırgan devlet olarak tanınmış, işgalci birliklerin hemen Azerbaycan topraklarından çıkarılması talep edilmiştir. Söylenen bu olgular AK PM-nin belgelerinde yer bulmuştur.

  İşte Sayın İlham Aliyev’in ilkesel ve seri faaliyeti sonucunda AK PM-nin Eylül 2002 yılında yapılan sonbahar toplantısında ilk olarak bu uluslararası kurumun belgelerinde Ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından Dağlık Karabağ’ın işgali olgusu resmi olarak yer buldu. Bu olay Azerbaycan heyetinin, özellikle, heyet başkanı sayın İlham Aliyev’in kararlı tutumunun sonucu idi.

  Tüm bunların mantıksal devamı olarak 27 Ocak 2003 yılında siyasi yeteneği, diplomatik mahareti ve kararlılığı ile seçilen Azerbaycan heyetinin başkanı sayın İlham Aliyev’in AK PM-nin başkan ve kurumun Büro üyesi seçilmesi ile bağımsız Azerbaycan tarihine yeni sayfa açılmış oldu .

 

 ______________________

  Azerbaycan ve Avrupa Konseyi, Bakü, 2009, s. 60

  Yine orada, s.60-61

  Veliyev A., Azerbaycan-Avrupa Konseyi: demokrasi ve insan hakları alanında işbirliği. Bakü, 2006, s.67-68

   Ahmedov E. Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı ve uluslararası örgütler, Bakü, 1998,s.88,128

   “Azerbaycan” gazetesi, 14 Ekim 1997

   Azerbaycan ve Avrupa Konseyi, Bakü, 2009, s.69

   “Halk” gazetesi, 23 Ocak 1998; Azerbaycan” gazetesi, 17 Haziran 1998

   Azerbaycan ve Avrupa Konseyi, Bakü, 2009, s. 100-101

    “Halk” gazetesi, 10 Kasım 2000.

    “Azerbaycan” Gazetesi, 28 Ocak 2001

    Azerbaycan Cumhuriyyet Dış İşleri Bakanlığın arşivi – Avrupa Konseyi yanındakı daimi temsilcilikle yazışma, 27 Nisan 2001, s.2

    Azerbaycan Cumhuriyyet Dış İşleri Bakanlığın arşivi – Avrupa Konseyi yanındakı daimi temsilcilikle yazışma, 29 Haziran 2001, s.2

   Azerbaycan ve Avrupa Konseyi, Bakü, 2009, s. 100-101

Dünyanın yeni incisi Batum…

0

  Batumu en guzel gorebileceginiz ve keyfini cikartabileceginiz iki yerden birisi  Radisson Otelinin

19 katı, digeri de Hotel Sputnik.

  Oraya da cikanlari etkileyen sadece Batumun guzellikleri degil.. Arı gibi çalışan insaat vincleri.

Akillara durgunluk verecek kadar hizli calisan ve sayılamayacak kadar cok olan vincler.

 Yeni konutlar, cafeler, restoranlar, eglence merkezleri, oteller, casinolar, liman, marina, opera binasi ve bunlar gibi bir cok yapilasma.

  İşte simdi firsat ve yatirim zamanı.. Dunyanin her tarafindan gelen tum yatırımcıların ortak görüşü  önümüzdeki bes yıl icinde Batumun cok degisip gelişecegi yönünde.

  1998 yilinda Batuma ilk geldiğimdeki Batum ile şimdi yaşadıgım Batum arasında farka bugun bile inanamıyorum. Son 1,5 yil içindeki değişim ise baş döndürecek kadar hızlı. Sadece hız değil herkesi hayrete düşüren aynı zamanda tum yapılanmanın çok kaliteli ve planlı bir şekilde olması.

Kafkasların Monte Carlo`su olma yönünde emin adımlarla ilerleyen Batum yatırım yapmak isteyenlere sunmuş olduğu fırsatlarla da yatırımcıların goz bebeği haline gelmiş durumda.

Yakında bölgenin finans ve turizm merkezi olacak Batum`a tüm yatırımcıları bekliyoruz.

  Saygılarımla burası Batum. 

Bürokrat problem değil, çözüm üretmelidir ve Sarp Sınır Kapısı

0

  Günümüz modern yönetim anlayışında artık masa başı yönetim yerine bizzat iş yerinde personelle birlikte çalışmak görüşü hakim olmuştur. İş yerinde  memurun başına giderek, zorlamak yerine onun çalışma şartlarını kolaylaştırmak gerekir.Yöneticinin görevi çözüm yolları arayarak personeli en iyi şekilde nasıl çalıştırırım onu düşünmesi gerekir. Yoksa  personel çalışırken ve zor şartlarda görev yaparken ona baskı ve onu küçük düşürücü hareketler kesinlikle yapmamalıdır. Adama demezlermi? Ben çok iyi çalışayım da şu benim aşırı ve özverili çalışma şartlarımı bir kolaylık getir. Yoksa bu tarif ettiğimiz yönetim anlayışı günümüzde demode oldu. Bürokratın görevi personeli görev yaparken, onun en iyi hizmet yapması için mevcut şartları en iyi hale getirmesi için performans sergilemesi gerekir. Hizmet yapmak; masa başında oturup, personel yetersizliğinden zor şartlar altında görev yapan personeline fırça atmak değildir. Kamu kurum ve kuruluşlarında azda olsa  bu tip yöneticilere rastlamak mümkündür. Ülkemizin ufkunu açacak yeni projeler üreten bürokratlara ihtiyaç vardır.

  Ülkemizde en iyi bir bürokrat nasıl olmalıdır profilini açtıktan sonra konuyu Sarp Gümrük Müdürlüğünde  görev yapan polis ile gümrük personeline getirmek isityorum. Sarp Gümrük Müdürlüğünde görev yapan polis ve gümrük personeli; yeterli alt yapı ve personel yetersizliği, günümüzde uygulanan modern teknolojinin yetersizliği olmasına rağmen vatandaşlarımıza en iyi şekilde hizmet etmek için tüm güçleriyle çalışıyorlar. Sarp Gümrük Kapısı  yolcu ve araç giriş-çıkış  istatistiklerine göre ülkemizde dördüncü büyük sınır kapısı konumundadır. Geçtiğimiz aylarda Gürcistan’a kimlikle geçişin başlaması nedeniyle kapıdan günlük giriş- çıkış yapan kişi sayısı hafta içi altı bin, Cumartesi-Pazar günleri ise onaltıbini bulmkatadır. Günlük giriş- çıkış yapan araç sayısı ise beşbini bulmaktadıır. Böyle bir yoğunluğun olduğu Sarp Sınır Kapısında  mevcut polis ve gümrük personeli;  personel ve mevcut alt yapının yetersizliğine rağmen zor şartlar altında görev yapmaktadır.

  Görev sırasında çalışan personel, personel yetersizliğininden temel ihtiyaçlarını dahi getirmekte zorluk çekmektedir. Diğer Gümrük Kapılarında çalışan personel sayısını dikkate alarak ve bir karşılaştırma yapmak istediğinizde, Sarp Sınır Kapısına göre giriş-çıkış rakamlarına baktığınızda Sarp Kapısının yarısı olmasına rağmen o gümrük kapılarında çalışan polis ve gümrük personeli sayısı iki katıdır. Giriş-çıkış rakamlarına göre ülkemizin dördüncü büyük sınır kapısı konumuna gelen Sarp Sınır Kapısında mevcut personelin zor şartlarda görev yapmasını kolaylaştıracak personel yeetrsizliği sorununa çözüm bulunacağına ümit ediyorum.

  Diğer taraftan günde 5.000 kişinin giriş ve çıkış yaptığı, hafta sonları isi onaltıbin kişinin giriş-çıkış yaptığı Sarp Sınır Kapısında gümrük sahası içinde veya dışında 24 saat görev yapan Sağlık Bakanlığına bağlı doktor ve hemşirenin bulunmaması dikkat çekicidir.

Sarp Sınır Kapısında hafta içi mesai saatleri içinde hasta olduğunuzda doktora gitmek için 5 km. giderek Kemalpaşa Beldesine gitmek zorundasınız. Mesai saatleri dışında ve hafta sonu hasta olduğunuzda Sarp Sınır Kapısına 20 km. uzaklıkta olan Hopa Devlet Hastanesine gitmek zorundasınız. Bunu normal hastalar için söylüyorum. Allah göstermesin acil bir hasta iseniz işiniz çok zor. Onun için Sarp Kapısına Gürcistan’a gitmek için gelmek istiyorsanız ve eğer devamlı bir hastalığnız varsa yanınızda tansiyon aleti ve daha önce muayene olduğunuz doktorunuzun verdiği mevcut ilaçları bulundurmayı tavsiye ederim. Nedense zor şartlarda bulunduğumuz veya zarar gördüğümüz taktirde tedbir alıyoruz.

  Rahat bir zamınımızda tedbir almayı hiç aklımızdan geçirmeyiz. Sağlık herşeyden önemlidir, sağlıksız bir hayat düşünülemez. Etkili ve yetkili bürokratlarımızın insan sağlığı için önemli sağlık tedbirlerini zamanında  almak zorundadırlar. Yoksa personelin başına giderek sen büronda kimle oturuyorsun. Yanmı oturuyorsun-dikmi oturuyorsun konularıyla uğraşmaması gerekir. Görev yapan memurun altındaki koltuğu veya sandelyesi kırık, siz ona temel ihtiyacını giderecek hakkı vermiyorsunuz. Sonra da vatandaşın girmesi yasak olan odanızda rahat  koltuğunuzda çayınızı ve kahvenizi içip, aklınıza geldiğinizde mevcut personelinizin zor şartlar altında çalıştığını düşünmeyerek, kontrol amacıyla dolaştığınızda  personelinizin gururunu incitecek davranışlar sergiliyorsunuz. Ülkemizde artık böyle bürokrat tipi yönetim anlayışları sona ermiştir. Günümüz modern yönetim anlayışında halka bütünleşerek, çalışan personelin motivasyunu artırıcı tedbirler almakla mümkündür.

  Modern yönetim anlayışına uygun, halka bütünleşen, ülkemizin önünü ve ufkunu açacak projeler üreten bürokratların çoğalması dileğiyle.

Türkiye-Haberci Gazetesinin dokuzuncu sayısı çıktı

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Gürcistan-Acara Özerk Cumhuriyetinin başkenti Batum’da yayın hayatına başlayan ve Batumi-Georgia Network Medya Grup tarafından çıkarılan, Türkiye temsilciliğini de Habergünebakış Sitesinin yaptığı  (www.habergünebakis.com)  Karadeniz Bölgesinin Türkçe-Gürcüce dilinde haftalık olarak yayınlanan tek gazetesi olan Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesinin dokuzuncu sayısı çıktı.”Türkiye-Gürcistan Haberci Gazetesi” nin kağıdı kuşe, haftalık tirajı 8.000 olup, 8 sayfa renkli olarak yayınlanmaktadır.

 
              
            Haberci Gazetesi 1. sayfa  Haberci Gazetesi 2.sayfa Haberci Gazetesi 3. sayfa
 
              
           Haberci Gazetesi 4. sayfa    Haberci Gazetesi 5. sayfa Haberci Gazetesi 6.sayfa 
 
                                    
                                     Haberci Gazetesi 7. sayfa         Haberci Gazetesi 8. sayfa
 
error: Content is protected !!