Cumartesi, Aralık 20, 2025
tr
Ana Sayfa Blog Sayfa 209

Amasya Valisi İbrahim Halil Çomaktekin: “İki ülke arasında daha güzel gelişmelere vesile olacaktır”

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Taiwan  Ankara Büyükelçiliği-Ekonomik ve Kültürel Misyon Temsilcisi Dr. James Chen ve eşi Maria Peng Amasya Valisi İbrahim Halil Çomaktekin’i ziyaret etti.Ziyaret sırasında bir konuşma  yapan Vali İbrahim Halil Çomaktekin şunları söyledi; “Misafirlerimiz Tayvan ile Türkiye arasında sevgi ve gönül köprüsü oluşturmak üzere gelmişler. Amasya güzel ve özel bir şehir. Tarihi bir misyonu olan bir şehir. Amasya bir açık hava müzesi. Türkler ve Tayvanlılar arasında bu kültür ve dostluk bağının kurulmuş olması bizim için çok anlamlıdır.  Bu ziyaret bir kıvılcım olacak ve iki ülke arasında daha güzel gelişmelere vesile olacaktır.”

 
                                   
                                 Taiwan Ekonomik ve Kültürel Misyon Temsilcisi
                                            Dr. James Chen ve eşi Maria Peng
 
  Taiwan Ekonomik ve Kültürel Misyon Temsilcisi Dr. James Chen ise yaptığı konuşmada şunları söyledi; Amasya’da bulunmaktan duyduğu memnun oldum. Karşılıklı ziyaretler ile eğitim ve turizm anlamında bu ziyaretlerin artmasını amaçlıyoruz. Amasya’da çok kaliteli elma ve kiraz yetişiyor.  Bu meyveler ülkemizde yetişmediği için ABD, Yeni Zelanda ve Japonya gibi ülkelerden ithal etmek zorunda kalıyoruz. İlişkilerin güçlenmesi ile Türkiye’den ithalatın artacaktır. Geçtiğimiz sene Safranbolu’ya en fazla turist gönderen ülke Tayvan olup, Safranbolu gibi Amasya’ya da en çok turist gönderen ülke olmak istiyoruz.”

 

                     Taiwan Ekonomik ve Kültürel Misyon Temsilcisi Dr. James Chen’nin

                          Amasya Valisi İbrahim Halil Çomaktekin’i ziyaret fotoğrafları 

 

         

Kars-Sarıkamış şehitlerini anma yürüyüşü

0
????????????????????????????????????

Haber: İlker ÇAKAN

  Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından Allahuekber Dağları’nda düzenlenen Kars Sarıkamış’ta “Gençlik Şühedanın İzinde ‘’anma yürüyüşüne anma yürüyüşüne; Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’de katıldı. Sarıkamış Şehitleri’ni anma etkinlikleri kapsamında Kızılçubuk köyü mevkisinde başlayan 8,4 kilometrelik yürüyüşe, 81 ilden gelen 10 bin genç, Türkiye İzcilik Federasyonu’nun öncülüğünde kente gelen izci grubu, polis, jandarma ve vatandaşlar katıldı.

 
                                   
                                                     Kars-Sarıkamış şehitlerini  anma yürüyüşü
 
  Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile 3. Ordu Komutanlığı tarafından yürüyüşe katılanlara içerisinde süt, lavaş ekmeği, poğaça, helva, su ve çikolata bulunan erzaklar ikram edildi. Yürüyüş, Yukarı Sarıkamış Şehitliği Anıtı önünde yapılan törenle sona erdi.Yürüyüş sırasında Türk Kızılayı ekipleri, Sağlık Bakanlığının paletli ambulansları ve UMKE ekipleri de hazır bulunduruldu.                                             

İyi niyetle çözümler bulmaya devam edeceğiz

0

  Kıbrıs konusunda kapsamlı bir çözüm bulunması yönündeki beklentilerini koruduk. Geçen yıl Kıbrıs konusunda yapılan görüşme ve çalışmalarda verimli bir yıl olmadığı ve 2012 yılında bu konuda durağan bir dönem geçirilerek önemli bir zaman kaybedildi.

  Yeni yılda bu yönde de gelişmelerin hız kazanması yönünde gelişmelerin olması ve Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarının korunduğu bir anlaşmaya ulaşılması yönündeki umutlarımızı devam ettirmekteyiz. Kıbrıs Türk halkı, adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme ulaşılması yönündeki çabalara her zaman destek vermiş ve bu yöndeki zemine bağlı kalmaktadır. Bizler bu zeminin devamlılığını sağlama yönündeki iyi niyetimizi ısrarla korurken, uluslararası camianın da artık Kıbrıs’ta gerçekleri doğru tahlil etmesi ve buna göre bir yol izlemesi ve ambargolar altındaki Kıbrıs Türk halkının mağduriyetlerini gidermenin zamanı artık gelmiştir.

  Ülkedeki sorunların aşılması yönünde bugüne kadar yürüttükleri akılcı, tutarlı ve yapıcı politikaları sağduyuyla üretmeye devam edeceğiz. Kamuda verimi artırmaya dönük düzenlemeler için hazırlanan Kamu Reformu ve AB Müktesebatı’na uyum paketleri ile daha çağdaş, daha verimli bir kamu yaratma yönündeki gayretlerinin yeni yılda da devam edecek. Turizm açısından yatak kapasitesini artırırken daha yüksek doluluk oranına ulaşma hedefleri de devam edecek. Daha çağdaş bir havalananı için başlatılan çalışmalar hızla bitirilecek ve ülke ekonomisine katkısının olumlu olarak yansıyacaktır.

  Çeşitli alanlarda mevcut sıkıntıları aşma yönündeki iyi niyetli yaklaşımlarımızı sürdürerek çözümler bulmaya devam edeceğiz.  Halkımızla diyalog içinde, onlar için, onlarla birlikte, elbirliği ve destekleriyle bu sıkıntılar aşılacak, kendi ayakları üzerinde duran, çarkları sağlıklı dönen bir ekonomi ve geleceğe güvenle bakan bir ülke yaratma yönündeki hedeflerimize hep birlikte ulaşacağız.

  2013 yılı, ülkemiz ekonomisini yükseltmek, demokrasiyi geliştirmek ve Kıbrıs Türk halkının dünya ile bütünleşmesini sağlamak amacıyla çalışmalarımızı yoğun olarak sürdürdüğümüz, “Gelişen ve Büyüyen Güçlü KKTC” için önemli bir yıl olacağı yönündeki beklentimizi ifade ederken bu duygu ve düşüncelerle halkımızın yeni yılını kutlar, 2013 yılının herkese sağlıklı, mutlu, huzur dolu nice günler getirmesini dilerim.

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu: “Geleceğin küresel başkenti İstanbul”

0

Haber: İlker ÇAKAN

  TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun İstanbul’da yapılan DEİK’in 2012 yılı olağan    kurul konuşması şöyledir;

  “Sayın Başbakanım, Sayın Bakanlar, DEİK ailesinin kıymetli mensupları,

Değerli Konuklar, Kıymetli basın mensupları, Sizleri şahsım ve Başkanlığını yürüttüğüm Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu adına saygıyla selamlıyorum. Çeyrek asırdır Türk şirketlerinin küresel pazarlara entegrasyonu için çalışan DEİK’in 2012 Genel Kurulu’na hoş geldiniz

DEİK ailesinin bu büyük buluşmasına katıldığınız için Yönetim Kurulumuz adına sizlere teşekkür ediyorum. Bugün genel kurulumuza davet ettiğimiz her bir kişi için bir ağaç dikiyoruz.  DEİK yıl boyunca harcadığı kâğıdın on katını, sizlerin katılımları sayesinde, doğaya geri kazandıracak.

  Kıymetli misafirler,

  Geleceğin küresel başkenti İstanbul’da, bugün bu salonda;  200’den fazla ülkeye ihracat yapan tüccarlarımız var. Avrupa’da tüketilen her dört televizyondan ve beyaz eşyadan birini üreten, otomotivin anavatanına araba satan sanayicilerimiz var, Sibirya’nın -40 derece soğuğunda toplu konut, Fas’ın 40 derece sıcağında rafineri yapan müteahhitlerimiz var,

Bombay’da, Macaristan’da havaalanı işleten, Katar’da, Tunus’ta, Makedonya’da havalananı inşa eden müteşebbislerimiz var, Küresel piyasalarda milyar dolarlık satın almalar yapan Türk şirketlerinin yöneticileri var, Türkiye’nin ürettiklerini karada, denizde, havada dünyanın dört bir köşesine taşıyan lojistikçiler var. Sağlık turizmiyle, eğitim hizmetleriyle, yazılımla-bilişimle, Türkiye’yi cazibe merkezi haline getirmeye azmetmiş hizmet ihracatçıları var,

Dünyada gücünü hissettirmeye başlayan Türk diasporasının üyeleri var,

  Sayın Başbakanım,

  Bu gurur ve iftihar dolu günde, teşriflerinizle bizleri onurlandırdınız, her zaman yanımızda oldunuz. Vizyonunuzla bizlere heyecan ve moral verdiniz. Sizin liderliğinizde ekonomi yönetiminin hayata geçirdiği büyüme vizyonu, iş dünyamızın küresel arenada kendini göstermesini sağladı. DEİK ailesi olarak size ve ekibinize teşekkür ediyorum.

  Değerli dostlarım,

  Az önce faaliyet filminde 2012 çalışmalarımızı izlediniz.  Rona Bey de 2013 yılında planladığımız çalışmaların yol haritasını çizdi.  Ben de Cumhuriyetimizin 100. yılında hayalini kurduğumuz Türkiye’ye ulaşmak için, DEİK’in planlarının bir kısmını, sizlerle paylaşmak istiyorum. Tarihçiler, Osmanlı İmparatorluğu’nu incelerken önemli bir noktaya vurgu yaparlar. Aslında Osmanlı Beyliği Anadolu’daki en güçlü beyliklerden biri değildi.

Ama diğer Beylikler zayıflayıp, çökerken, Osmanlı güçlendi ve yükseldi. Çünkü Osmanlı Beyliği, diğer beyliklerden farklı olarak dışa yöneldi. Etrafındaki coğrafyanın sunduğu fırsatlara odaklandı. Böylelikle hem hızla büyüdü ve güçlendi, hem de birliği sağladı.

Rahmetli Özal’ın temellerini attığı DEİK, Osmanlı’nın bu modelini benimseyerek büyüdü.

Sizin getirdiğiniz küresel vizyonla, geniş katılımla ve kapsayıcı yapısıyla, Türk özel sektörünü tüm dünyaya taşıdı.Bu sayede işte bu gurur tablosu oluştu.  Türk iş dünyasının “küresel düşünen” ve şu anda bu salonda bulunan 40 kuruluşu, DEİK çatısı altında bir araya geldi.Bugün burada; bu kadar farklı kurumu bir araya getiren; bir tek neden, bir tek irade ve bir tek inanç var:

  2023 yılında Türkiye’nin adını dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına yazdırmak, Bayrağımızı yurtdışında dalgalandırmak, milli markalarımızla dünyanın her köşesinde var olmak.

Biz bunları başaracağımıza inanıyoruz. İnşallah bir gün gelecek, dünyada her evde, mutlaka Türkiye’de üretilmiş bir ürün kullanılıyor olacak. Merhum Ziya paşanın ifadesiyle, “Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz”. Bakın, 2002 yılında TOBB Genel Kurulu’nda Türk özel sektörü olarak kendimize şu hedefleri koymuştuk:  2010 yılında ihracatımız 100 milyar doları aşacak, kişi başına gelirimiz 10 bin dolara ulaşacak. O gün ilk bizim dile getirdiğimiz bu hedefleri ulaşılmaz bulanlar oldu.

  Oysa biz Türk girişimcileri, kendi gücümüzü biliyorduk. Allah’a hamdolsun ki, her iki hedefimize de ulaşmakla kalmadık, bunların üzerine çıktık. Bugün bu salonda bir araya gelenler, “Türklerin girişimci ruhunu” tüm dünyaya gösterdi. Müteşebbis insanlarımızın dinamizmi, Türkiye’yi çok daha ileri noktalara taşıdı.

  Sayın Başbakanım, Değerli Üyelerimiz,

  Bildiğimiz, alıştığımız küresel sistem değişiyor. Güçlü bildiğimiz ekonomiler sallanıyor,  güçlü görünen yapılar yıkılıyor. Dün oyunu kurma iddiasında olanlar, bugün kendi kartlarını bile okuyamıyor. Kimsenin öngöremediği bu hızlı değişim sürecinde, kimse neyin nasıl şekilleneceğini öngöremiyor. Değişimin merkez üssü, Türkiye’nin tam ortasında bulunduğu bu coğrafya.  Batımızdaki ülkeler ekonomik krizlerle boğuşurken, güneyimizde ve doğumuzdaki ülkelerde siyasi krizler yaşanıyor. Bu bölgede, son 10 yılda yakaladığı siyasi ve iktisadi istikrar ile öne çıkan tek bir ülke var; Türkiye. Herkesin kendi sorunlarına odaklandığı bu süreci iyi değerlendirmeliyiz.

  Batımızda en büyük tüketim pazarı Avrupa, doğumuzda en büyük üretim pazarı Asya var. Kuzey ve güneyimizse en büyük enerji kaynaklarına sahip. Hepsinin ortasında Türkiye var. Bu coğrafi avantajı güçlü fiziki ve beşeri altyapıyla, iş ve yatırım dostu mevzuatıyla, dinamik müteşebbisleriyle birleştirdiğimizi bir düşünün şimdi. İş dünyası olarak, kamu olarak ortak akılla ve birlikte çalışarak, bu sancılı sürecin sonunda kazanan oluruz. DEİK buna katkı sağlamak üzere tabanını genişletti ve vizyonunu yeniledi.

  Bu sayede Türkiye’yi büyütmeye ve Türkiye’yle büyümeye devam ediyor.

Son 10 yılda Türkiye’nin küresel gücünün artmasına, nüfuz alanının genişlemesine katkıda bulunduk. Nerede bir Türk Büyükelçiliği varsa, hangi ülkede bayrağımız dalgalanıyorsa, orada bir iş konseyi kurduk, ikinci bayrağı diktik. 2002 yılında 58 olan iş konseyi sayısını 112’ye çıkardık. Uluslararası Muhatap Kuruluş sayısını 39’dan 105’e taşıdık. Temsil tabanımızı genişlettik. Kurucu Kuruluş sayımız 2002’de 8 iken bugün 40 oldu. DEİK’in hem gücünü artırdık, hem hizmet tabanını genişlettik, hem de verimli kıldık. DEİK’in bütçesini 4 kat, üye sayısını 6 kat, etkinlik sayısını 9 kat artırdık. Dün kısıtlı sayıda işletmeye hizmet verirken, kapılarını Anadolu’ya, KOBİ’lere açtık.  129 Oda ile işbirliği anlaşması yaptık. Latin Amerika’yı, Afrika’nın uzak ülkelerini, Pasifik’in hızla büyüyen ülkelerini Anadolu ile tanıştırdık. 

  Adana’da Rusya’yı anlattık. Dün iki dilde çalışan DEİK’i, yedi dilde hizmet verir hale getirdik.  Üyelerimize daha iyi hizmet verebilmek amacıyla, TİKA’yla, KOSGEB’le, TÜBİTAK’la işbirliği anlaşmaları imzaladık. Sayın Başbakanımızın talimatıyla kurulan, Yatırım Destek-Promosyon Ajansı ve Yurtdışı Türkler-Akraba Topluluklar Başkanlığı ile en fazla ortak çalışma gerçekleştiren iş dünyası kuruluşu olduk. DEİK, etkin ve aktif çalışan kurumsal yapısıyla, Türk iş dünyasının önde gelen kuruluşlarının temsil edildiği ve yönettiği, şemsiye kuruluş haline geldi.

  Bu süreçte bize destek veren, yanımızda olan, bizimle beraber olan, Ekonomi Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan’a huzurlarınızda teşekkür ediyorum.

DEİK’in büyüme sürecinde bize hep olumlu katkı yapan, AB katılım sürecine sivil toplumun katılımını sağlayan, Avrupa Birliği Bakanımız Sayın Egemen Bağış’ı da ayrıca tebrik ediyorum.

  Sayın Başbakanım,

  Yurtdışında yaşayan Türkleri bir güç olarak bir araya getirmek amacıyla, Dünya Türk iş Konseyini, sizlerin himayelerinde kurduk.  “Biz artık göçmen işçi topluluğu değiliz, gurbet ve gurbetçilik dönemi bitmiştir” dedik. “Diaspora” kavramının fikri ve fiili takipçisi olduk.

Bu aland aki ilk kapsamlı strateji geliştirme çalışmasını gerçekleştirdik. İlk kopyasını da bizzat size arz ettik.

  Teveccüh gösterdiniz, talimatlarınızla Türk diasporası da milli strateji haline geliyor.

Hükümetimizden diasporamıza yönelik faaliyet göstermek üzere bir kamu kurumu oluşturulmasını talep etmiştik. Ne mutlu ki, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı kuruldu. Devletimizle diasporamız arasındaki köprü olma hedefimizde başarı sağladık. Artık daha örgütlüyüz. İlk 3 yılımızı farkındalığı artırmaya, hükümetimizle beraber politika belirlemeye ve ilk diaspora örgütlenme adımlarına ayırdık. Şimdi, önümüzdeki 3 yıl “icraat” dönemi olacak.

  Sayın Başbakanım, Kıymetli Üyeler,

  90’lardaki kayıp ve ıstırap dolu yıllardan sonra, son 10 yılda yakaladığımız istikrar ve büyüme, ekonomide kat ettiğimiz mesafe, hepimizi sevindirmektedir. Dünyanın bugünkünden çok farklı bir geleceğe doğru ilerlediği yarınlardaysa, yerimizin nerede olacağı yine bizlere bağlı.Türkiye’nin düşük gelir liginden, orta gelir ligine çıkması 50 yıl sürdü. Şimdi yüksek gelir ligine çıkmayı hedefliyoruz. Bunu başarmak için, gelecek 10 yıl, geçtiğimiz 10 yıldan daha fazla çalışmak zorundayız.

  Bunun için 10 öncelikli adımı belirledik. Birincisi, 50 bin olan ihracatçı sayısının, 2023 yılına kadar 70 bine çıkarılmasına katkı sağlayacağız.Bu çerçevede “KOBİ İhracat Okulu” projesini hayata geçiriyoruz. Türkiye genelinde bugüne kadar hiç ihracat yapmamış 5 bin KOBİ’ye ihracat yapmalarına yönelik eğitimler vereceğiz. İkinci olarak, 5 kritik sektörde, Makine, Tekstil, Tarım, Elektrik – Elektronik, İnşaat Malzemeleri alanlarında, Ekonomi Bakanlığı ile birlikte, uluslararası rekabetçiliği geliştirme projeleri hazırlayacağız.

  Üçüncüsü; Türkiye’nin tarım ve gıda ihracatının artırılması, Latin Amerika, Afrika, Hindistan ve Çin başta olmak üzere Hedef ve Öncelikli Ülkelere yönelik analitik  projeler hazırlanması,

Yenilikçi kümelenmeleriyle yüksek katma değerli ihracatın artırılması ve “geleceğin ihracat sektörlerinin” belirlenmesi gibi kritik öneme sahip konularda stratejiler belirleyeceğiz.

Dördüncü olarak, yeni kurduğumuz  “Küresel Enerji İş Konseyi” ile Enerji Sektörünün dışarıdaki gücü olacağız. Zira 2023 yılında 125 bin megawat’lık kurulu güce sahip olmalıyız.

Bunun için gerekli yabancı yatırımların Türkiye’ye çekilmesinde, Enerji Bakanlığımızın koordinasyonunda, yurtdışında, Enerji Takımları projesini gerçekleştireceğiz.

  Beşincisi, yeni kurduğumuz Uluslararası Lojistik İş Konseyi ile Türkiye’nin lojistik rekabetçiliğini artıracağız. TOBB olarak başlattığımız Büyük Anadolu Lojistik Projesi ve Londra-İslamabad treni projeleriyle bu alandaki sıkıntıların çözümüne katkı vereceğiz.

Altıncı adım, bir başka yeni konseyimiz olan Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyimiz ile lider Türk şirketleri çıkaracağız.

  Ekonomi Bakanlığımız ile birlikte; hangi alanlarda yatırım ve şirket satın alımı yaparsak, daha başarılı olacağımızı inceleyeceğiz. Bu alanda Türkiye’nin en büyük 30 şirketini bir araya getirdik. 2023 yılında yurtdışında 100 milyar dolar yatırıma sahip bir ülke olmayı hedefliyoruz. Yedincisi, uluslararası müteahhitliğimizin gelişmesi için teknik müşavirlik sektörümüzü geliştireceğiz. Müteahhitlerimiz daha büyük başarılara imza atsınlar istiyoruz.

Bu alanın hükümetimizce teşvik kapsamına alınmış olması, şirketlerimize büyük moral vermiştir. Bu iradeyle inşallah, 2023 yılında yıllık 100 milyar dolar müteahhitlik hizmeti üstlenme hedefini aşacağız.

  Sekizinci adım, Türk Diasporasının güçlendirilmesi olacak. Yeni projeler üzerinde çalışıyoruz. 2023 yılında sayısı dünya genelinde 10 milyona yaklaşacak Türk diasporasının girişimci gücünün 100 milyar dolarlık bir güç olmasını hedefliyoruz.

Dokuzuncu adım; hizmetlerde “Mükemmeliyet Merkezi” olmaktır. Turizm, Sağlık, Eğitim, Film, Bilişim alanlarında dünya ihracat devi olmak istiyoruz.

  Şu an ülkemiz net hizmet ihracatçısı, 20 milyar dolara yaklaşan döviz gelirimiz var. Bunun İnşallah 2023’te 100 milyar dolara ulaşmasını hedefliyoruz.

Son olarak da, nitelikli yabancı yatırım çekmek amacıyla, Kalkınma Bakanlığı ile imzaladığımız Kalkınma Ajansları işbirliğini, Ekonomi Bakanlığımız ve Yatırım ajansımızla koordineli olarak, hayata geçirmeyi planlıyoruz.

  İlk olarak Amerika’dan daha fazla yatırım çekmek için gerçekleştireceğimiz yeni özel sektör katkısı yöntemini Ekonomi Bakanlığımız ile birlikte yakında kamuoyuna açıklayacağız.

Körfez bölgesi ile benzer bir çalışmaya başlıyoruz. 2023 yılında hedefimiz çeyrek trilyon dolarlık yatırım stoğunu aşmış olmak.

  Değerli İş Konseyi Başkanlarım,

  Sizler bulunduğunuz makamlara seçilerek geldiniz. Hayırlı olsun. Seçimle iş başına gelmek, temsil gücü verdiği gibi, sorumluluk da yükler. Sizler hepiniz kendi alanınızda başarılı, dünyayı tanıyan, tecrübeli ve vizyon sahibi girişimciler olduğunuz için bu makamlara seçildiniz. Sizler adeta Türk özel sektörünün büyükelçilerisiniz! Sizlerden bu bilinçle daha aktif ve “istikâmet üzerinde” olmanızı bekliyorum. Bölgelerimizdeki ekonomik gelişmeleri yakından izleyerek şirketlerimizin fırsatlardan istifade etmesini sağlamalı ve Türkiye’nin lobisini yapmalısınız.

Değerli dostlarım,

  Sizlerin huzurunda DEİK’in başarı öyküsünü yazanlara… DEİK Yönetim, İcra ve Denetim Kurulu Üyelerine, Kurucu kuruluşlarımıza, İş Konseyi Başkanlarımıza, DEİK Üyelerine ve çalışanlarına en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Hedeflerimize ulaşma yolunda, devletimizle, işadamlarımızla, üniversitelerimizle ve milletimizle el ele verip, var gücümüzle hizmet etmemiz, yarınlarımıza umutla bakmamızı sağlayacaktır. İşte, DEİK’in misyonu budur.

Sayın Başbakanımıza ve Sayın Bakanlarımıza bugün bizlerle birlikte oldukları ve her zaman destek verdikleri için, camiamız adına teşekkür ediyorum.

Genel Kurulumuzun hayırlara vesile olmasını diliyorum.  Bu vesileyle, ölümünün 76. Yıldönümünde, merhum Akif’i de rahmetle anıyorum. Ve onun şu güzel dizeleriyle sözlerime son veriyorum. Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.”

Artvin’de depremler sismometre ölçerle izleniyor

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Karadeniz-Gürcistan açıklarında meydana gelen depremler, Artvin’de toplam 5 adet sismometre ölçerlerle izleniyor. Artvin Merkezde 3, Borçka’da 1, Yusufeli’nde 2 olmak üzere toplam 5 adet sismometre ölçerlerle izlenmekte olan depremlerden alınan veriler online olarak Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’na iletilmektedir. Veriler Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi tarafından değerlendirilip kamuoyu ile paylaşılmaktadır.

  Ayrıca, Artvin il merkezinde 1 adet Ulusal Kuvvetli Yer Hareketi (ivme ölçer) ölçer bulunmaktadır.  Bu cihaz ile elde edilen kayıtlar, depremle, her türlü yapıya gelen ve hasar yapabilen kuvvetleri ölçmek, buradan elde edilen verilerle deprem mühendisliği açısından depreme dayanıklı yapı yapma tekniklerinin geliştirilmesine katkıda bulunmaktadır.

  Murgul, Hopa, Arhavi ve Borçka ilçeleri 4. derece, Artvin Merkez, Yusufeli, Ardanuç ve Şavşat ilçeleri ise 3. derece deprem bölgesindedir.  Bunun yanı sıra Yusufeli ilçesinin Erzurum iline yakın Gümüşözü, Dağeteği ve Darıca köyleri ile Ardanuç ilçesinin Ardahan ve Erzurum iline yakın Zekeriya ve Ballı köyleri ise 2. derece deprem bölgesi sınırları içerisinde yer almaktadır.

 

Amasya Üniversitesinde “Halkla İlişkiler ve İletişim” semineri

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Amasya Üniversitesi Personel Daire Başkanlığı, kurumda çalışan idari personele yönelik olarak, Öğr. Gör. Banu Özgür Arslanyılmaz’ın Katılımıyla, “Halkla İlişkiler ve İletişim” Konulu Bir Hizmet İçi Eğitim Semineri Gerçekleştirdi. Amasya Üniversitesi Öğr. Gör. Banu Özgür Arslanyılmaz; kurum çalışanları, temsil ettikleri kurumun birer elçileri olduklarını söyleyerek, üniversitelerde dikkat edilmesi gereken en temel unsurun öğrenci memnuniyeti olduğunu vurguladı.

  “Halkla İlişkiler ve İletişim” konulu seminerde Amasya Üniversitesi Öğr. Gör. Banu Özgür Arslanyılmaz şu görüşlere yer verdi; “Bir iletişim sürecinin en temelinde, insanın kendisi vardır. Bir insan kendini severse, bir insan kendine saygı duyarsa, bir insanın kendisine olan özsaygısı ne kadar yüksek olursa; bütün ilişkiler sistemi de o kadar iyi olur. Çağımızda insan yaşamını etkileyen en önemli etmenler, bilimsel gelişme, bilgi birikimi ve hızla gelişen teknolojidir. Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin baş döndürücü bir hıza ulaştığı günümüzde, toplum yaşamının ve toplumun en önemli yapı taşı olan insanın bunun dışında kalması düşünülemez. Bilim ve teknolojideki bu hızlı değişim çağdaş insanı, çevresini ve yaşamını hızla değiştirmektedir. Bu hızlı değişim sonucunda çağdaş insanın beklenti düzeylerinin giderek artmaya başlaması, toplumla  yakın bir ilişki içerisinde bulunan hizmet sektörü çalışanlarının rolünün de önemli ölçüde değişmesine sebep olmaktadır. Bilindiği gibi değişen dünyada kurum ve kuruluşlar kurumsal imajlarını son derece önemsemektedir. Kurumsal imaj ise kamunun gözünde nerede ve nasıl olduğumuzla ilgilidir.

  Bu imajın oluşmasında ise kurumların sahip oldukları insan gücünün tutum ve davranışları son derece önem kazanmaktadır. Günümüzde artık kurumların çoğu kaliteli çalışanlara sahip olmanın önemini kavramıştır. Bu nedenle “halk” ile bağın güçlenmesi esas olmalıdır. Unutulmamalıdır ki dünyanın hiçbir yerinde, halkın güvenmediği ve desteklemediği işleri gerçekleştirmek mümkün değildir. Çünkü, kurumların ürettiği mal ya da hizmetler halk tarafından tüketilmektedir. Bu nedenle, bir kurum ya da personel hakkındaki halkın görüş, düşünce, tutum ve inançlarında ki değişmeler çok önemlidir. Unutulmamalıdır ki “kamu hizmetinde” en önemli unsur vatandaş memnuniyetidir… Günlük sosyal hayatın, insanlar, gruplar ve toplumlar arası ilişkilerin temelini iletişim kavramı oluşturmaktadır. İletişim nedir? Birden fazla kişi arasındaki bilgi alış-verişidir. İletişim karşımızdakini doğru anlamak, onların bizi doğru anlamalarını sağlamaktır. İletişimin amacı, anlaşılabilir mesajların gönderilmesi; alan ve veren arasında bilgi, düşünce ve tutum ortaklığı yaratmaktır.

 
                                                  
                                                 Amasya Üniversitesi Öğr. Gör.
                                                    Banu Özgür Arslanyılmaz
 
  Etkili iletişim için; uygun dil seçmek açık ve doğru mesaj vermek, saygı duymak, güven vermek, göz teması sağlamak, beden diline dikkat etmek, iki yönlü iletişim kurmak, geri bildirimde bulunmak, dinlemeyi öğrenmek, empati kurmak… İletişimde önem sıralaması ise konuştuklarınız % 7, ses tonunuz % 38, beden diliniz % 55 etkilidir. Halkla ilişkiler kavramı bir iletişim ve etkileşim sürecidir. Halkla ilişkiler,  kamu ve özel sektör uygulamalarının halka onaylatılması değil, yönetimin karşılıklı etkileşim yoluyla gerçekleştirilmesi sonucunda halkın bu uygulamalarına destek vermesi ve örgütün hedef kitlesiyle sürekli işbirliği ve iletişimini sürdürmeyi amaçlar. Burada anahtar sözcük: “İletişim.” Halkla ilişkilerin temel işlevleri; kuruluşun amaç ve faaliyetleriyle kamu yararını bütünleştirmek, halka bilgi vermek olan; halkın anlayış ve kabulünü sağlamaya yönelik bir yönetim fonksiyonudur.

  Halkla ilişkilerin hedefi kamuoyunu belirlenen konuda etkilemek ve hedef kitlenin anlayışını, desteğini,  güvenini kazanabilmektedir. Kurum çalışanları bir kurumun en önemli sosyal paydaşlarından biridir ve o kurumun en önemli temsilcileridir. Kurumlar, çalışanlarının kurumlarının gönüllü elçileri olduğunu unutmamalıdır. Kurumlar çalışanlarının üzerinde bağlılık, motivasyon ve aidiyet hissi sağlayacak iç iletişim modelleri geliştirir. Çalışanların iş hedeflerine entegre olabilmeleri ve çalışmalarında verimlilikleri kurum içindeki ilişkilerinin sağlıklı olmasına ve kuruma duydukları aidiyete bağlıdır. İyi bir iletişim olmadan personel ve birimler arası işbirliği ve koordinasyonu sağlamak mümkün değildir. İletişim, örgütsel ortak amaçların gerçekleştirilmesini kolaylaştırmaktır. Kurum içi halkla ilişkiler, kurumun hem iç huzurunun hem de dinamizminin bir göstergesidir. Örgütün çevresiyle iyi ilişki kurabilmesi için önce kendisinin içinde iyi olması gerekir. İç halkla ilişkiler personel ile idare arasında gerçek bir iletişim kurma aracıdır. Bu yolla personele işleri niçin yaptıkları, nasıl yaptıkları, örgüt amaçları anlatılmış olur. Bütün personelin kuruluşun amaçlarını iyi bilmesi ve çalışmaların işbirliği içinde yürütülmesi gerekir. Tüm bunlar örgüt çalışanlarının iş ilgilerini ve motivasyonlarını arttırır.”

Amasya Üniversitesinde “Uygarlığın gölgesinde Amasya” konulu fotoğraf sergisi

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Amasya Üniversitesi Fotoğrafçılık Kulübü Tarafından “Uygarlığın Gölgesinde Amasya” konulu fotoğraf sergisi Rektör Yardımcısı ve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Gökdere tarafından Açıldı. 7 amatör fotoğrafçının, 23 fotoğrafının yer aldığı sergi Eğitim Fakültesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde açıldı.

  Amasya Üniversitesi Fotoğrafçılık Kulübü Başkanı Gökhan Çalbay, “Son yapılan arkeolojik kazılarla 8500 yıllık bir geçmişe sahip olduğu ortaya çıkarılan Amasya’yı fotoğraflarımızla yansıtmaya çalıştık. Fotoğrafçılar genellikle az konuşlar, kendilerinin yerine fotoğrafçılıklarını konuştururlar. Bu Fotoğrafçılık Kulübü’nün ilk sergisi… Bu serginin oluşmasına destekleri olan herkese teşekkür ediyorum. Açılan bu sergimizde  benimle birlikte Süleyman Aksu, Sergen Buz, Beyza Canbazoğlu, Hakan Aslanbulut, Gülseren Adanalı ve Emre Uysal’ın fotoğrafları sergilendi.

  Fotoğrafçılık Kulübü Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Gülbin Zeren Nalinci de, “”Uygarlığın Gölgesinde Amasya” sergisi kulüp öğrencilerimiz tarafından çok kısa sürede hazırlandı. Bizlerde Amasya’nın tarihi, doğal ve kültürel zenginliklerinin öğrencilerimizin objektifine nasıl yansıdığını izleme şansı bulduk. Oldukça başarılı bulduğum bu fotoğrafları çektikleri ve böylesi bir sergiyi hazırladıkları için kendilerine teşekkür ediyorum.” Dedi.

 
                            Amasya Üniversitesinde “Uygarlığın gölgesinde Amasya”
                                            konulu fotoğraf sergisi fotoğrafları      
 
            

Amasya Eğitim Fakültesi öğrencilerinden “Türkçe Sokağı” uygulaması

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Öğrencileri, Topluma Hizmet Uygulamaları Dersi Kapsamında, Amasya İlk ve Orta Dereceli Okullarında “Türkçe Sokağı” Oluşturdular. Yrd. Doç. Dr. Hüsniye Mayadağlı Danışmanlığında düzenlenen etkinlik, Türkçe’nin doğru ve etkili kullanılmasını amaçlıyor.

  Amasya’nın ilk ve orta dereceli okullarında “Türkçe Sokağı” oluşturulması ile ilgili olarak Yrd. Doç. Dr. Hüsniye Mayadağlı, “Topluma hizmet uygulamaları dersi öğretmen adaylarına, iş birliği, dayanışma, etkili iletişim ve öz değerlendirme becerilerini geliştirmeyi amaçlamaktadır. Ders kapsamında öğrencilerimiz, Fatih İlkokulu, Vali Hüseyin Poroy Ortaokulu, Yavuz Selim Ortaokulu ve Serdar Zeren İlköğretim Okulu’nda “Türkçe Sokağı” oluşturdular. Çalışmanın içeriğini; “Türkçe Sokağı” ismini hareket noktası kabul ederek, adı geçen okulların koridorlarından birini bu amaçla hazırlamak olarak belirledik. Türkçenin dil zenginliğini dile getirerek öğrencilerde “milli bir dil bilinci” oluşturmak üzere Türk milli kültür ögelerini yansıtan çeşitli dökümanlarla okul duvarları süslenerek, dilbilgisi konularıyla ilgili çarpıcı afişler hazırlanıp asılmış, okumayı teşvik edici malzemelerle okuma köşeleri hazırlanmış ve nihayetinde Türkçe sözcükler kullanılması özendirilmeye çalışılmıştır. Faaliyet yürüttüğümüz okulların koridorlarını hazırladığımız Türkçe dövizlerle süsleyip, öğrencilerin dilbilgisi ile iç içe olmalarını sağladığımızı düşünüyoruz.

  Bu organizasyonun gerçekleşmesine katkılar sunan başta okul yöneticileri olmak üzere, öğrencilerimiz; Tuğba Özcan, Yudum Subaş, Gülüzar Abacı, Handan Aydın, Şehnaz Tuzcuoğlu, Eda Ayrancı, Şerife Nur Köseoğlu, Yücel Yüksel, Elifnur Ezgi Çalışkan, Vildan Arslan, M. Akif Camcı, Güllü Çuhadar, Onur Bölükbaş, Savaş Deniz, İlknur Uyar, Özlem Filizoğlu, Refiye Faz ve Sümeyye Kabakçı’ya teşekkür ediyorum” dedi.

 
      Amasya Eğitim Fakültesi öğrencilerinden “Türkçe Sokağı” uygulaması fotoğrafları
           
            

Trabzon’da 349. kısa dönem askerlerin yemin töreni yapıldı

0

Haber: İlker ÇAKAN  

  Trabzon-Söğütlü Güzel Sanatlar Lisesinde düzenlenen 349. kısa dönem askerlerin yemin töreni yapıldı. Törene: Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Garnizon Komutanı Albay İlhami Ulu, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Turgay Aras, Akçaabat İlçe Kaymakamı Abdul Rauf Ulusoy, çok sayıda Mehmetçik ile aileleri katıldı.

  Ailelere de mesaj veren Trabzon Valisi Recep Kızılcık, “Evlatlarınızı evladımız olarak bağrımıza bastık ve emaneti teslim aldık. Bize verdiğiniz emanetinizi aynı sevinçle, aynı mutlulukla, ufuklarını daha da açarak, devlete hizmet etmenin hazzını yaşatacağız. Millet olarak hedeflerimize ulaşmak için daha fazla çalışması gerektiğine inanan Türkiye Cumhuriyetinin onurlu bir bireyi olarak onları sizlere teslim edeceğiz ” diye konuştu.

  Trabzon İl Jandarma Alay Komutanı Albay Turgay Aras ise, “Oğlunu bir bayram havası içinde kınalayıp askere uğurlayan, şahadetin karşısında ‘vatan sağ olsun’ diyen anne ve babalarımızın önünde saygıyla eğiliyorum. Bu yemin töreninde bulunmanızla evlatlarınıza moral kaynağı oldunuz. Her anne baba gibi onlarla gurur duyacaksınız. Kutsal bir görev olan askerlik hizmetini yapmak için bizlere teslim ettiğiniz çocuklarınız bizim de evladımızdır. Onlar emin ellerdedir” dedi.

 
                                                    

Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık’tan FIFA U20 Dünya Kupası tanıtımı

0

Haber: İlker ÇAKAN

  Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, 21 Haziran-13 Temmuz 2013 tarihleri arasında Trabzon’un ev sahipliği yapacağı FIFA U20 Dünya Kupası müsabakaları öncesi Hüseyin Avni Aker Stadyumunda kameraların karşısına geçerek U20’yi tanıttı. Yaklaşık 5 dakika süren çekimlerde Vali Kızılcık, ‘Dünyanın e n iyilerini ilk kez siz göreceksiniz hem de çok yakında. Futbolun yeni yıldızları buradan yükselecek.

 Hemşerilerim, dünyanın yıldızları yeni Messiler, Ronaldolar, Maradonalar buradan, şehrimizden yükselecek. Haydi bu şölene sizde ortak olun, gelin bu yetenekleri ilk siz görün. U20 Dünya şampiyonasını yıldızlarını şehrimizde birlikte keşfedelim’ diye belirtti. Çekimlerin ardından futbol topu ile gösteri yapan vali Kızılcık Trabzon’un sahip olduğu spor altyapısı ve tecrübesiyle bu organizasyonda ön plana çıkacağını kaydetti.

 
                                  
                                            Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık
 
error: Content is protected !!